Merhabalar,

2012 Nisan ayında müteahhit ile yaptığımız adi kat karşlığı inşaat sözleşmesine istinaden yapılacak 12 dairenin 4 tanesi hissedarlara (4 hissedara 1 er adet olacak şekilde) teslim edilecek şekilde anlaşma yapılmıştı. 12 adet daire 80'er metrekare dubleks olarak mimari projede geçmektedir.

2012 Mayıs ayında ise hissedarlardan biri olarak Mütehhit hissesine karşılık gelen 8 dairenin 4 adetini 250.000 TL bedel ile yine adi bir sözleşme ile satın aldık. (karşlığında müteahhitten aldığımız senet bulunmaktadır. Senet üzerinde toplam rakam ve yaptığımız adi sözleşmeye istinaden ibareleri yer almaktadır)

Müteahit belediyede yaşadığı problemleri öne sürerek Haziran 2013 te yapı ruhsatı alıp temel ve su basman inşaatını tamamladı. Bu aşamada projeye resmi tadilat (belediyeye tadilat projesi sunmadan) yapmadan bizim satın aldığımız 4 adet 80 metrekare daireyi talebimiz ile 2 adet 160 metre dublekse büyüterek, 1.5 kat kaba inşaatını tamamlamak süretiyle inşaatı yürüttü. Ancak sınırdaş olduğumuz arsa ve konut sahibi şahıs, arsa sınırına istinat duvarı yapılmadığı için şikayet bulundu ve bu sebeple ve ayrıca proje tadilatı yapılmadığı için Kasım 2013 te inşaatımız durdu. Belediyenin tutanağında projenin mimari yapıya uygun yapılmamış olması (4 dubleksin 2 ye düşürülmesi) ve merdivenlerin sahanlıklı yapılmış olması gibi unusurlar yer almaktadır.

Muteahhit belediyenin istediği tadilat değişikliklerini kapsayacak şekilde mimari statik ve elektrik vb projeleri uygun hale getirdi fakat belediye istinat duvarı olmadan inşaata başlanamayacağını söyledi. Bu süreçte de mali durumu kötüye giden muteahhitin inşaata devam edemeyeceğini bildiğimiz için inşaatın tamamlama maliyetini ya kendimiz yada başka bir müteahhid üzerinden üstleneceğiz, yada adi sözleşme yapılmış olması nedeniyle hakkımızı sebesiz zenginleşme davası ile aramayı düşündük. Şu aşamada müteaahidden bir şey almayacağımızı bildiğimiz için dava açmak istemiyoruz. İnşaatı tamamlama taraftarıyız.

Hem hissedarlarla hem de bizimle yapılan adi sözleşmelerin fesihinde nasıl bir yol izlemeliyiz? Noterden ihbar mı çekilmeli yoksa Muteahhit ile birlikte hissedarlar olarak notere gidip karşılıklı fesih mi yapmalıyız? Fesih için hissedarlarla yapılan adi sözleşme yeterli midir? yoksa sonradan bizim para vererek aldığımız adi sözleşme içinde bir fesih ihbar işleminde bulunmalı mıyız?

Fesih ettikten sonra inşaatı tamamladığımızı düşünürsek, bu aşamda müteahhitten alacaklı olan 3. bir kişi fesih önce müteahhitin yaptığı haracamlardan (yaklaşık 100.000 TL) haciz yoluyla hak iddia edebilir mi?

Son olarak Kasım 2013 ten beri mühürlü olan inşaat, istinad duvarı yapılmamış olması öne sürülerek belediye tarafından yıkılabilir mi?
Belediye tadilat için hazırlanmış projelere sözlü olarak onay verdi istinad duvarını yapın projenizi onaylarım diyor.

cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.