Apartman önündeki kaldırımın içki masalarıyla işgali

[Mertem]

Merhaba,

Apartmanımızın altında bulunan içkili işletme apartman önündeki kaldırıma 30 santim yüksekliğinde ahşap zemin yaptırıp çevresini de kapattı. Bunu yaparken apartmandan herhangi bir izin almadı. Şimdi de geceleri buraya içki masaları koyuyor ve çok rahatsız oluyoruz. Zabıtaya yaptığımız şikayetlerde "kabahatler kanununa göre işlem yapıldı" diye cevap veriyorlar ama ne bahsettiğim platform ne de masalar asla kalkmıyor. Şikayet oldukça 2-3 haftada bir gelip kanundaki 50-100 tl arası cüzi miktar cezayı kesip gidiyorlar anladığım kadarıyla. Bu meblağ da içkili bir işletme için hiç bir caydırıcılık taşmıyor. Adeta aylık bir kaç yüz lira bedelle koca kaldırımı şahsi yeri gibi kullanıyor. Bu konuda yaptığımız hiç bir başvurudan sonuç alamıyoruz. Dava açmaya kalksak yıllar sürecek, bilir kişiler, ertelemeler, hükme itirazdı şuydu buydu. Acaba bunun kolay bir yolu yok mu? Şu ülkede bakan, milletvekili tanıdığınız olmadan bu kadar basit bir meseleyi bile halledemeyecek miyiz? Türkiye'de hukuk adeta "gücü gücüne yetene" sistemiyle ilerliyor ben onu anlıyorum. Apartman yönetimi karar alıyor, ki bu yaklaşık 15 daire, fakat bu kadar insan apartmanın önünün meyhane olarak kullanılmasını engelleyemiyor. Lütfen bir akıl verin. Bu işi nasıl çözebiliriz?

[ceceli341]

VII - Yasak işler:
Madde 24 – Anagayrimenkulün, kütükte mesken, iş veya ticaret yeri olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde
hastane, dispanser, klinik, poliklinik, ecza laboratuvarı gibi müesseseler kurulamaz; kat maliklerinin buna aykırı sözleşmeleri
hükümsüzdür; dispanser, klinik, poliklinik niteliğinde olmıyan muayenehaneler bu hükmün dışındadır.
Anagayrimenkulün, kütükte mesken olarak gösterilen bağımsız bir bölümünde sinema, tiyatro, kahvehane, gazino,
pavyon, bar, kulüp, dans salonu ve emsali gibi eğlence ve toplantı yerleri ve fırın, lokanta, pastahane, süthane gibi gıda ve
beslenme yerleri ve imalathane, boyahane, basımevi, dükkan, galeri ve çarşı gibi yerler, ancak kat malikleri kurulunun
oybirliği ile vereceği kararla açılabilir


Ayrıca Kaldırıma koyduğu masalar için her gün kat malikleri olarak ayrı ayrı belediyeye ihbar edin. cezayı hergün kessinler.

Bunun haricinde aklıma legal bir öneri gelmiyor. Platformun çalınması ,pisletilmesi parçalattırılması, görünütüsünü boya ile çirkinleştirilmesi gibi seçeneklerde var tabi ama ben bunları tavsiye edemem

[Mertem]

Cevabınız için teşekkürler. Mekanın açılması zaten başka bir problem. Kısaca özetleyeyim de "siz izin vermişsiniz" düşüncesine karşılık olsun. Şahıs bize gelip izin istediğinde izin vermedik. Sonra izin verin firmalarla anlaşma yaptım batarım dedi. İçki satmayacağıma dair yazılı beyan vereyim dedi, noter huzurunda bu beyanı verdi, elimizde duruyor. Sonra izni verir vermez içki satmaya başladı. Biz elimizdeki protokolle dava açtık, dava 1,5 sene sürdü ve hakim ruhsat iptaline yok şeklinde anlaşılmaz bir karar verdi. Bu karardan cesaret alan işletme sahibi şimdi de bütün kaldırıma yayıldı, maç günleri apartman önü tribün gibi, diğer günler de meyhane gibi içki masalarıyla dolu. Belediyeye şikayet ediyoruz, yukarıda anlattığım gibi "arkadaşlar bir baksın" diyorlar sonra da cüzi bir ceza kesip gidiyorlar. Her gün arama da çözüm olmuyor zabıta artık ters cevaplar vermeye başladı uğraşmak istemiyorlar, belki de mekandan avanta alıyorlar bilmiyorum. Platform çalınabilecek veya bozulabilecek bir şey değil altında çelik temel gibi bir şey var üstü de koca ahşap zemin. Zaten böyle illegal yollara başvurmayacağız da şu süreçte gerçekten tv'de gazetede kendi cezasını kendi kesmeye çalışanların neden böyle yaptığını anlamaya başladım. Ülkede ne belediye, ne kaymakamlık ne de mahkemeler sade vatandaşın hakkını kesinlikle korumuyor. Eğer bakan, belediye başkanı gibi bir tanıdığınız yoksa en ufak bir işi halletmek mümkün değil. Tamamen göstermelik, dostlar alışverişte görsün ritüeli bu "şu numarayı arayın", "şu kişi hakkında suç duyurusunda bulunun" lafları. Zaten bu kadar çaresiz olmasam buraya da yazmazdım bir akıl verin diye. Velhasıl durum budur. Herhalde bulunduğumuz yerden taşınmamız gerekiyor. Böyle bir olay yaşanmayan bir mahalleye gidebiliriz, orada böyle bir olay yaşanır, oradan da başka bir mahalleye artık. Belki de bir hukuk devletine taşınmak gerekiyor. Bilemiyorum.

[ceceli341]

Bununla uğraşıp canınızı sıkıp sonuç alamamakta var. Hukuk sizin istediğiniz taleplerle yerine gelmeyebilir. Taşınma imkanınız var ise en güzeli taşınmak.

[Av.Engin Oğuz]

Şu içki ne pis bir şey değil mi içenlerden içilen yerde durmaktan bile rahatsız oluyor insanlar hani ülkenin işleyişine ilişkin yorumlarınıza atfen söylüyorum siyasi görüşünüzü bilemiyorum ama ben kendimi açık etmiş olayım hükümetin içki satılan saatlere ve yerlere ilişkin düzenlemelerine ne kıyametler koparıldı oysa kimse bu illeti içenleri içtikleri yerleri de zamanını da sempatik bulmuyor. Sorunun çözümüne ilişkin de bir iki kelam edeyim davanızı avukatla mı takip ettiniz bilmiyorum ruhsatının iptali için dava açmışsınızdır heralde kabul görmemiş ne hikmetse başka ne yapılabilir hangi dava ile netice elde edilir avukatınızla görüşebilirsiniz elinizdeki noter tasdikli taahhüdün muhakkak bir yararı olmalı diyorum.

[Mertem]

Açıkçası konunun siyasetle çok da bir ilgisi olmadığı kanısındayım. Keza bu durum 30 sene önce de böyleydi şimdi de böyle. Hiç bir zaman hukuk devleti olmayı beceremedik. Düşünün ki bir apartmanda 70-80 kişi yaşıyor, belediyeye dilekçe veriyor, apartman önünde içki masası istemiyoruz diyor, tek kişi olan mekan sahibi ne yapıp edip "hallediyor" ve kimse o masalara dokunamıyor. Mekan sahibi yazılı beyan vermiş "kesinlikle içki satmayacağımı taahhüt ederim" diyor, bu protokolle dava açıyorsunuz, hakim "içki ruhsatının iptaline gerek yoktur" diye karar veriyor. Ben hakimin para yediğine inanıyorum, hatta HSYK'ya bile şikayet etmeyi düşündüm ama rüşveti kanıtlayamayacağım için vazgeçtim. Çünkü bu mekanlar ayda en az 15-20 bin lira kazanan yerler ve her türlü resmi görevliye rüşvet vererek işlerini hallediyor. Bu rüşveti kanıtlamak mümkün olmadığı için vatandaş olarak taşınmak, yani kanunsuzluğa teslim olup kaçmak, dışında bir şansımız kalmıyor. Açıkçası bu son yaşadığım olaydan sonra bu ülkeden ve bütün hukuk sisteminden tiksindim. Bu ülkede vatandaşın hiç bir hakkı yok, ne kadar gücünüz, silahınız, paranız, tanıdığınız varsa o kadar iş halledebiliyorsunuz, sade vatandaşsanız doğumdan ölene kadar gereksiz yer işgal ediyorsunuz. Çok karamsar değilim, durum gerçekten bu.

[Mertem]

Merhaba,

Apartmanımızın altında bulunan içkili işletme son 1 ay içinde apartman önündeki kaldırıma ahşap zemin koyarak tamamen kendi kullanımına tahsis etti ve bütün akşam gece 2'ye kadar buraya içki sofraları kuruyor. Biz apartmandaki 18 birim olarak apartman önünde kaçak platform ve içki masasına izin vermediğimize dair belediyeye başvuru yaptık fakat belediye "işgaliye parası aldık bir şey yapamayız" diyor. Belediyenin 18 birime karşı 1 birim olan dükkandan yana taraf olması demokratik bir ülkeye yakışır mı? İşgaliye ile ilgili kanuna baktım ama kesin belirlenmiş bir şey yok, "yetkililerden izin almadan işgal etmek" suçtur gibi bir şey var ama vatandaşın yapabileceği itiraz nedir bu konuda hiç bir şey yok.

Nasıl bir yol izlemeliyiz?

Teşekkürler

[Şenol Eker]

Kaldırım herkesin ortak malı gibi düşünülse de gerçekte belediyenin malıdır. Apartman sakinlerinin değil. Eğer burada içki içilmesi size bir zarar veriyorsa bundan şikayetçi olabilirsiniz. Yapacağınız 155'e haber vermek.

[Mertem]

Cevabınız için teşekkürler. Emniyet bu konu zabıtanın görev alanında diyor. Bu konuda belediyeye dava açabilir miyiz? Apartmanın önündeki kaldırım hakkında apartmanın söz hakkı olduğunu, aksi yönde açık bir kamu yararı olmadığı sürece sadece işgaliye ücreti tahsil edebilmek adına belediyenin apartman iradesini yok saymaması gerektiğini düşünüyorum. Demokratik bir ülkede yaşıyor olsak bu böyle olurdu en azından.

[TURHAN HARİTA]

İçkili yer apartmanınızın altında mı ? İçki ruhsatı var mı ? İşgal edilen yer yaya kaldırımı mı ?