+ Konuyu Yanıtla
1 den 6´e kadar toplam 6 ileti bulundu.
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Feb 2007
    İletiler
    52
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı İskansız yapıdan dolayı iş yeri ruhsatı alamama kiraya verenin kusurumudur ve bu kusurdan dolayı ödenen kiralar geri alınabilir mi

    11.01.2012 tarihinde İstanbul da bulunan bir avm de marka altında alt kiracı olarak iş yerini devir yolu ile 3 yıllığına kiraladık.
    Kiralama anında faal olarak çalışan bir avm olduğundan ve avm içerisinde alkollü lokantalar, büyük bir market olduğundan iskansız olduğunu tahmin edemedik.
    İskansız olduğunu belediyeye iş yeri ruhsatı almak için gittiğimizde öğreniyoruz. Avm iskansız olduğu için Belediye ruhsat müracaatları kabul etmiyor. Avm içerisindeki tüm işyerleri bu şekilde çalışmaktadırlar. AVM yönetimi kiralamadan sonra 1 ay içerisinde ruhsatların verileceğini belirtmesine rağmen geçen bu sürede iskan alınamadığı için ruhsat işlemleri yapılamadı. Avm yönetimi ve kiraladığımız marka bu konuda bir yazılı cevap vermemeye özen gösteriyor. Üstüne üstlük işyerini çalıştırmaya zorlandık. Çalıştırmama durumunda sözleşmeye ihlal etmiş olacağımız ihtar olunmaktadır.
    Kiraladığımız yeri ilk 3 ay öylesine açıp kapadık, daha sonra işletmeye başladık. İşletmeye başladıktan sonra markanın danışmanlığını yapan firma ile oluşan bir yazışmada kullanmış olduğumuz markanın bu noktada iş yapamayacağı, iş yapmasının zor olduğunu belirten bir mail bize ulaştı.
    Şu an avm nin ruhsat almasının yakın gelecekte mümkün olmadığı, pazarlama anında bizlere gösterilen projeden farklı bir şekilde devam ettiği, düzeltmelerin yapılmayacağı sözlü olarak belirtilmektedir.

    Alt kira ve Marka sözleşmelerinin tek yanlı olması, itiraz haklarımızı kullanamayacağımız maddeler içeren kabarık sözleşme yapmış bulunuyoruz.

    Göz göregöre zarar eden ve edecek noktada iş yapmaya zorlanıyoruz. Avm ve marka sahibi firma bu ticarettir zarar elbet olabilir. Sözleşmelerde yazılı cezai şartları ödeyip sözleşmeleri fesh edebilirsiniz der.

    Bulunduğumuz nokta esas projede ana giriş olmasına rağmen, şu an yolun sonu gibi gelişmiş, insan sirkülesinin neredeyse hiç olmadığı bir nokta haline gelmiştir. Marka tarafından ilk olarak kiralandıktan sonra bizden önceki kiracı döneminde 1 veya 2 kere kira indirimi yapılmış.

    Bize devir yolu ile verilen fakat şu an devir etmemize izin verilmeyen, devir etmek için müşteri bulduğumuzda türlü zorluklar çıkartan marka sahibi yüzünden devir imkansız hale gelmektedir.

    İşyerinin iskansız olmasından dolayı ruhsat alamamız, bizlere gösterilen ve halen belediyenin internet sitesindeki projedeki farklılıklarından dolayı sözleşmelerimizi fesih etmek, ödemiş olduğumuz kiraları ve maddi- manevi zararlarımızı tazmin etmek istiyoruz.

    Ayrıca şu an 2 kira borcumuz ve yaklaşık 2,5 kira ya denk düşen miktarda depozitomuz bulunmaktadır.

    Biz bu noktada işyerini boşaltmak ve oluşan zararlarımızın tazminini talep etmek için nasıl bir yol izlememiz gerekmektedir.



    Hukuki NET Güncel Haber

    İskansız yapıdan dolayı iş yeri ruhsatı alamama kiraya verenin kusurumudur ve bu kusurdan dolayı ödenen kiralar geri alınabilir mi konulu yargıtay kararı ara
    İskansız yapıdan dolayı iş yeri ruhsatı alamama kiraya verenin kusurumudur ve bu kusurdan dolayı ödenen kiralar geri alınabilir mi konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    May 2008
    İletiler
    4.436
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: İskansız yapıdan dolayı iş yeri ruhsatı alamama kiraya verenin kusurumudur ve bu kusurdan dolayı ödenen kiralar geri alınabilir mi

    Sorunuzun çok teknik olduğu ve burada cevap verenlerin tamamına yakınının hukuksever olduğu düşünülürse bu konularda deneyimli bir avukatla çalışmanız gerekliliği göze çarpıyor.Kendinize göre haklısınız lakin oluşan zararlarınızı aldığınız ticari riski ve imza ettiğiniz sözleşmeleri bir kenara bırakıp size tanzim edecek ve sizi bu işten hiç zarar etmemiş şekilde çıkaracak bir sürecin gelişeceğini beklemek pek gerçekçi olmaz düşüncesindeyim.Ayrıca maddi manevi kayıplarınızın muhattabı belediye mi, avm yönetimi mi, yoksa iş yaptığınız firma mı oda ayrı bir muallak.Ülkemizde tazminat hukukunun çok dar bir çerçevede işlediği, ancak muhattabın doğrudan verdiği zararlar dışında(birinin aracına zarar vermek, bir yeri yıkmak vs. gibi kanıtlı belgeli olaylar) bir sonuç alınamadığı da düşünülürse iç açıcı şeyler yazmak zorlaşıyor.En az zararla çıkmaya bakmak ve hukuki yardım almak izlenmesi gereken yol olacaktır düşüncesindeyim.Az sayıda ki hukukçu üyelerden teknik yorumlar gelirse herkes de ayrıca fikir sahibi olmuş olacak.Kolay gelsin.

  4. #3
    Kayıt Tarihi
    Mar 2013
    Nerede
    ........
    İletiler
    4.959
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: İskansız yapıdan dolayı iş yeri ruhsatı alamama kiraya verenin kusurumudur ve bu kusurdan dolayı ödenen kiralar geri alınabilir mi

    Bencede bir avukata gidin. Ama şahsi fikrim ayıplı bir mali kiraladınız gözüküyor.

  5. #4
    Kayıt Tarihi
    Jun 2009
    Nerede
    Kocaeli
    İletiler
    8.997
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: İskansız yapıdan dolayı iş yeri ruhsatı alamama kiraya verenin kusurumudur ve bu kusurdan dolayı ödenen kiralar geri alınabilir mi

    Alıntı ceceli341 rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Bencede bir avukata gidin. Ama şahsi fikrim ayıplı bir mali kiraladınız gözüküyor.
    Ayıplı mal ifadesini tüketici kanunundaki "ayıplı mal" ifadesi ile karıştırmadınız umarım. Bu olay tüketici kanununun alanında değil.

  6. #5
    Kayıt Tarihi
    Mar 2013
    Nerede
    ........
    İletiler
    4.959
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: İskansız yapıdan dolayı iş yeri ruhsatı alamama kiraya verenin kusurumudur ve bu kusurdan dolayı ödenen kiralar geri alınabilir mi

    Alıntı senoleker rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Ayıplı mal ifadesini tüketici kanunundaki "ayıplı mal" ifadesi ile karıştırmadınız umarım. Bu olay tüketici kanununun alanında değil.
    Kısaca olayı belirttim. Hangi sınıfa girer bilemem. Fakat burada kanunlarımız açık iskan ruhsatı olmayan işyerlerine çalışma ruhsatı verilmeyeceği açık bu haldeyken bunu bilen işyeri sahibi ve kiracı var. Bu konu en iyi sözleşmeyi hukuki olarak değerlendiren bir Avukat tarafından verilebilir.

    Birkaç Yargıtay kararı

    T.C.

    YARGITAY

    11. HUKUK DAİRESİ

    E. 2003/10930

    K. 2004/6802

    T. 17.6.2004

    • ALACAK DAVASI ( Kiralanan Yerin Yapı Kullanma İzni Olmadığını Bilen Kiracının Bu Sebebe Dayanarak Kira Sözleşmesini Feshetmesinin Haksız Olması-Ancak Yapı Kullanma İznini Taahhüt Edilen Tarihte Temin Edemeyen Kiralayanın da Kusurlu Olması )

    • AYIPLI MAL ( Baştan Beri Kiralanan Yerin Yapı Kullanma İzni Olmadığını Bilen Kiracının Bu Sebebe Dayanarak Kira Sözleşmesini Feshetmesinin Haksız Olması )

    • HAKSIZ FESİH ( Kiralama Sözleşmesinin Yapıldığı Andan Beri Kiralanan Yerin Yapı Kullanma İzni Olmadığını Bilen Kiracının Bu Sebebe Dayanarak Kira Sözleşmesini Feshetmesinin Haksız Olması )

    • KİRA SÖZLEŞMESİNİN FESHİ ( Kiralanan Yerin Yapı Kullanma İzni Olmadığını Kira Sözleşmesi Yapılırken Bilen Kiracının Bu Sebebe Dayanarak Kira Sözleşmesini Feshetmesinin Haksız Olması )

    • YAPI KULLANMA İZNİ ( Bu İznin Olmadığını Kira Sözleşmesi Yapılırken Bilen Kiracının Bu Sebebe Dayanarak Kira Sözleşmesini Feshetmesinin Haksız Olması )

    818/m.249


    ÖZET : Hukuki ayıbı bilerek kiralananı teslim alan davacı kiracının akdi fesihte haksız olduğu, ancak yapı kullanma izin belgesi olmadan işyerini kiraya veren ve bu belgeyi taahhüt edilen tarihte temin etmeyen davalının ( karşı davacının ) da kusurlu olduğunun kabulü ile, kira sözleşmesinin 8.maddesi hükmü gereğince kiralayanda bulunan teminatın iadesi şartlarının buna göre tartışılması gerekir.
    DAVA : Taraflar arasında görülen davada K.Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 11.06.2003 tarih ve 2001/256 - 2003/236 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    KARAR : Davacı vekili, 15.08.2000 tarihli kira devir protokolü ile müvekkilinin davalıya ait mağazayı kiraladığını, yapı kullanma izni olmadığı için müvekkilinin işyeri ruhsatı olmadığını, ihtarnameye rağmen davalının gerekli belgeleri göndermediğini ve Belediye tarafından müvekkiline ceza verildiğini, ihtarname ile 20.04.2001 tarihinden itibaren kira sözleşmesinin feshedilerek 18.04.2001 tarihinde mecurun tahliye edildiğini, davalı tarafından 11.319 USD teminatın müvekkiline iade edilmediğini ileri sürerek, 11.319 USD.nın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ( birleşen davanın davacısı ) vekili,davacının feshi ihbar sürelerine uymadan sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini, bu nedenle davacının ( karşı davalının ) borcu olduğunu belirterek, asıl davanın reddine, 114.674.92 USD kira alacağı ile 134.811.752 TL elektrik bedelinin faiziyle birlikte karşı davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin yapıldığı tarihte ve dava açıldığı sırada kiralanan mecurun yapı kullanma izninin bulunmaması nedeniyle davacının işyeri çalıştırma ruhsatını alamadığı, işyerinin ruhsatsız çalıştırması nedeniyle K. Belediyesi tarafından para cezası kesildiği, yapı ruhsatının temini konusunda davacının davalıya ihtarname gönderdiği ancak, bu eksikliğin giderilmediği, B.K.nun 249 ve devam eden maddelerine göre kiralayanın mecuru ayıpsız ve kullanıma elverişli olarak kiracıya teslim etmesi gerektiği, davacının sözleşmeyi haklı olarak feshettiği ve teminatın iadesi gerektiği, elektrik giderinin karşı davacı tarafından ödendiğine dair kanıt sunulmadığı gerekçesiyle, 11.319 USD.nın 09.04.2001 tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davalı ( karşı davacı ) vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre TEDAŞ'a ödenen 134.811.752 TL.nın tahsili istemine ilişkin karşı davanın reddine dair hükme ilişkin davalı ( karşı davacı ) vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile bu miktar yönünden hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    2-Davacı V. Tic Ltd Şti vekili, davalıdan kiralanan mecurun bulunduğu taşınmazın yapı kullanma izin belgesi olmadığı için işyeri ruhsatı alınamadığını, bu nedenle idari para cezasına muhatap olan müvekkilinin kira sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kiralayanda bulunan teminatın iadesine karar verilmesini istemiştir. Davalı ( karşı davacı ) vekili ise, işyerini inşaat halinde iken kiralayan davacının ( karşı davalının ) yapı kullanma izin belgesi olmadığını baştan beri bildiğini,teslim sırasında hukuki ayıbı bilerek mecuru teslim alan kiracının, daha sonra BK.nun 249.maddesi hükmü gereğince bu ayıbı ilerek sözleşmeyi feshedemeyeceğini savunarak, asıl davanın reddini, karşı dava ile de 114.674,92 USD kira alacağının faiziyle birlikte tahsilini istemiştir.
    Dava konusu mecur 02.03.2000 tarihli sözleşme ile dava dışı V. Tekstil San ve Tic AŞ.ne kiralanmış, 15.08.2000 tarihli protokol ile de davacıya devredilmiştir. Gerek kira sözleşmesinin akdedildiği tarihte, gerekse davacıya devir tarihinde mecurun da içinde bulunduğu taşınmazın inşaat halinde olduğu, yapı kullanma izin belgesi bulunmadığı davacı ( karşı davalı ) kiracı tarafından bilindiği taraflar arasında tartışmasız olduğu gibi, dosyadaki kanıtlarla da sabittir. Bu hali ile çalışma izni alınamayacağını bilen davacı kiracının, kiralananı teslim aldığı tarihte hukuki ayıbı bildiğinin ve kira sözleşmesini haksız olara feshettiğinin kabulü gerekir.
    Ancak, davalı ( karşı davacı ) taraf da, kira sözleşmesinin "Özel Şartlar" bölümünde yer alan 4.maddesi hükmüne göre, mecurun da içinde bulunduğu ticaret merkezinin halka açılma tarihini 2000 yılının üçüncü üç aylık dönemi olabileceğini taahhüt etmiş olmasına rağmen, yapı kullanma izin belgesinin bu dönemde teminin edilememesinde kusurlu görülmektedir.
    Açıklanan durum karşısında mahkemece, hukuki ayıbı bilerek kiralananı teslim alan davacı kiracının akdi fesihte haksız olduğu, ancak yapı kullanma izin belgesi olmadan işyerini kiraya veren ve bu belgeyi taahhüt edilen tarihte temin etmeyen davalının ( karşı davacının ) da kusurlu olduğunun kabulü ile, kira sözleşmesinin 8.maddesi hükmü gereğince kiralayanda bulunan teminatın iadesi şartlarının buna göre tartışılması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle davalı ( karşı davacı ) yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ : Yukarda ( 1 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, TEDAŞ'a ödenen 134.811.752 TL.nın tahsili istemine ilişkin karşı davanın reddine dair hükme ilişkin davalı ( karşı davacı ) vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile bu miktar yönünden hükmün ONANMASINA, ( 2 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ( karşı davacı ) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararının davalı ( karşı davacı ) yararına BOZULMASINA, takdir edilen 375.000.000.-TL duruşma vekillik ücretinin davacı - karşı davalıdan alınarak davalı - karşı davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17.06.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Kiralanan Yerin Yapı Kullanma İzin Belgesinin Bulunmamasının Sözleşmenin Feshi için Haklı Neden Olması Ve Fakat Davacının Hukuki Ayıbı Bildiği Kabul Edileceğinden, Kira Sözleşmesini Fesihte Haklı Olmadığının Kabul Edilmesinin Gerekmesi Davacı vekili, müvekkilinin iki ayrı sözleşme ile davalıya ait dükkanları kaba inşaat halinde iken kiralayıp işletme amacına uygun olarak tefriş ettiğini, tüm edimleri yerine getirmesine rağmen davalının mecura ait iskan ruhsatını temin edemediği gibi müvekkilinin rızası alınmaksızın ve talepte bulunulmaksızın dava dışı şirketten alınan elektrik malzemesi bedeli ve işçilik bedeline muhatap edildiğini ve müvekkilinin haklı olarak ödeme yapmaması gerekçe gösterilerek elektriğinin kesildiğini, keşide edilen 2 nci ihtarnameye rağmen sözleşmeye aykırılığın giderilmemesi üzerine sözleşmenin müvekkilince feshedildiğini ileri sürerek, 50.000.000.000.-TL manevi tazminat, 21.010 USD sözleşme teminatı, 10.090 USD komisyon ücreti, 14.010 USD götürü kira bedeli, 2.340 USD teknik ve kontrolörlük ücreti, 2.000 USD+27.015.533.286.-TL makine ve ekipman bedeli, 5.035.620.813.-TL yatırım inşaat bedeli ve reklam gideri ile atiye terk edilen 4.815.830.000.-TL yoksun kalınan kârın davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı vekili, sözleşme ve şartname gereğince elektrik branşmanını faaliyete geçirme yükümlülüğünün kiracıya ait olduğunu, iskan ruhsatının olmamasının Karşıyaka ve Çığli Belediyeleri arasında çıkan yetki uyuşmazlığından kaynaklandığını ve müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, bu nedenlerle sözleşmenin feshinin haksız olduğunu, komisyon bedelinin dava dışı firmaya ödendiğinden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, götürü kira bedelinin ise sözleşme tarihi ile iş merkezinin halka açış tarihi arasında bir defaya mahsus yapılan ödeme olması nedeniyle sözleşmenin fesih nedenine bağlı olmaksızın iadesinin mümkün olmadığını, iş merkezi ve müşterilerin güvenliği açısından ödenen teknik hizmet bedelinin sağlanan hizmetlerin karşılığı olması, reklam giderlerinin davacının işletmesi ile ilgili olması nedeniyle de istenemeyeceğini, teminatın iadesine diyecekleri bulunmadığını, makine ve ekipmanın tahliyede kiralayana bırakılmasının sözleşme hükmü olması nedeniyle davacı yanca götürülmesi karşısında bedelinin müvekkiline ödenmesi gerektiğini savunarak, asıl davanın reddi ile karşı davasında 154.930 USD sözleşmenin 22 nci maddesine aykırı feshi nedeniyle bakiye kira bedeli ve 12 aylık kira bedeli, 20.000 USD makine ve ekipman bedeli, 9.000 USD tahliye sırasında oluşan zarar ile vaktinden önce tahliyeye dayalı ticaret merkezinin canlılığının ve müşteri akışının aksatılmasına dayalı 15.000.000000.-TL tazminatın karşı davalıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davalının BK.nun 249 ncu maddesi gereğince iskan ruhsatı alamadığı mecuru ayıpsız olarak kiracıya teslim borcunu yerine getirmediğinden ve fiilen kullanım olanağı sağlamadığında davacının sözleşmeyi haklı olarak feshettiği, haklı fesih nedeniyle kiracı davacının teminat, komisyon, götürü kira, teknik kontrolörlük, yatırım ve reklam bedelini isteyebileceğini, makine ve ekipman bedeli ile yoksun kalınan kazancın atiye terk edildiği, manevi tazminat koşullarının oluşmadığı, karşı dava açısında da sözleşmenin haklı nedenle feshedilmiş olması nedeniyle karşı davacının sözleşmenin 22/1 nci maddesine dayanarak talepte bulunamayacağı, ancak tahliye sırasında oluşan zararın istenebileceği gerekçesiyle 47.460 USD.nın 04.03.2001 tarihinden itibaren devlet bankalarının 1 yıllık vadeli döviz mevduatına uyguladığı en yüksek faiz ile birlikte, 5.035.620.813.-TL.nın da aynı tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte karşı davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davalı karşı davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dosya içindeki bilgi ve belgeleri, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı -karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2- Davacının kira sözleşmesinin imzalanmasında aracılık eden 3 ncü kişiye yaptığı komisyon ücreti ödemesi davalı yandan istenebilecek bir tazminat kalemi değildir. O halde komisyon ücreti ile ilgili istemin reddi gerekir. 3- Davacı vekili, mecurun yapı kullanma izin belgesinin alınmadığını ve davalının işyerinin elektriğini kesmesi nedeniyle kira sözleşmesine uygun olarak mecuru kullanma olanağının kalmadığını ileri sürerek sözleşmenin haklı bu nedenlerle feshedildiğini iddia etmiştir. Mahkemece kiralanan yerin yapı kullanma izin belgesinin bulunmamasının sözleşmenin feshi için haklı neden olduğu kabul edilmiş ise de; kira sözleşmesinin imzalandığı ve kiralananın davacıya teslim edildiği tarihlerde iş merkezinin inşaat halinde olduğu, anılan evrelerde binanın yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığının kiracı tarafından bilindiği konusunda uyuşmazlık yoktur. Kiralananın bu hali ile çalışma izni alınamayacağını bilen davacının, mecuru teslim aldığı tarihte bu hukuki ayıbı bildiği ve kira sözleşmesini fesihte haklı olmadığının kabulü gerekir. Ancak, kiralayan da kira sözleşmesinin 4 ncü maddesi ile kiralananın içinde bulunduğu iş merkezinin 2000 yılının üçüncü üç aylık dönemi olarak taahhüt etmiş olmasına karşın yapı kullanma iznini bu süreye kadar alamamış olmasından dolayı kusurludur. O halde tarafların olayda birlikte kusurlu oldukları gözetilerek tazminat talepleri buna göre değerlendirilmek gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir. 4- Davacı, işyerinin elektriğinin kesilmesinin de sözleşmeye aykırılık oluşturduğunu ve bu durumun dahi haklı fesih nedeni olduğunu ileri sürmüş olmasına rağmen mahkeme karar gerekçesinde bu iddiayı değerlendirmemiştir. O halde bu açıdan da eksik incelemeye dayalı kararın bozulması gerekmiştir. 5- Kabul şekli bakımından ise; davacı ek davasında dövize dayalı alacak kalemleri için 03.03.2001 tarihinden itibaren faiz yürütülmesini istemiş olmasına rağmen, ek davanın 18.12.2001 tarihli oturumunda ilk dava tarihinden itibaren faiz talebinde bulunmuştur. Oysa mahkemece HUMK.nun 74 ncü maddesine aykırı olarak ilk dava tarihinden önceki bir tarihten itibaren faize hükmedilmesi de bozmayı gerektirmiştir.
    Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı-karşı davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2, 3, 4 ve 5 nolu bentlerde açıklanan nedenlerle kararın mümeyyiz davalı-karşı davacı yararına BOZULMASINA, takdir edilen 375.000.000.-TL duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 25.11.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Y.11.HD. 04/206 E., 04/11532 K., 25.11.04



    T.C.

    YARGITAY

    3. HUKUK DAİRESİ

    E. 2004/8423

    K. 2004/7719

    T. 8.7.2004

    • KİRALAYANIN KİRALANANI KULLANMAYA SALİH HALDE TESLİM BORCU ( İskan İzni Bulunmasının Vazgeçilmez Bir Zorunluluk Olduğu )

    • İSKAN İZNİ ( Bulunmasının Vazgeçilmez Bir Zorunluluk Olduğu - Kiralayanın Kiralananı Kullanmaya Salih Halde Teslim Borcu )

    • KİRALANAN YERİN AYIPLARI ( Kiralayanın Tekeffülü Altında Bulunduğu - Kullanılmasını İmkansız Kılacak Yahut Azaltacak Çeşitten İse Kiracının Sözleşmeden Dönme Hakkını Kullanabileceği )

    • KİRACININ SÖZLEŞMEDEN DÖNME HAKKI ( Kiralanan Yerin Ayıpları/Kullanılmasını İmkansız Kılacak Yahut Azaltacak Çeşitten İse - Kiralayanın Tekeffülü Altında Bulunduğu )

    • KİRACININ AYIBIN GİDERİLMESİ İÇİN MEHİL VERMESİ GEREĞİ ( Ayıp Giderilmediği Takdirde Kira Parasının İndirilmesini İsteyebileceği Gibi Sözleşmeden Dönme Hakkını da Kullanabileceği )

    818/m.249

    ÖZET : Kiralayana ( davalı ) kiralananı akitten maksut olan kullanmaya salih bir halde kiracıya teslim borcu yüklenmiştir. Kiralananın kullanılabilmesi için iskan izni bulunması vazgeçilmez bir zorunluluk olup, bunun yerine getirilmesi de kiralayana ait bulunmaktadır.
    Kiralanan şeyin ayıpları, kiralayanın tekeffülü altındadır. Bu ayıplar kiralananın sözleşme ile güdülen amaca uygun biçimde kullanılmasını veya işletilmesini imkansız kılacak yahutta bu kullanım ve işletmeyi önemli surette azaltacak çeşitten ise kiracı sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir.
    Kiracı ayıbın giderilmesi için kiralayana uygun bir mehil vermelidir. Bu mehil içinde ayıp giderilmediği takdirde kiracı ( davacı ) kira parasının indirilmesini isteyebileceği gibi sözleşmeden dönme hakkını da kullanabilir.
    Kiralayan aldığı kiraların tamamını alıkoyamaz; ancak şeyin kullanıldığı süre için ayıp nedeniyle indirilmiş kiraya karşılık olan miktarı alıkoyabilir. Kiralayan, kiracının tenkis zamanında mevcut bozukluklar için dahi doğmuş bulunan menfi zararını tazminle yükümlüdür. Fakat kusuru olmadığını ispat ederek bu tazminatı ödemekten kurtulabilir.
    DAVA : Dava dilekçesinde 1.9.2001 tarihli sözleşmenin feshine ve 22.656 ABD Doları ile 5000 ABD Doları tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    KARAR : Davacı, davalının işletmeciliğini yaptığı tarihi Binbirdirek Sarnıcında 2 adet dükkanı turistlere yönelik halı ticareti yapmak üzere 1.9.2001 tarihli 5 yıllık kira sözleşmesi ile kiraladığını, bir yıllık peşin kira karşılığı 22.656 ABD Doları ödediği halde, davalı tarafça mecurun kendisine teslimi sağlanamadığından 1.9.2001 tarihli kira akdinin feshine, peşin ödenen 22.656 ABD Dolarının aynen tahsiline ve para, zaman, itibar kaybından dolayı 5000 ABD Doları tazminatın tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, kiraladıkları gayrimenkulu davacının emrine hazır tuttuklarını ve yararlanması için hertürlü tedbiri aldığını, kira sözleşmesinin kendisine yüklediği yararlandırmaya hazır bulundurma borcunu yerine getirdiği halde davacının mecuru kendi rızası ile kullanmadığını akdin feshini gerektirecek bir durum olmadığından ötürü davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, "1.9.2001 tarihli kira sözleşmesinde kiralayana dava konusu yerin kullanıma hazır hale getirmesi için herhangibir yükümlülük getirilmediği aksine sözleşmenin 5. maddesine göre kiralananda yapacağı faaliyet nedeniyle alınması gerekli tüm izinler ve diğer yasal yükümlülüklerin kiracı tarafından sağlanacağı, anılan kira sözleşmesi ile bu tarihten itibaren mecurun tamamen kullanıma hazır halde kiracıya teslim edildiğinin kabulü gerekeceği" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olup hüküm davacı tarafından temyiz edilmektedir.
    Dosya kapsamına göre Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu Müdürlüğünce iskan izninin 5.6.2002 tarihinde, Kaymakamlık'ça izin belgesinin 19.7.2002 tarihinde verildiği, kiracı tarafından çekilen ihtarnamenin 3.7.2002 tarihinde tebliğ edildiği ve bu davanın da 5.5.2003 tarihinde açıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
    BK. 249/1 hükmüne göre kiralayana ( davalı ) kiralananı akitten maksut olan kullanmaya salih bir halde kiracıya teslim borcu yüklenmiştir.
    Kiralananın kullanılabilmesi için iskan izni bulunması vazgeçilmez bir zorunluluk olup, bunun yerine getirilmesi de kiralayana ait bulunmaktadır. Kiralanan şeyin ayıpları, kiralayanın tekeffülü altındadır. Bu ayıplar kiralananın sözleşme ile güdülen amaca uygun biçimde kullanılmasını veya işletilmesini imkansız kılacak yahutta bu kullanım ve işletmeyi önemli surette azaltacak çeşitten ise kiracı sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir.
    Kiracı ayıbın giderilmesi için kiralayana uygun bir mehil vermelidir. Bu mehil içinde ayıp giderilmediği takdirde kiracı ( davacı ) kira parasının indirilmesini isteyebileceği gibi sözleşmeden dönme hakkını da kullanabilir.
    Kiralayan aldığı kiraların tamamını alıkoyamaz; ancak şeyin kullanıldığı süre için ayıp nedeniyle indirilmiş kiraya karşılık olan miktarı alıkoyabilir. Kiralayan, kiracının tenkis zamanında mevcut bozukluklar için dahi doğmuş bulunan menfi zararını tazminle yükümlüdür. Fakat kusuru olmadığını ispat ederek bu tazminatı ödemekten kurtulabilir.
    Mahkemece yukarıdaki ilkeler dikkate alınarak taraf delilleri toplanmak suretiyle varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek gerekirken yazılı gerekçesiyle davanın reddi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 8.7.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    T.C.

    YARGITAY

    11. HUKUK DAİRESİ

    E. 2003/11462

    K. 2004/7247

    T. 29.6.2004

    • KİRA SÖZLEŞMESİNİN FESHİ ( Hukuki Ayıbı Bilerek Kiralananı Teslim Alan Kiracının Sözleşmeyi Fesihte Haksız Olduğu )

    • HUKUKİ AYIBI BİLEREK KİRALANANIN TESLİM ALINMASI ( Kiracının Kira Sözleşmesini Haksız Olarak Feshettiğinin Kabulü Gereği - Kira Sözleşmesi Uyarınca Teminatın İadesi Koşullarının Buna Göre Tartışılması Gereği )

    • YAPI KULLANMA İZİN BELGESİ OLMADAN İŞYERİNİN KİRAYA VERİLMESİ ( Bu Belgeyi Öngörülen Tarihte Edinemeyen Kiralayanın Kusurlu Olduğu Gözetileceği - Kira Sözleşmesi Uyarınca Teminatın İadesi Koşullarının Buna Göre Tartışılması Gereği )

    • TEMİNATIN İADESİ TALEBİ ( Yapı Kullanma İzin Belgesini Öngörülen Tarihte Edinemeyen Kiralayanın Kusurlu Olduğunun Gözetileceği - Kira Sözleşmesi Uyarınca Teminatın İadesi Koşullarının Buna Göre Tartışılması Gereği )

    818/m.249


    ÖZET : Mahkemece, hukuki ayıbı bilerek kiralananı teslim alan kiracının sözleşmeyi fesihte haksız olduğu, ancak, yapı kullanma izin belgesi olmadan işyerini kiraya veren ve bu belgeyi öngörülen tarihte edinemeyen kiralayanın da kusur olduğu gözetilerek kira sözleşmesinin 8 nci maddesi hükmü uyarınca teminatın iadesi koşullarının buna göre tartışılması gerekir.
    DAVA : Taraflar arasında görülen davada Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi'nce verilen 11.06.2003 tarih ve 2001/164-2003/235 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi duruşmalı olarak davalı vekili tarafından istenmiş olmakla, duruşma için belirlenen 29.06.2004 günde davacı avukatı Mestan Yavuz Yılmaz ile davalı avukatı Piyare Erdem gelip, temyiz dilekçesinin de süresinde verildiği anlaşıldıktan ve duruşmada hazır bulunan taraflar avukatları dinlenildikten sonra, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakılmıştı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi Ali Orhan tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan kiraladığı işyerinin ruhsatının alınamaması nedeniyle sözleşmeden beklenen faydanın sağlanamadığını ileri sürerek, sözleşmenin feshinin tespiti ile 8.274 USD akit teminatı, 6.454 USD kira avansı, 1.170 USD teknik kontrollük hizmetleri bedeli, 4.647 USD pazarlama komisyonu 823.827.366.-TL sayaç bedeli ve belediyeye ödenen ceza bedeli 1.000.000.000.-TL kazanç kaybı, 24.192.522.500.-TL dekorasyon bedelinin davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı vekili, davacının kira sözleşmesini imzaladığı sırada iş merkezinin iskan ruhsatlı olmadığını bildiğini, bu nedenle sözleşmenin feshi için haklı neden bulunmadığını, komisyon ücretinin müvekkiline ödenmediğini, kira avansının sözleşme imza tarihinden iş merkezinin halka açıldığı tarih arası için verildiğini ve kira bedeli olması nedeniyle istenemeyeceğini, teknik hizmet bedelinin de iş merkezinin elektrik, klima, tesisat ve güvenlikle ilgili olması nedeniyle teknik kontrolörlük firmasına ödendiğini ve geri istenemeyeceğini, teminat bedelinin ise sözleşmenin 8 nci maddesi gereğince bir kısım mahsuplardan sonra kalanının ancak yatırıldığı günün kuru üzerinden TL olarak ve faizsiz istenebileceğini, mecurda yapılan düzenleme ve güzelleştirme ile ilgili işlerin sözleşmenin 17 nci maddesi gereğince tahliye sırasında müvekkili kiralayana bırakılacağından bu masrafların istenemeyeceği gibi, aynı maddenin delil sözleşmesi niteliğinde olan hükmü gereğince mimari raporun bu hususta gözönünde tutulması gerektiğini savunarak, asıl davanın reddi ile davacının tahliye sırasında mecura verdiği zarar için 100.000.000.-TL ve haksız fesih nedeniyle 22 nci madde gereğince 1 yıllık kira bedeli tutarı ve kira bedeli toplamı 47.542 USD.nın davacı karşılık davalıdan tahsilini istemiştir.
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davacıya kiralanan işyerinin kira sözleşmesi ve dava aşamasında da yapı kullanma bulunmadığından işyeri açma ruhsatı alınamadığı ve belediyece davacının idari para cezasına maruz bırakıldığı, ihtara rağmen yapı kullanma izninin alınamadığı, mecurun kullanıma elverişli biçimde davacıya teslim edilmemesi nedeniyle sözleşmenin feshinin haklı olduğu, haklı fesih sonucunda davacının yoksun kalınan kazanç ve idari para cezası dışındaki kalemleri talep hakkı bulunduğu, davalının karşı davadaki kira sözleşmesinin feshine dayalı kira bedeli alacağının, feshin haklı nedene dayanması nedeniyle istenemeyeceği, mecurun tahliye sırasında zararlandırılmasına dayalı 100.000.000.-TL tazminat isteminin yerinde görüldüğü gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, sözleşmenin feshinin tespitine, 20.545 USD.nın ve 24.192.522.500.-TL.nın dava tarihinden itibaren döviz ve yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, karşı davanın kısmen kabulü ile 100.000.000.-TL.nın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacı karşı davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
    1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı karşı davacı vekilinin yerinde görülmeyen ve aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2- Davacı vekili, davalıdan kiralanan işyerinin bulunduğu iş merkezinin yapı kullanma izin belgesi olmadığından işyeri ruhsatı alınamadığını, bu nedenle belediyenin yaptırımlarına maruz kalan müvekkilinin kira sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, demirbaş, tefrişat-dekorasyon bedelleri ile sözleşme yapılırken ödenen teminat ve komisyon ödemelerinin yanında yoksun kalınan kardan doğan zararın tazminini talep etmiştir.
    Davalı ve karşılık davacı ( kiralayan ) vekili ise, işyerinin inşaat halinde iken kiraya verildiğini, kiracının yapı kullanma izin belgesi olmadığını, sözleşme yapıldığında bildiğini, esasen bu eksikliklerin tamamlanmasının da sözleşmeyle kiracıya yüklendiğini, hukuki ayıp diye nitelendirilen bu eksikliği bilerek kiralananı teslim alan kiracının daha sonra BK.nun 249 ncu maddesi hükmüne dayanarak sözleşmeyi feshedemeyeceğini savunarak, asıl davanın reddini, karşılık davada ise, sözleşmenin 22 nci maddesince öngörülen haksız feshe dayalı bir yıllık kira bedeli tutarı tazminat ile 2001 Nisan ayı kira parasının tahsilini istemiştir.
    Kira sözleşmesinin imzalandığı ve kiralananın kiracıya teslim edildiği tarihlerde iş merkezinin inşaat halinde olduğu, anılan evrelerde binanın yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığının kiracı tarafından bilindiği uyuşmazlık konusu olmadığı gibi, dosyadaki kanıtlar ile de sabittir. Kiralananın bu hali ile çalışma izni alınamayacağını bilen davacı kiracının, kiralananı teslim aldığı tarihte bu hukuki ayıbı bildiğinin ve kira sözleşmesini haksız olarak feshettiği kabul edilmelidir. Ancak, kiralayan da, kira sözleşmesini 4 ncü maddesiyle kiralananın da içinde bulunduğu iş merkezinin halka açılma tarihini 2000 yılının üçüncü üç aylık dönemi olarak taahhüt etmiş olmasına karşın yapı kullanma izin belgesini bu zaman dilimi içerisinde sağlayamamış olmasından dolayı kusurludur. Bu durum karşısında mahkemece, hukuki ayıbı bilerek kiralananı teslim alan kiracının sözleşmeyi fesihte haksız olduğu, ancak, yapı kullanma izin belgesi olmadan işyerini kiraya veren ve bu belgeyi öngörülen tarihte edinemeyen kiralayanın da kusur olduğu gözetilerek kira sözleşmesinin 8 nci maddesi hükmü uyarınca teminatın iadesi koşullarının buna göre tartışılması gerekirken, yazılı biçimde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı ve karşı davacı İntem A.Ş. yararına bozulması gerekmiştir.
    3- Kabul şekline göre de, davacının dava dışı şirkete ödediği komisyon bedelinden davalı karşı davacı sorumlu bulunmadığı halde bu miktarın da davalı karşı davacıdan tahsiline karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) nolu bentte yazılı nedenlerle davalı karşı davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, ( 2 ) ve ( 3 ) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle kararın davalı karşı davacı İntem A.Ş., yararına BOZULMASINA, takdir edilen 375.000.000.-TL duruşma vekillik ücretinin davacı karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 29.06.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    - - - Updated - - -

    T.C.

    YARGITAY

    3. HUKUK DAİRESİ

    E. 2001/6727

    K. 2001/7921

    T. 20.9.2001

    • KİRACININ SÖZLEŞMEDEN DÖNMESİ ( Kiralananın İskan İzninin Olmadığı/Geçici İşletme Ruhsatı Dahi Alınamadığı - Kiralanandaki Ayıpların Sözleşmenin Amacına Uygun Kullanımını İmkansız Hale Getirdiği )

    • KİRALANANDAKİ AYIPLAR ( Kiralananın İskan İzninin Olmadığı/Geçici İşletme Ruhsatı Dahi Alınamadığı - Kiracının Sözleşmeden Dönme Hakkını Kullanabileceği )

    • KİRALAYANIN YÜKÜMLÜLÜĞÜ ( Kiralananın Kullanılabilir Bir Duruma Getirilmediği - Kiralanadaki Atık Su Tahliye Kanalının Dar Olduğu/Havalandırma Bacası Olmadığı )

    • KİRALANANIN TESLİMİ ( Kiralayan Tarafından Sözleşmedeki Amaca Uygun Teslim Edilmediği - Kiracının Sözleşmeden Dönme Hakkını Kullanabileceği )

    • SÖZLEŞMEDEN DÖNME HAKKI ( Kiracının/Kiralananın Sözleşmedeki Amaca Uygun Teslim Edilmemesi Nedeniyle - Kiralayanın Yükümlülüklerini Yerine Getirmediği )

    818/m.106, 108, 249, 250


    ÖZET : Kiralananın kullanılabilmesi için iskan izni bulunması vazgeçilmez bir zorunluluk olup, bunun yerine getirilmesi de kiralayana ait bulunmaktadır. Sözleşme yapılırken sözü edilen iskan izninin bulunmaması, kiralayanı kanunen kendisine yüklenen iskan iznini alma ve kiralananı sözleşmenin amacına uygun kullanılabilir duruma getirme yükümlülüğünden kurtarmaz. Kiralananda atık su tahliye kanalı dar olduğundan kiralananı pis su basmış, havalandırma bacası olmadığından geçici işletme ruhsatı dahi alınamıyacağı bilirkişi raporunda belirtilmiştir. Bu aşamada kiralananın sözleşmeden beklenen amaca uygun teslim edildiğinden söz edilemez.
    DAVA : Dava dilekçesinde kira sözleşmesinin feshi, kira bedeli olarak ödenen 8000 DM ile depozito 3000 DM, malzeme bedeli 10.000 DM manevi tazminat 1.000.000.000 liranın, karşı davada ise 16.000 DM. maddi tazminat ile 3.500.000.000 lira manevi tazminatın masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın akdin feshi ve depozitonun iadesi talebi yönünden kabulü, diğer talepler ile karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı ve karşı davacı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    KARAR : Davacı, davalıya ait taşınmazı 10.9.1998 tarihli sözleşme ile kafeterya olarak işletilmek üzere aylık 1000 DM. kira bedeli karşılığı kiraladığını, işletmeye esas tadilat ve malzeme alımı yapmış ise de kiralananın pis su gideri, havalandırma bacası ve yapı kullanma izni olmadığı için işletme ruhsatı alınamadığını, ihtarname göndermesine rağmen bu eksiklikler giderilmediği için kira akdinin feshi, haksız ödenen 8000 DM. kira bedeli ile peşin verilen 3000 DM. depozito bedeli, 10.000 DM. kiralanana yapılan masraf ve 1.000.000.000 lira manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, sözleşmeden doğan 16.000 DM. maddi tazminat ile 3.500.000.000 lira manevi tazminatın tahsili talebiyle karşı dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile akdin feshi ve depozitonun tahsili, diğer talepler ile karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı ve karşı davacı ( davalı )vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak, kiralananın kullanılabilmesi için iskan izni bulunması vazgeçilmez bir zorunluluk olup, bunun yerine getirilmesi de kiralayana ait bulunmaktadır. Sözleşme yapılırken sözü edilen iskan izninin bulunmaması, kiralayanı kanunen kendisine yüklenen iskan iznini alma ve kiralananı sözleşmenin amacına uygun kullanılabilir duruma getirme yükümlülüğünden kurtarmaz.
    Ayrıca, kiralananda atık su tahliye kanalı dar olduğundan kiralananı pis su basmış, havalandırma bacası olmadığından geçici işletme ruhsatı dahi alınamıyacağı bilirkişi raporunda belirtilmiştir. Bu aşamada kiralananın sözleşmeden beklenen amaca uygun teslim edildiğinden söz edilemez.
    Kiralanan şeyin ayıpları, kiralayanın tekeffülü altındadır. Bu ayıplar kiralananın sözleşme ile güdülen amaca uygun biçimde kullanılmasını veya işletilmesini imkansız kılacak yahutta bu kullanım ve işletmeyi önemli surette azaltacak çeşitten ise kiracı sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir ( BK. mad.249-250 ve 106-108 ).
    Bu durumda, kiralayan aldığı kiraların tamamını alıkoyamaz, ancak şeyin kullanıldığı süre için ayıp nedeniyle indirilmiş kiraya karşılık olan miktarı alıkoyabilir.
    Mahkemece yukarıdaki ilke dikkate alınarak toplanan taraf delillerine göre kiralayana fesihten önce ödenen kira bedelinin iadesi talebinin ( tamamen )reddi cihetine gidilmesi doğru görülmemiştir.
    Bunun dışında, reddedilen karşı dava nedeniyle maktu red harcının mahsubu ile peşin yatırılan bakiye harcın iadesi gerekip gerekmediğinin düşünülmemesi de doğru değildir.
    SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.9.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
    Konu ceceli341 tarafından (05-04-2013 Saat 11:42:42 ) de değiştirilmiştir.

  7. #6
    Kayıt Tarihi
    Feb 2007
    İletiler
    52
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: İskansız yapıdan dolayı iş yeri ruhsatı alamama kiraya verenin kusurumudur ve bu kusurdan dolayı ödenen kiralar geri alınabilir mi

    Teşekkür ederim, Yargıtay kararları iyi kötü fikir sahibi yapıyor.
    Ve ülkemizde tazminat davalarında alınan sonuçlarda ortada.

    Fakat mevcut konuda en büyük ayrıntı iskansız bir yapıda sürülen durum. Yapının iskansız olması en önemli durum diye düşünüyoruz.

    AVM sözleşmeleri ağırlığı tek taraflı olup, ağır cezai şartlar ve yaptırımlar söz konusudur. Hatta kanuni itirazları bile engelleyen maddeler mevcuttur. Tabi hukuken geçerliliği olmayan bu maddelerdir. Fakat yönetim ile iyi geçinme amacı ile hiç kimse ses çıkartmıyor.

    Konu hakkında görüştüğüm bir kaç avukattan biri bana geriye dönük kira ve belgelenebilen zararlarını alman mümkün dedi. İlk başta çok cazip bir durum gibi görünse de ülkemizde bu tarz tazminat davalarının sonuçları çok iç acıcı görünmemektedir.


    Zararlarımızın tazmini nasıl olacak şu an bilemiyoruz ama yol arıyoruz.

+ Konuyu Yanıtla

Bu sayfada bulunan kavramlar:

http:www.hukuki.netshowthread.php104466-iskansiz-yapidan-dolayi-is-yeri-ruhsati-alamama-kiraya-verenin-kusurumudur-ve-bu-kusurdan-dolayi-odenen-kiralar-geri-alinabilir-mi

https:www.hukuki.netshowthread.php104466-iskansiz-yapidan-dolayi-is-yeri-ruhsati-alamama-kiraya-verenin-kusurumudur-ve-bu-kusurdan-dolayi-odenen-kiralar-geri-alinabilir-mi

ruhsatsız işyeri çalıştırma cezası

ruhsatsız işyeri çalıştırmanın cezası

iskansız dükkan

ruhsatsiz isyeri calistirma cezasi

iskansız dükkana ruhsat

iskanı olmayan yere çalışma ruhsatı

iskansız binada işyeri açmak

ruhsatsız işyeri

2014 yapimi iskanypk elektrik alabilirmiyim

iskan yok diye işyeri açma ruhsatı alamıyorum

iskan olmayan dukkana ruhsat

iskanı olmayan binada işyeri

iskanı olmayan daire kiralanır mı

iskanı olmayan dükkan kiraya verilir mi

yapı kullanma olmadan işyeri kiraya verilir mi

iskani olmayan dukkan

iskan olmadan işyeri ruhsatı

iskansız işyeri ruhsatı

iskani olmayan dukkana abonelik nasil alinir

ruhsatsız işyeri cezası

otel yaparken iskansiz nasil ruhsat alinir

kacakisyerineruhsatalinirmi

iskan olmadan belediueden isyeri ruhsati alinirmi

Forum

Benzer Konular :

  1. 1 Katlı yeni yapilan kacak yapıdan dolayı evimiz mühürlendi
    1 Katlı yeni yapilan kacak yapıdan dolayı evimiz mühürlendi Bunun belli bir miktar parasını ödeyip mühürü bozabilir miyiz yoksa başka bir çözüm yolu...
    Yazan: MRNECATİ Forum: İmar Hukuku
    Yanıt: 0
    Son İleti: 20-12-2018, 16:04:09
  2. Evlilik Sorunlarından Dolayı İstifa ve Kıdem Tazminatı - İşsizlik Maaşı Alamama !!
    Herkese merhaba , Bir yakınımın sıkıntısı var ve ne yapacağını bilmiyor. Danışabileceği veya fikir alabileceği kimse yok. Buradan bir yardım...
    Yazan: quattrosuv Forum: Tüketici Hakları
    Yanıt: 2
    Son İleti: 10-11-2011, 08:33:43
  3. Avukata ödenen para geri alınabilir mi? Boşanma davası
    Merhaba Sn. Hukuki.net üyeleri. Annem ve babamın boşanma davası vardı. Bu yüzden avukata 2.5 Bin TL ödedik. Yalnız ben bu parayı kazanmak için...
    Yazan: _student_ Forum: Aile Hukuku
    Yanıt: 5
    Son İleti: 19-09-2011, 16:55:17
  4. 1 yıllık peşin ödenen kira şehir değişikliği nedeniyle geri alınabilir mi?
    Herkese iyi günler, 2009 yılı aralık ayında yeni bir ev kiraladık. Bulunduğumuz şehirde kiralar 1 yıllık peşin ve euro ile alınıyor. Biz de 1...
    Yazan: AOBCD8663 Forum: Kira Hukuku
    Yanıt: 5
    Son İleti: 05-04-2011, 15:38:33
  5. SSK ya ödenen primler geri alınabilir mi?
    1960 doğumlu arkadaşım 1985 yılında sadece 1 yıl ssk lı çalışmış. 58 yaşına geldiğinde bu primleri kaç lira olarak alabilir? Günleri tamamlama şansı...
    Yazan: belge888 Forum: Sosyal Güvenlik Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 16-03-2011, 17:23:22

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.