Bankaya Özen Yükümlülüğünü Yerine Getirmediği için açılan davanın ilk duruşması 8 Nisan 2015 de görülecek.
Banka çalışanına Haksız Fiil nedeni ile açılan dava nın ilk duruşması ise 18 Haziran 2015 de görülecek..
Her ikisinden de ayrı ayrı tazminat talep edildi..
Abdullah Bey Merhaba;
Dünkü davanızla ilgili olarak önemli bir gelişme var mıdır?Gerçi ilk duruşma ama sormak istedim.Teşekkürler
Banka calisani bilgi vermekle tabiki hatali davranmis. Ancak olayin butunune baktiginizda ailenizle sizin aranizda olan bir sorundan dolayi ozel bir bankanin gisesinde calisan birinin hayatini zorlastirmak hatta isinden ekmeginden etmeyi dusunuyorsunuz. Kaldi ki gisede calisan arkadaslar cok fazla maasda almazlar. Bence biraz sakinlesin ve olaya o acidan bakin. Borcunuz varsa aileniz bu borcla niye ilgileniyor ve eger ailenizle birlikte yasiyorsaniz borcunuzu neden ailenizden sakliyorsunuz. Madem aileniz borcunuzu ogrendi onlarinda destegini alarak borcunuzu duzenli odeyip kapatabilir, bundansonraki hayatinzda daha rahat yasayabilirsiniz. Bu durumu avantaja cevirebilirsiniz. yoksa gisede calisan bir memurun ekmegi ile oynamak size bir sey kazandirmayacaktir. kolay gelsin
Bankaya Özen Yükümlülüğünü Yerine Getirmediği için açılan davanın ilk duruşması 8 Nisan 2015 de görülecek.
Banka çalışanına Haksız Fiil nedeni ile açılan dava nın ilk duruşması ise 18 Haziran 2015 de görülecek..
Her ikisinden de ayrı ayrı tazminat talep edildi..
Abdullah bey merhaba;
Daha öncede yazışmıştık sizinle banka müşteri gizliliği ihlali hakkında...İlk davanız görüldü.Mümkünse kısaca gelişmelerden bahseder misiniz rica etsem.Özel msj olarakta gönderebilirsiniz.Saygılar
Daha öncede yazışmıştık sizinle banka müşteri gizliliği ihlali hakkında...İlk davanız görüldü.Mümkünse kısaca gelişmelerden bahseder misiniz rica etsem.Özel msj olarakta gönderebilirsiniz.Saygılar
Ne yazık ki hakimin bir seminere gitmiş olması nedeni ile dava haziran ayına ertelendi.
- - - Updated - - -
muhsint72 rumuzlu üyeden alıntı
Banka calisani bilgi vermekle tabiki hatali davranmis. Ancak olayin butunune baktiginizda ailenizle sizin aranizda olan bir sorundan dolayi ozel bir bankanin gisesinde calisan birinin hayatini zorlastirmak hatta isinden ekmeginden etmeyi dusunuyorsunuz. Kaldi ki gisede calisan arkadaslar cok fazla maasda almazlar. Bence biraz sakinlesin ve olaya o acidan bakin. Borcunuz varsa aileniz bu borcla niye ilgileniyor ve eger ailenizle birlikte yasiyorsaniz borcunuzu neden ailenizden sakliyorsunuz. Madem aileniz borcunuzu ogrendi onlarinda destegini alarak borcunuzu duzenli odeyip kapatabilir, bundansonraki hayatinzda daha rahat yasayabilirsiniz. Bu durumu avantaja cevirebilirsiniz. yoksa gisede calisan bir memurun ekmegi ile oynamak size bir sey kazandirmayacaktir. kolay gelsin
Sayın üye; bankacılık kanunu banka çalışanlarının anayasası gibidir, hipokratın yemini ne ise, avukatın yemini ne ise bankacılıkta meslek etiği de öyledir.
Her banka çalışanı bilir ki; daha işe başladıkları ilk gün, eğitim aldıkları ilk gün onlara verilen nasihat / emir "asla ve asla müşteri bilgilerini müşteri dışında birisi ile paylaşmayın" dır.
Mesele aile bireylerinin borçları öğrenip yardımcı olma ihtiyacının çok ötesinde, meslek etiğine ve yaptığı işin anayasasına aykırı hareket etmektir.
Bankalar tüzel kişilik olarak gerek kendilerinin gerekse çalışanlarının bu tür hatalarını örtbas etmeyi severler. Dışarıya yansıtmazlar, belki kendi içlerinde ağır cezalar vs uygularlar. Bu koruyup / kollama durumu bankacılar tarafından suistimal edilir.
Benim olayımda ben ilk öğrendiğim gün hem BDDK ya hem Bankaya mektupla (iadeli taahhütlü) bildirdim, ayrıca çağrı merkezlerini arayıp durumu anlattım. Bana verilen yanıt, "şikayetinizi aldık ama bununla ilgili başkaca bir bilgi vermeyeceğiz, bu bizim bankamızın kendi iç işidir" olmuştur.
Düşünebiliyor musunuz; size karşı işlenen bir suç var üstelik sadece kişisel değil aynı zamanda kamuya karşı işleniyor, banka yasaların üstünde bir anlayışla gereğini yapmıyor.
TCK nun amir hükümleri Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar altında, suçlunun korunması, kollanması, suçun adli mercilere bildirilmemesi, suçlunun saklanması gibi durumları suç olarak belirlemiş ve cezai hüküm altına almıştır.
Unutmamak gerekir ki; hukuk sistemi ve dolayısı ile yasalar yüzlerce yıl içerisinde evrilerek her bir kanun maddesi, her bir kavram tecrübeler ile oluşmuştur.
Aile bireylerinin kendi aralarında gerçekleştirmedikleri / yada gerçekleştiremedikleri maddi edinimlerin / hesapların bilgilerinin paylaşımı eylemini, üzerine vazife olmadığı halde bankanın ya da çalışanının üstlenmesi, ancak durumdan vazife çıkartmak, burnunu başkalarının işine sokmak olarak değerlendirilir. Bu eylem de cezasız kalmamalıdır.
Benim davamda davalı bankanın avukatı, zaman aşımı ve malumun ifşasının suç olmayacağı gibi saçma bir gerekçenin arkasına sığınarak beyanda bulunmuş. Ancak bu hukukçu arkadaş ne yazık ki dersine iyi çalışmamış, Banka tarafında benim başvurum var mı? Çağrı merkezi ile görüşmem olmuş mu ? Bana yanıt verilmiş mi? kısmını hiç araştırmadan yapıştırmış cevabı.
Oysaki; o mektuplar iadeli taahhütlü gönderildi, oysaki ortada çağrı merkezi ile yapılan görüşmenin ses kaydı var.
Karşı cevap olarak; davalı bankanın benim başvuruma rağmen kamuya karşı işlenmiş bir suç olduğunu belirtmeme rağmen suçu işleyeni / işleyenleri ihbar etmemekle, adli mercileri bilgilendirmemekle, herhangi bir disiplin kovuşturması bile başlatmamakla Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar dan suçlunun korunması, kollanması, saklanması, yargılanmasının engellenmesi suçlarını işlediklerini belirttim. Eğer bu konu ile ilgili Adli başvuruları olduysa belgelerin dosyaya ibraz edilmesini talep ettim.
Hoş böyle bir başvuru olsaydı bankacı hala çalışıyor olmazdı, üstelik ağır cezada yargılanırken bu durum ortaya çıkardı. Dolayısı ile önümüzdeki günlerde (hazirandaki duruşmayı müteakip) banka yetkilileri hakkında da Cumhuriyet Savcılığına Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar konusunda bir suç duyurusunda bulunacağım demektir.
Şimdi tüm bunlardan sonra asıl verilmek istenen mesaj şu sayın üye; sizin yaklaşımınızla; onu mesleğinden etme, bunun aile işine karışma, adam sende, boş ver bana ne yaklaşımları nedeni ile bu ülkenin insanları kendilerini yalnız hissediyorlar, güvensiz hissediyorlar.
Bankacının yaptığı eylem cezasız kaldığı için, karısını sokak ortasında evire çevire döven bıçaklayan adama aile iç işidir bana ne diye müdahale edilmediği için, dolandırılan, gasp edilene yardım edilmediği için, gördüğü kavgaya, cinayete, trafik kazasına yada herhangi bir adli olaya, işim mi yok ne şahitlik edeceğim diye katkı sağlanmadığı için herkes adaletin yerine getirilmediğinde n Türkiye'de hukuk sisteminin çalışmadığından şikayet ediyor.
Sonra bir bakıyorsunuz ki; insanların adalete güveni kalmayınca kendi yasasını, kendi adalet mekanizmasını çalıştırıyor, tamamen hissi, hırsa dayalı, öfkeyle ve hazımsızlıkla yoğrulmuş duygu haliyle sokak ortasında infazlar, kavgalar, çatışmalar yaşanıyor.
Sonra bakıyorsunuz ki; gördüğüne görmedim, duyduğuna duymadım, bildiğine bilmedim diyenler, adam sendeciler, ne üzerime vazife kardeşimciler, adamı işinden etmek size ne kazandırır diyenler meydanı boş bulup sallamaya başlarlar, "BU MEMLEKET ADAM OLMAZ KARDEŞİM, HUKUKA GÜVENMEZSEN, ADLİYEYE, POLİSE, SAVCIYA, HAKİME GÜVENMEZSEN BU MEMLEKET ADAM OLMAZ diye...
Sözüm meclisten dışarı.. ama teşbihte de hata olmaz..
Saygılarımla..
"BİR ÜLKEDE NAMUS ERBABI OLANLAR DA NAMUSSUZLAR KADAR CESUR OLMADIKÇA, O ÜLKE İÇİN KURTULUŞ UMUDU YOKTUR" İsmet İNÖNÜ NE ZULÜM, NE MERHAMET...SADECE ADALET...
Ne yazık ki hakimin bir seminere gitmiş olması nedeni ile dava haziran ayına ertelendi.
- - - Updated - - -
Sayın üye; bankacılık kanunu banka çalışanlarının anayasası gibidir, hipokratın yemini ne ise, avukatın yemini ne ise bankacılıkta meslek etiği de öyledir.
Her banka çalışanı bilir ki; daha işe başladıkları ilk gün, eğitim aldıkları ilk gün onlara verilen nasihat / emir "asla ve asla müşteri bilgilerini müşteri dışında birisi ile paylaşmayın" dır.
Mesele aile bireylerinin borçları öğrenip yardımcı olma ihtiyacının çok ötesinde, meslek etiğine ve yaptığı işin anayasasına aykırı hareket etmektir.
Bankalar tüzel kişilik olarak gerek kendilerinin gerekse çalışanlarının bu tür hatalarını örtbas etmeyi severler. Dışarıya yansıtmazlar, belki kendi içlerinde ağır cezalar vs uygularlar. Bu koruyup / kollama durumu bankacılar tarafından suistimal edilir.
Benim olayımda ben ilk öğrendiğim gün hem BDDK ya hem Bankaya mektupla (iadeli taahhütlü) bildirdim, ayrıca çağrı merkezlerini arayıp durumu anlattım. Bana verilen yanıt, "şikayetinizi aldık ama bununla ilgili başkaca bir bilgi vermeyeceğiz, bu bizim bankamızın kendi iç işidir" olmuştur.
Düşünebiliyor musunuz; size karşı işlenen bir suç var üstelik sadece kişisel değil aynı zamanda kamuya karşı işleniyor, banka yasaların üstünde bir anlayışla gereğini yapmıyor.
TCK nun amir hükümleri Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar altında, suçlunun korunması, kollanması, suçun adli mercilere bildirilmemesi, suçlunun saklanması gibi durumları suç olarak belirlemiş ve cezai hüküm altına almıştır.
Unutmamak gerekir ki; hukuk sistemi ve dolayısı ile yasalar yüzlerce yıl içerisinde evrilerek her bir kanun maddesi, her bir kavram tecrübeler ile oluşmuştur.
Aile bireylerinin kendi aralarında gerçekleştirmedikleri / yada gerçekleştiremedikleri maddi edinimlerin / hesapların bilgilerinin paylaşımı eylemini, üzerine vazife olmadığı halde bankanın ya da çalışanının üstlenmesi, ancak durumdan vazife çıkartmak, burnunu başkalarının işine sokmak olarak değerlendirilir. Bu eylem de cezasız kalmamalıdır.
Benim davamda davalı bankanın avukatı, zaman aşımı ve malumun ifşasının suç olmayacağı gibi saçma bir gerekçenin arkasına sığınarak beyanda bulunmuş. Ancak bu hukukçu arkadaş ne yazık ki dersine iyi çalışmamış, Banka tarafında benim başvurum var mı? Çağrı merkezi ile görüşmem olmuş mu ? Bana yanıt verilmiş mi? kısmını hiç araştırmadan yapıştırmış cevabı.
Oysaki; o mektuplar iadeli taahhütlü gönderildi, oysaki ortada çağrı merkezi ile yapılan görüşmenin ses kaydı var.
Karşı cevap olarak; davalı bankanın benim başvuruma rağmen kamuya karşı işlenmiş bir suç olduğunu belirtmeme rağmen suçu işleyeni / işleyenleri ihbar etmemekle, adli mercileri bilgilendirmemekle, herhangi bir disiplin kovuşturması bile başlatmamakla Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar dan suçlunun korunması, kollanması, saklanması, yargılanmasının engellenmesi suçlarını işlediklerini belirttim. Eğer bu konu ile ilgili Adli başvuruları olduysa belgelerin dosyaya ibraz edilmesini talep ettim.
Hoş böyle bir başvuru olsaydı bankacı hala çalışıyor olmazdı, üstelik ağır cezada yargılanırken bu durum ortaya çıkardı. Dolayısı ile önümüzdeki günlerde (hazirandaki duruşmayı müteakip) banka yetkilileri hakkında da Cumhuriyet Savcılığına Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar konusunda bir suç duyurusunda bulunacağım demektir.
Şimdi tüm bunlardan sonra asıl verilmek istenen mesaj şu sayın üye; sizin yaklaşımınızla; onu mesleğinden etme, bunun aile işine karışma, adam sende, boş ver bana ne yaklaşımları nedeni ile bu ülkenin insanları kendilerini yalnız hissediyorlar, güvensiz hissediyorlar.
Bankacının yaptığı eylem cezasız kaldığı için, karısını sokak ortasında evire çevire döven bıçaklayan adama aile iç işidir bana ne diye müdahale edilmediği için, dolandırılan, gasp edilene yardım edilmediği için, gördüğü kavgaya, cinayete, trafik kazasına yada herhangi bir adli olaya, işim mi yok ne şahitlik edeceğim diye katkı sağlanmadığı için herkes adaletin yerine getirilmediğinde n Türkiye'de hukuk sisteminin çalışmadığından şikayet ediyor.
Sonra bir bakıyorsunuz ki; insanların adalete güveni kalmayınca kendi yasasını, kendi adalet mekanizmasını çalıştırıyor, tamamen hissi, hırsa dayalı, öfkeyle ve hazımsızlıkla yoğrulmuş duygu haliyle sokak ortasında infazlar, kavgalar, çatışmalar yaşanıyor.
Sonra bakıyorsunuz ki; gördüğüne görmedim, duyduğuna duymadım, bildiğine bilmedim diyenler, adam sendeciler, ne üzerime vazife kardeşimciler, adamı işinden etmek size ne kazandırır diyenler meydanı boş bulup sallamaya başlarlar, "BU MEMLEKET ADAM OLMAZ KARDEŞİM, HUKUKA GÜVENMEZSEN, ADLİYEYE, POLİSE, SAVCIYA, HAKİME GÜVENMEZSEN BU MEMLEKET ADAM OLMAZ diye...
Sözüm meclisten dışarı.. ama teşbihte de hata olmaz..
Saygılarımla..
Merhaba abdullah bey.
Sizden izniniz olursa bilgi almak ve yol gösterici olmanızı bir akıl vermenizi istirham ediyorum. Benim olayımında müşteri gizliliğine girdiğini savunsamda savcılıkta huzuru bozma ve taciz olarak görüldü. Olayıma gelince; özel bir bankada hesabımdaki paketin iptali için gittim. Dilekçe yazmam için gelmemi istediler. Gittiğimde bireysel müşteri temsilcisi başka bir müşterisiyle ilgilinirken sonuç beklediği sırada arada işlem için benide diğer koltuğa oturttu. Dilekçemi yazıp ad soyadla birlikte imzalayıp vermemi istedi. Yazdım ve temsilciye uzattım.alıp baktı ve numaranızı da yazarmısınız dedi aldım tekrar yazıp uzattım. Masaya koydu işlem bitti paranız iade edildi gidebilirsiniz dedi. Bankadan ayrıldım. 15 20 dakika sonra ilgilendiği diğer müşteri telefonun whatsapp programından slm, görüşebilirmiyiz. yemeğe çıkalımmı merak etme gücenilir biriyim şu ilçede muhtarım ben diye.. mesaj attı. Kim olduğunu ne görüşmek istediğini sordum. Arkadaş olup bir akşam yemek yiyelim tarzında devam etti. Numaramı hiç sesli söylemedim. Yazılğ olarak verdim. Ve bu olay benim çok ağrıma gitti. Savcılığa suç uyurusunda bulundum kamera kayıtlarının incelenmesini istedim. Bimerden de yazdım fakat bugün savçılıga sorduğumda huzur bozma ve cinsel istirmar kapsamında savcıya havale etmişler dosyamı. Benim müşkeri gizliliği bağlamında hakkım yokmu. Yada ayrıca benkaya suç duyurusunda bulunsam olurmu. Çevremde ve adli yargıdaki bazı kişiler bişi çıkmaz tarzında konuşuyorlar. Ben bunu hazmedemedim. Çevremde sorular adamla konuştunmu tarzında geliyor. Adamı tanımam etmem konuşmadım da. Lütfen bir fikir bir yol gösterirlisiniz. Saygılarımla
Konu alyam tarafından (04-05-2016 Saat 22:18:26 ) de değiştirilmiştir.
Ne yazık ki hakimin bir seminere gitmiş olması nedeni ile dava haziran ayına ertelendi.
- - - Updated - - -
Sayın üye; bankacılık kanunu banka çalışanlarının anayasası gibidir, hipokratın yemini ne ise, avukatın yemini ne ise bankacılıkta meslek etiği de öyledir.
Her banka çalışanı bilir ki; daha işe başladıkları ilk gün, eğitim aldıkları ilk gün onlara verilen nasihat / emir "asla ve asla müşteri bilgilerini müşteri dışında birisi ile paylaşmayın" dır.
Mesele aile bireylerinin borçları öğrenip yardımcı olma ihtiyacının çok ötesinde, meslek etiğine ve yaptığı işin anayasasına aykırı hareket etmektir.
Bankalar tüzel kişilik olarak gerek kendilerinin gerekse çalışanlarının bu tür hatalarını örtbas etmeyi severler. Dışarıya yansıtmazlar, belki kendi içlerinde ağır cezalar vs uygularlar. Bu koruyup / kollama durumu bankacılar tarafından suistimal edilir.
Benim olayımda ben ilk öğrendiğim gün hem BDDK ya hem Bankaya mektupla (iadeli taahhütlü) bildirdim, ayrıca çağrı merkezlerini arayıp durumu anlattım. Bana verilen yanıt, "şikayetinizi aldık ama bununla ilgili başkaca bir bilgi vermeyeceğiz, bu bizim bankamızın kendi iç işidir" olmuştur.
Düşünebiliyor musunuz; size karşı işlenen bir suç var üstelik sadece kişisel değil aynı zamanda kamuya karşı işleniyor, banka yasaların üstünde bir anlayışla gereğini yapmıyor.
TCK nun amir hükümleri Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar altında, suçlunun korunması, kollanması, suçun adli mercilere bildirilmemesi, suçlunun saklanması gibi durumları suç olarak belirlemiş ve cezai hüküm altına almıştır.
Unutmamak gerekir ki; hukuk sistemi ve dolayısı ile yasalar yüzlerce yıl içerisinde evrilerek her bir kanun maddesi, her bir kavram tecrübeler ile oluşmuştur.
Aile bireylerinin kendi aralarında gerçekleştirmedikleri / yada gerçekleştiremedikleri maddi edinimlerin / hesapların bilgilerinin paylaşımı eylemini, üzerine vazife olmadığı halde bankanın ya da çalışanının üstlenmesi, ancak durumdan vazife çıkartmak, burnunu başkalarının işine sokmak olarak değerlendirilir. Bu eylem de cezasız kalmamalıdır.
Benim davamda davalı bankanın avukatı, zaman aşımı ve malumun ifşasının suç olmayacağı gibi saçma bir gerekçenin arkasına sığınarak beyanda bulunmuş. Ancak bu hukukçu arkadaş ne yazık ki dersine iyi çalışmamış, Banka tarafında benim başvurum var mı? Çağrı merkezi ile görüşmem olmuş mu ? Bana yanıt verilmiş mi? kısmını hiç araştırmadan yapıştırmış cevabı.
Oysaki; o mektuplar iadeli taahhütlü gönderildi, oysaki ortada çağrı merkezi ile yapılan görüşmenin ses kaydı var.
Karşı cevap olarak; davalı bankanın benim başvuruma rağmen kamuya karşı işlenmiş bir suç olduğunu belirtmeme rağmen suçu işleyeni / işleyenleri ihbar etmemekle, adli mercileri bilgilendirmemekle, herhangi bir disiplin kovuşturması bile başlatmamakla Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar dan suçlunun korunması, kollanması, saklanması, yargılanmasının engellenmesi suçlarını işlediklerini belirttim. Eğer bu konu ile ilgili Adli başvuruları olduysa belgelerin dosyaya ibraz edilmesini talep ettim.
Hoş böyle bir başvuru olsaydı bankacı hala çalışıyor olmazdı, üstelik ağır cezada yargılanırken bu durum ortaya çıkardı. Dolayısı ile önümüzdeki günlerde (hazirandaki duruşmayı müteakip) banka yetkilileri hakkında da Cumhuriyet Savcılığına Adliyeye Karşı İşlenen Suçlar konusunda bir suç duyurusunda bulunacağım demektir.
Şimdi tüm bunlardan sonra asıl verilmek istenen mesaj şu sayın üye; sizin yaklaşımınızla; onu mesleğinden etme, bunun aile işine karışma, adam sende, boş ver bana ne yaklaşımları nedeni ile bu ülkenin insanları kendilerini yalnız hissediyorlar, güvensiz hissediyorlar.
Bankacının yaptığı eylem cezasız kaldığı için, karısını sokak ortasında evire çevire döven bıçaklayan adama aile iç işidir bana ne diye müdahale edilmediği için, dolandırılan, gasp edilene yardım edilmediği için, gördüğü kavgaya, cinayete, trafik kazasına yada herhangi bir adli olaya, işim mi yok ne şahitlik edeceğim diye katkı sağlanmadığı için herkes adaletin yerine getirilmediğinde n Türkiye'de hukuk sisteminin çalışmadığından şikayet ediyor.
Sonra bir bakıyorsunuz ki; insanların adalete güveni kalmayınca kendi yasasını, kendi adalet mekanizmasını çalıştırıyor, tamamen hissi, hırsa dayalı, öfkeyle ve hazımsızlıkla yoğrulmuş duygu haliyle sokak ortasında infazlar, kavgalar, çatışmalar yaşanıyor.
Sonra bakıyorsunuz ki; gördüğüne görmedim, duyduğuna duymadım, bildiğine bilmedim diyenler, adam sendeciler, ne üzerime vazife kardeşimciler, adamı işinden etmek size ne kazandırır diyenler meydanı boş bulup sallamaya başlarlar, "BU MEMLEKET ADAM OLMAZ KARDEŞİM, HUKUKA GÜVENMEZSEN, ADLİYEYE, POLİSE, SAVCIYA, HAKİME GÜVENMEZSEN BU MEMLEKET ADAM OLMAZ diye...
Sözüm meclisten dışarı.. ama teşbihte de hata olmaz..
Saygılarımla..
Merhaba abdullah bey.
Sizden izniniz olursa bilgi almak ve yol gösterici olmanızı bir akıl vermenizi istirham ediyorum. Benim olayımında müşteri gizliliğine girdiğini savunsamda savcılıkta huzuru bozma ve taciz olarak görüldü. Olayıma gelince; özel bir bankada hesabımdaki paketin iptali için gittim. Dilekçe yazmam için gelmemi istediler. Gittiğimde bireysel müşteri temsilcisi başka bir müşterisiyle ilgilinirken sonuç beklediği sırada arada işlem için benide diğer koltuğa oturttu. Dilekçemi yazıp ad soyadla birlikte imzalayıp vermemi istedi. Yazdım ve temsilciye uzattım.alıp baktı ve numaranızı da yazarmısınız dedi aldım tekrar yazıp uzattım. Masaya koydu işlem bitti paranız iade edildi gidebilirsiniz dedi. Bankadan ayrıldım. 15 20 dakika sonra ilgilendiği diğer müşteri telefonun whatsapp programından slm, görüşebilirmiyiz. yemeğe çıkalımmı merak etme gücenilir biriyim şu ilçede muhtarım ben diye.. mesaj attı. Kim olduğunu ne görüşmek istediğini sordum. Arkadaş olup bir akşam yemek yiyelim tarzında devam etti. Numaramı hiç sesli söylemedim. Yazılğ olarak verdim. Ve bu olay benim çok ağrıma gitti. Savcılığa suç uyurusunda bulundum kamera kayıtlarının incelenmesini istedim. Bimerden de yazdım fakat bugün savçılıga sorduğumda huzur bozma ve cinsel istirmar kapsamında savcıya havale etmişler dosyamı. Benim müşkeri gizliliği bağlamında hakkım yokmu. Yada ayrıca benkaya suç duyurusunda bulunsam olurmu. Çevremde ve adli yargıdaki bazı kişiler bişi çıkmaz tarzında konuşuyorlar. Ben bunu hazmedemedim. Çevremde sorular adamla konuştunmu tarzında geliyor. Adamı tanımam etmem konuşmadım da. Lütfen bir fikir bir yol gösterirlisiniz. Saygılarımla
Merhabalar
Özel bir bankada karafıma tanımlanan Üyelik paketi için çağırıldım. Bireysel müşteri temsilcisi başka bir müşterisiyle ilgilinirken arada işlem olarak beni çağırdı. Ben müşteri ver dedim fakat işlemi bekliyor sizde buyrun dedi kağıt kalem verip dilekçemi yazmamı ve ad soyad imza ile vermemi istedi. Yazdım verdim alıp en altada numaranızı yazın dedi tekrar alıp numaramıda yazıp verdim. Tamam işlem bitti gidebilirsiniz dediler gittim. 10-15 dk sonra da bankadaki diğer müşteri bana mesajlar göndermeyi buluşma teklifi yapmaya ve taciz etmeye başladı. Savçılığa şikayet ettim. Soruşturma sürüyor. İfadesinde telefonumu masada duran dilekçemden aldığını tanışmak amaçlı yaptığını söylemiş. Bankaya savcılık ihtarname çekiyor. Ben ısrarla banka müşteri gizliliği ihlali yapmıştır desemde savçı bey onun için ayrı şikayet yapmalısınğz ayrıca birşey çıkmaz gizlilik ihlali değil bu olay dediler. Ben şimdi bankaya dilekçeyle yazdım ama henüz geri dönen yok. Bddk yada yazdım yine cevap yok henüz. Sizlerden haklarım hakkında bilgiler rica ediyorum. Gerçekkende müşteri gizliliği ihlaline girmiyor mu ? Teşekkürler
Abdullah bey merhaba,
öncelikle verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim benimde işime yaradı en azından süreci doğru yürttüğümü anladım. bende de sizinkiyle benzer bir vaka var. savcılık soruşturmasını tamamladı ve dava açıldı banka personeli ve bilgilerin verildiği kişi hakkında. size bazı sorularım olacak bu durumla ilgili. açtığınız tavminat davası sonuçlandı mı? sonuçlandıysa üst limit nedir?
Çalıştığım firmayla maaş konusunda anlaşamadım ve ayrılma aşamasına geldik Genel müdürle görüşmem sırasında maaş konusunda görüşürken'' kredi borcun...
Yazan: zatara Forum: Kredi Kartları ve Bankacılık Hukuku
Yorumum babaniz hayatta oldugu icin size va abilerine henuz bir miras dusmuyor ama, dedenizin mirasdan mal kacirma icinde olmasi dolayisi ile babaniz...
™ Hukuki NET 2002-2022 - Ulusal ve uluslararası Hukuk Sitesi ⚖️ olma özelliği ile gerek avukat, gerek diğer hukukçu arkadaş ve gerekse vatandaşlara ev sahipliği yapan, eğitim ve bilimsel alışveriş yapma amaçlı bir "Hukuk Rehberi" dir.
Davalar
Hukuki Net; sürekli yenilenen faydalı güncel içeriği ile zamanın hukuk dallarına göre kategorize edilmiş çeşitli mevzuat (Ceza kanunu, İş kanunu, Borçlar yasası gibi), emsal mahkeme kararları, yargıtay kararları, emsal danıştay ve anayasa mahkemesi kararları ile hukuksal makale, kanun, hukuki forum, hukuk sözlüğü, hukuk programları, meslektaş ilanları, avukatlar için kolay hesaplama araçları, Anayasa Mahkemesi, Danıştay, benzer Yargıtay kararı ve Mahkemeler tarafından örnek davalar ile ilgili gerekçeli kararlar, * davası dilekçe örnekleri yasal haberler ve hukuk siteleri dizini 🕸 bulunan bir hukuk bilgi bankası sistemidir.
Avukatlar
Yararı nedir?
📝 Hukukçular için mesleki danışma (Üstad ve meslektaşlar arası paylaşım), dayanışma ve bakalorya fonksiyonu olan site; "Önleyici hukuk" veya "Dava hukuku" nedeni ile doğan veya yeni doğacak anlaşmazlıklar ile içtihat hukuku kaynağı olan Yargı ve Yargılamayı tartışmak, davalar ve ihtilaflar için yararlı çözüm yolları üretmek ve hukuksal konularda özellikle nerede, nasıl, neden soruları üzerinde soru cevap yorumlar, tartışma paylaşma yorumlama yöntemi ile sebep sonuç ilişkisi kurarak 💬, Mahkemelerin dava yükünü hafifletmeyi de amaçlayan suigeneris (kendine özgü) hukuk laboratuarı özellikleri bulunan bir hukuki kalkınma hedefli bilgi dağarcığıdır.
® Hukuki Net internette ve Türk hukukunda bir marka olmakla birlikte ticaret veya iş amaçlı bir site olmayıp, herhangi bir ticari kurum, kuruluş, bilgisayar programı firması, banka vb. kişi veya herhangi politik veyahut siyasi bir kuruluş tarafından desteklenmemekte, finans kaynağı reklam ve ekseriyetle site yönetimi olan Adalet sistemine adanmış bir servistir.
🆓 Hukuki.net halk için ücretsiz ve açık kaynak nitelikli bir hukuk sitesi olup, gayri resmi vatandaş bilgilendirme portalı işlevi görmektedir. Genel muhteviyat olarak kanun, yönetmelik, Emsal Anayasa mahkemesi, Danıştay ve Yargıtay kararı gibi hukuki mevzuat içermekle birlikte avukat ve uzman kişilere özel yorumlar da içeren sitenin tüm hakları saklı olup, 🕲 telif hakkı içeren içeriği izinsiz yayınlanamaz, kopyalanamaz. (Herhangi bir hususu sitene alıntı kuralları çerçevesinde kopyalamak için sitene ekle için izin bağlantısı.)
™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Vekalet sözleşmesinde zamanaşımı...
23-04-2024, 05:24:38 in Borçlar Hukuku