Re: Bildiğimiz rüşvet artık rüşvet değil!
Görevi kötüye kullanma
MADDE 257- (1) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Kanunda ayrıca suç olarak tanımlanan hâller dışında, görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) İrtikap suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisi, birinci fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
GEREKÇE:
Bir kamu göreviyle görevlendirilen kişi, bu kamu faaliyetinin yürütülmesi sırasında, görevinin gerekli kıldığı yükümlülüklere uygun hareket etmek zorundadırlar. Öyle ki; kamu faaliyetlerinin gerek eşitlik gerek liyakatlilik açısından adalet ilkelerine uygun yürütüldüğü hususunda toplumda hâkim olan güvenin, inancın sarsılmaması gerekir.
Bu yükümlülükle bağdaşmayan davranışlar, belli koşullar altında suç olarak tanımlanmıştır. Görevi kötüye kullanma suçu, bu bakımdan genel, tali ve tamamlayıcı bir suç olarak tanımlanmıştır.
Görevi kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için, gerçekleştirilen fiilin, kamu görevlisinin görevi alanına giren bir hususla ilgili olması gerekir.
Kamu görevinin gereklerine aykırı olan her fiili cezai yaptırım altına almak, suç ve ceza siyasetinin esaslarıyla bağdaşmamaktadır. Bu nedenle, görevin gereklerine aykırı davranışın belli koşulları taşıması hâlinde, görevi kötüye kullanma suçunun oluşturabileceği kabul edilmiştir. Buna göre, kamu görevinin gereklerine aykırı davranışın, kişilerin mağduriyetini sonuçlamış olması veya kamunun ekonomik bakımdan zararına neden olması ya da kişilere haksız bir kazanç sağlamış olması hâlinde, görevi kötüye kullanma suçu oluşabilecektir.
Görevin gereklerine aykırı davranışın, kişinin mağduriyetine neden olması gerekir. Bu mağduriyet, sadece ekonomik bakımdan uğranılan zararı ifade etmez. Mağduriyet kavramı, zarar kavramından daha geniş bir anlama sahiptir. Örneğin kişi, tabi tutulduğu sınavda başarılı olmasına rağmen, başarısız gösterilmiş olabilir. Bir imar planı uygulamasında, belli bir parsel, sahibine duyulan husumet dolayısıyla, plan tekniğine aykırı olarak, yeşil alan olarak gösterilmiş olabilir. Kişinin, kamusal bir finans kaynağından yararlanması için gerekli şartları taşıdığı hâlde, yararlanması engellenmiş olabilir. Kişinin, belli bir sınai veya ticari faaliyetle ilgili olarak gerekli izin koşullarını taşıdığı hâlde, bu faaliyeti engellenmiş olabilir.
Haklı olan işin görülmesinden sonra kişilerden yarar sağlanması da, görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur. Çünkü, bu yarar, kamu görevlisi sıfatını taşıması ve işi görmüş olması dolayısıyla kişiye sağlanmaktadır. Bu gibi durumlarda, kişiler hakkının teslim edilmesi konusunda en azından bir kaygıyla hareket etmektedirler. Kamu görevlisine yarar sağlanması görünüşte rızaya dayalı olsa bile; kamusal görevlerin eşitlik ve liyakat esasına göre yürütüldüğü hususunda taşınan kaygı dolayısıyla, burada da bir mağduriyetin varlığını kabul etmek gerekir.
Görevin gereklerine aykırı davranış dolayısıyla, kamu açısından bir zarar meydana gelmiş olabilir. Örneğin orman alanında veya kamu arazisinin işgaliyle yapılan işyeri veya konutlara elektrik, su, gaz, telefon ve yol gibi alt yapı hizmetleri götürülmekle, görevin gereklerine aykırı davranılmış olabilir.
Görevin gereklerine aykırı davranmak suretiyle kişilere haksız bir kazanç sağlanmış olabilir. Örneğin kişi, kamusal bir finans kaynağından yararlanması için gerekli şartları taşımadığı hâlde, yararlandırılmış olabilir. Kişiye, belli bir sınai veya ticari faaliyetle ilgili olarak gerekli izin koşullarını taşımadığı hâlde, bu faaliyetin icrasına yönelik olarak izin verilmiş olabilir. Bir imar planı uygulamasında, belli bir parsel üzerinde, plan tekniğine veya imar planına aykırı olarak yapılaşmaya imkan sağlanmış olabilir.
Böylece, İtalyan hukukunun etkisiyle gerek doktrinimizde gerek Yargıtay'ın kimi kararlarında kabul gören sübjektif sınırlama ölçütü terkedilmiştir.
Görevi kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için, görevin gereklerine aykırı davranışın mutlaka icrai davranış olması gerekmemektedir. Görevin gereklerine aykırı davranışın, ihmalî bir hareket olması hâlinde de, görevi kötüye kullanma suçu oluşabilecektir. Görevi kötüye kullanma suçunun icrai veya ihmali davranışla işlenmesinin sadece ceza miktarı üzerinde bir etkisi olabilecektir.
Bu düzenlemeyle, 765 sayılı Türk Ceza Kanununda yer verilen keyfi muamele, görevi kötüye kullanma ve görevi ihmal suçları ayırımından vazgeçilmiştir.
Görevin gereklerine aykırı davranış sonucunda, bir insan ölmüş veya yaralanmış olabilir. Bu durumda; kamu görevlisinin görevinin gereği olan belli bir icraî davranışta bulunmak yönündeki yükümlülüğünü yerine getirmemesi dolayısıyla, görevi kötüye kullanma suçunun oluştuğunda kuşku yoktur. Ancak, bu durumda aynı zamanda ihmalî davranışla öldürme veya yaralama suçu oluşmaktadır.
Görevi kötüye kullanma suçu, genel, tali ve tamamlayıcı bir suç tipidir. Bu nedenle, görevin gereklerine aykırı davranışın başka bir suçu oluşturmadığı hâllerde, kamu görevlisini bu suça istinaden cezalandırmak gerekir. Buna karşılık, görevle bağlantılı yükümlülüğün ihmali sonucunda şayet bir kişi ölmüş veya yaralanmış ise, kişi artık görevi kötüye kullanma suçundan dolayı cezalandırılamaz. Bu durumda, ihmalî davranışla işlenmiş öldürme veya yaralama suçunun oluştuğunu kabul etmek gerekir.
Maddenin üçüncü fıkrasına göre; kamu görevlisinin, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlaması, bazı hâllerde görevi kötüye kullanma suçunu oluşturacaktır. Ancak, bunun için, fiilin icbar suretiyle irtikap suçunu oluşturmaması gerekir. Kamu görevlisinin, görevinin gereklerine aykırı olarak bir işi yapması veya yapmaması için, kişiyle vardığı anlaşma çerçevesinde bir yarar sağlaması, rüşvet suçunu oluşturacaktır. Buna karşılık, kamu görevlisinin, görevinin gereklerine uygun davranmak amacıyla kişilerden menfaat temin etmesi durumunda ise, rüşvet suçu değil, kural olarak icbar suretiyle irtikap suçu oluşur. Ancak, somut olayda, kişinin menfaat sağlama yönünde icbar edildiği yönünde somut dayanak noktalarının bulunmaması durumunda, fiilin görevi kötüye kullanma olarak değerlendirilerek cezaya hükmedilecektir.
Re: Bildiğimiz rüşvet artık rüşvet değil!
Alıntı:
myirtici rumuzlu üyeden alıntı
Evet Esin hanım o yorumu yapmış ama yargıtayın kast ettiği bu değildir diye düşünüyorum. Yargıtayın karar verdiği davada, vatandaş kanunu bilmediğinden; işi görülüyor, hatta menfaatı oluyor diye düşünerek o parayı vermiş ama sonradan araştırınca enayi yerine konduğunu, o parayı vermesede aynı işlem yapılacağını anladığından şikayetçi olmuş şeklinde anladım.
İşi hızlandırma konusu farklı olmalı.birinin hakkını gasp ettiği veya gasp ettirdiği veya o kişinin hakkını sattığı için farklı bir müeyyide uygulanır. En azından iş etiğine uygun değil. Para ile adam kayırma farklı yorumlanır.
Bir hukukçu üye bizi aydınlatırsa sevinirim.
myirtici rumuzlu arkadaşım sizi çok anlıyorum ve hatta anladım.farklı bir bakış açısı yakalamışsınız belki de TCK nın bahsettiği de budur ama işte yorumlamalara göre değişiyor.Zaten hukukta kanunların yorumlanmasıyla uygulanmıyor mu?bu nedenle hakimlere kanun koyma hakkı verilimiyor mu?Yorumlarınız için teşekkür ediyorum kolay gelsin...
Cevap: Re: Bildiğimiz rüşvet artık rüşvet değil!
http://haber.mynet.com/detay/yasam/1...amerada/522678
‘Dolu gel, emaneti getir’
Çete kendileri hakkında yürütülen soruşturma hakkında bilgi alabilmek için İstanbul Bölge Polis Polikliniği Üroloji Hekimi Dr. M. Evren ile 100 bin dolar karşılığında anlaştı. Paranın teslim edileceği yer olarak ise Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü binası seçildi. Telefon görüşmelerinde “Dolu gel, emaneti getir” diye çete liderini uyaran Dr. Evren, çete üyelerinin emniyet müdürlüğü binasına girebilmesi için kapıda görevli polislere gelecek aracın plakasını bildirdi. Öğle saatlerinde emniyet müdürlüğü binasına gelen çete lideri Mustafa Kalemdar, içerisinde 100 bin dolar bulunan çanta ile siyah renkli 34 FT 7880 plakalı Peugeot marka araçtan indi. Çete liderini müdürlük binasının otoparkında Doktor Malik Evren karşıladı ve para dolu çantayı aldı. Çete liderine İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün fuhuş çeteleri ile ilgili yürüttüğü soruşturma hakkında bilgi verdi. Çete lideri ile emniyet doktoru arasındaki bu gizli rüşvet görüşmesi Emniyet Müdürlüğü’nün kameraları tarafından saniye saniye kaydedildi. Polisin daha sonra yaptığı araştırmada da 34 ..... 80 plakalı aracın çete lideri Mustafa K.a ait Büyük K. Otelcilik Turizm ve Ticaret Ltd. Şti’ne ait olduğu belirlendi.
:alala
Bu durumda nasıl bir karar alınacağını çok merak ediyorum doğrusu!..
Cevap: Re: Bildiğimiz rüşvet artık rüşvet değil!
Sayın çoban o bahsettiğiniz olay Fatih 5. asliye ceza mahkemesinde devam ediyor.Ve ben duruşmaları bizzat takip ediyorum.Bu olay benim kanımcada olmuş.Yani rüşvet olayı ama adamlar savunmalarında emanetten kasıtlarının NUSKA olduğunu söylediler.Hatta mustafa kalendar isimli meydan mustafa bir akrabası ile yaptığı görüşmede malik isimli doktorun kendisine bu bilgi karşısında 100 bin dolar verdiğini anlatıyor.Hakim mustafa kalendara bunu sordu şaka yaptım espiri dedi.MALİK isimli doktorda aile doktoru imiş. :DD
İLK duruşmada tutuklu yargılanan tüm çete üyeleri tahliye oldu :DD bilmem anlatabiliyomuyum
Cevap: Re: Bildiğimiz rüşvet artık rüşvet değil!
hadi bee boşuna yaşıyoz. bundan sonra ben rüşvette alacağım rüşvette vereceğim..demeye utanırım. en azından şerefim elimde olur
Cevap: Re: Bildiğimiz rüşvet artık rüşvet değil!
Yargıda rüşvet operasyonu
İstanbul'da düzenlenen rüşvet operasyonunda aralarında iki eski Yargıtay üyesi, iş adamları ve avukatların da bulunduğu 40'a yakın isim gözaltına alındı. Arandığı belirtilen ve halen ABD'de olan İTO Başkanı Yalçıntaş'ın da yarın Türkiye'ye döneceği açıklandı.
Soruşturma kapsamında İTO Başkanı Murat Yalçıntaş ve eğlence mekânı Reina'nın sahibi Mehmet Koçarslan hakkında yakalama kararı çıkartıldı.
Dünya Ticaret Merkezi'ne tahsis edilen araziyle ilgili olduğu belirtilen soruşturmanın 6 aydır devam ettiği ve teknik takibin sonuna gelinmesinin ardından bugün operasyon yapıldığı ifade edildi.
Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri bir ihbarı değerlendirerek, İstanbul'da görülen, Dünya Ticaret Merkezi (DTM) ve CNR fuarcılık arasındaki dava ile ilgili rüşvet alındığını tespit etti.
Bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı konuyla ilgili soruşturma başlatılması talimatı verdi. Operasyon çerçevesinde davanın takibini yaptıkları belirtilen iki Yargıtay eski daire başkanı, avukatlar, halen görevde bulunan bir yazı işleri müdürü ve mübaşirin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı.
İstanbul'da gözaltına alınan 13 kişi Ankara'ya gönderildi. Rüşvet vererek haksızlık yaptığı ve yasa dışı organizasyonun başında olduğu iddia edilen avukat M.O'da gözaltında.
İPTAL YOK ÖNE ALMA VAR
ABD'de bulunan İTO Başkanı Murat Yalçıntaş'ın bu haberler üzerine dönüş biletlerini iptal ettiği iddia edilmişti. Bu iddialara cevap veren İTO Yönetim Kurulu Başkanvekili Şekip Avdagiç, İTO Başkanı Murat Yalçıntaş'ın Türkiye'ye dönüş biletini iptal ettirdiği haberlerinin gerçeğini yansıtmadığını, Yalçıntaş'ın ABD'de devam eden programını yarıda keserek, uçak biletini öne aldırdığı ve yarın Türkiye'ye döneceğini bildirdi.
http://www.radikal.com.tr/Radikal.as...&CategoryID=77
Cevap: Re: Bildiğimiz rüşvet artık rüşvet değil!
Bencede vatandaş ayağı eksik kalmış. Örneğin siz aracın üstünde anahtarı unuttunuz hırsızda çaldı. Siz şikayetçi oldunuz hırsızda sizden şikayetçi oldu zira siz anahtarı aracı üzerinde bırakmasa idiniz oda aracı çalmayacaktı o halde burada esas kusurlu araç sahibidir hırsızın hiç suçu yoktur :DD yapılacak bir düzenleme ile memurun görevini kötüye kullanmasına neden olan vatandaşa gereken ceza verilmelidir :alala
Cevap: Re: Bildiğimiz rüşvet artık rüşvet değil!
Rüşvet sucunun tanımında dediginizz gibi yapması gereken bir işi yapmamak yada yapmaması gereken bir işi yapmak ise, rüşvet sucunu ortaya çıkarmak çok zor bence örnegin ruhsat arasından bir miktar para olarak nitelendirilen birşey aldıgı gözukmek biz buna para aldı diyelim sadece para almış gitmiş o kişinin aracına herhangi bir ceza işlem uygulanmamış ama operasyon yapanlar o aracı almamışlar herhangi bir kusuru olup olmadıgı bilinmiyor belkide cezai müeyide gerektirecek birşey yok diyelim ama rüşvet suçundan işlem yapılıyor tutuklanıyor polis ilk duruşmada tahliye bence sizin bu anlattıklarınıza göre o trfk polisi ruşvet almamış oluyor, görevi kötuye kullanma sucu veriliyor deniliyor bana göre eger ruşvet sucunun tanımı bu şekilde ise görevi kötuye kullanma vermekte yanlış beraat verilmesi gerekmez mi ayrıca tutuklu kalınan surede ruşvet verdigi iddia edilen kişi tutuklanmıyor peki bu tutuklanan polis memuru için bir zarar oluşmuştur ne dersiniz ruşvetin tanımından ben bunu çıkardım
Siz degerli hukukçular ne derler