U.A rumuzlu üyeden alıntı
Merhaba arkadaşlar,
Dün evimden altınlarım çalınmış. Olayı en başından anlatacak olursam, bir temizlik şirketi Perşembe günü evime temizlik için X personel göndermiş. Temizlikten memnun kalmadığım için telafisini istedim. Telafi temizliği dün, yani Pazar günü yapıldı. Temizlikçi Y evden gittikten sonra akşam altınların yerinde olmadığını farkettim. Daha detaylı olarak, altınlarım küçük bir mücevher kutusunda, kutu ise sifonyerin ilk çekmecesindeydi. Mücevher kutusunun ağzını açık bırakmışım. Altın bilekliğim ve serpme pırlantalı yüzüğüm çalınmış, daha hafif olan bir altın yüzüğüm ve çok bir altın küpem kutuda bırakılmış. Altınların temizlikçi tarafindan çalındığından şüpheleniyorum. Çünkü altınları en son Cuma günü kutuda gördüğümü net olarak hatırlıyorum. Cuma günü dışarı çıkarken saatimi, daha hafif yüzüğümu ve küpelerimi taktım, bilekliği ise normalde eşimin yardımı olmadan takmakta zorlandığım ve acele ettiğim için kutuda bıraktım. Yani dışarıda kaybetme gibi durum söz konusu bile olamaz. Serpme pırlantalı yüzüğümü ise bazen takarım ve o da kutudaydı. Bunun dışında evimizin tüm camları demirli, yani dışarıdan eve hırsız girmesine olanak yok.
Bu yüzden altınlarımın Y tarafindan çalındığından yüzde yüz emin olsam dâhi ortada hiçbir kanıt yok. Parmak izi almak mümkün gözükmüyor. Çünkü kutunun kapağını açık durumda bırakmıştım. Kapalı olsaydı bile yapısı ve malzemesi itibariyle parmak izi alınması için yararlı değil. Çekmeceyi açıp altınları görüp almış hemen. Fakat kanıt niteliginde olmasa dahi başka durumlar var ortada: Y yatak odasında bulunduğu sırada ben mutfakta yemek yapıyordum. Yanıma geldi göğüslerimde pisiğim var deyip kağıt havlu istedi ve sutyeninin altına koydu. Bir az sonra banyoya geçerken tekrar aynı nedenle kağıt havlu istedi. Benim şüphem altınları alıp sutyenine koymuş ve düşmesin diye de altına kağıt havlu koymuş. Öte yandan işini bitirip üstünü değiştirip evden çıkmak istediğinde ben kenfisine ek bir ücret yapmak için (ki telafi temizliklerde ücret ödenmiyor) bir dakika bekleyin soyleyip cüzdanımı aradığımda yatak odasına da girdim. O sırada tedirginlik yaptı, "neden tutuyorsunuz ki beni, gideyim ben artık" diye.
Altınların kutuda olmadığını Y gittikten 3 saat sonra farkettim dün. Hemen şirket sahibi A'yı arayıp haber verdim ama Y'ye çaktırmamasını rica ettim. O da o gece müsait olmadığını, yardımcı olamayacağını söyledi.
Ardından polisi aradım, geldiler ifademi verdim, olay yeri geldi, parmak izi alınamayacağını söyledi.
Bu gün sabah saat 10 gibi şirket sahibi A ile konuştuğumuzda Y'nin sabah 7:30'da kendisini aradığını söyledi. (Burda hemen bir not geçmem gerek. Y aynı zamanda dün philips marka elektrik süpürgemin uç kısmını da kırmış ve şirketin süpürgemin tamirini yaptıracağını söylemişti. Ben de supurgenin kırılan uç kisminin resmini A'ya göndermiştim. Y beni evden çıktıktan az sonra arayıp süpürgeyi tamir yaptırmak için
çarşamba veya persembe günü evimden gelip alacağını söyledi). Fakat Y A'yı sabah 7:30' da arayıp B'ye gideceğini ki orası kuyumcuların çok olduğu bir yer ve supurgenin resmini ona gondermesini
söylemiş, bu arama A'ya garip gelmiş. Tekrar 9:45'de temizlikci Y şirket sahibi A'yı aramış ve B'de olduğunu söylemiş. Ardından 10:30 gibi A Y'yi arayıp supurgenin resmini göstereceğin yerin kartını al şöylemiş ama bu sefer Y çocuğunu B devlet hastanesine götürdüğünü ve hastanede olduğunu söylemiş, bu sırada A Y'ye hakkında polise şikayet edildiği haberini vermiş fakat Y kesinlikle inkar etmiş, çalıntı yapmadığını söylemiş.
Açıkçası altınların sabah B'de bozdurulduğu düşüncesindeyim ki söylediğim gibi B kuyumcuların çok yoğun olduğu bi yer. Ve hem yüzüğün hem de bilekligin çok önceden çekilmiş fotoğrafları vardı elimde. Bu yüzden bu gun ilk önce kuyumcular odasına gidip dilekçe verdim ve ürün resimlerinin dağıtılarak kuyumculara duyuruda bulunulmasını istedim. Yapıldı hemen. Ardından emniyet müdürlüğüne gidip ek ifadede bulundum.
Y beni arayıp kesinlikle yapmadığını, ispat edemezsem karşı tazminat davası açacağını soyledi.
Sonuç olarak elde hiçbir delil yok. Y hakkında daha önce bu gibi bir şikayet de geçmiş değil kayıtlara. Benzer bir durumla karşılaşan olmuş mu hiç daha once? Nasıl ispatlanır ki bu suç? Neler yapılabilir böyle bir durumda?
Isim yerine kullandığım harfler gerçekliğe uygun değil.
Çok uzun oldu, kusuruma bakmayın lütfen. Tavsiyelerinizi bekliyorum arkadaşlar.