Vesayet TMK:405

Merhaba,

Basit bir tüketici hakları davasından vesayet altına alınma talebine varan uzun ince yolda neyi yanlış yaptığımı sorgulamak istiyorum.
Uzunca süre adli kolluk görevlisi olarak çalışıp emekli oldum.
Yaşadığım şehirde aldığım bir mobilya ile ilgili uyuşmazlık Satıcı tarafından tüketici mahkemesine taşındı.
Keşif kararı sonrası keşif günü keşfe geç gelen avukat ve bilirkişinin tutumunu eleştirdim. Avukat mübaşir ile telefon ile konuşuyor mübaşir de durumu idare ediyordu.
Hakime itirazım kıyameti kopardı. Hakime göre avukatın gecikmesi normaldi. Bende heyeti bırakıp keşiften vazgeçtim. Keşif heyeti bir saat sonra arkamdan evime geldi. Allah'tan evdeydim. Keşif yapıldı. İlk celsede hakime avukat, mübaşir telefon görüşmelerini, vbz. diğer olayları da anlattıktan sonra artık tarafsızlığınızdan şüphe duyuyorum dedim.
Reddi Hakim hakkım işletildi. Reddi Hakim talebim ile ilgili kararı verecek mahkemeye olayları detayı ile anlatan dilekçe verdim. Talep reddedildi. Arkasından dava hakimi hakkımda 405/1 e göre bildirimde bulundu.
Adli tıp Obsesif Komplisüf ve paranoid kişilik bozukluğu teşhisi ile vesayet gerektirecek akıl ve ruh hastalığım olmadığına karar verdi.
Merak ettiğim bir kişi hakkında bu kadar kolay bildirimde bulunulabilir mi? Kişilik bozuklukları ergenlik döneminde oluştuğu tüm tıbbi literatürlerde yazmakta.
İşim gereği her üç yılda bir yapılan özellikle psikolojik ve norolojik değerlendirmelerin ağırlıkta olduğu sağlık kurulu raporlarından personel dairesindeki dosyamda en az 10 adet var. Ki bunlardan biri Profesörler Kurulunca tanzim edilmiştir.
MERAKIM,
Birincisi 45'inden sonra kişilik bozukluğu rahatsızlığına yakalanma ihtimalim tıbben var mı? Gerçi bu doktorlara sorulmalı ama..
Prof.Dr.Vamik VOLKAN M.Kemal ATATÜRK için Narsisistik kişilik bozukluğu tanımı yaparken bu tolere edilir bir durum mudur?
Yine Prof.Dr.Reha BAYAR şu tanımlamayı yapıyor. http://www.rehabayar.com/bilgiler/39...bozuklugu.html "Hukuk, güvenlik ve savunma ile ilgili meslekleri seçmeye eğilimlidirler ve bu mesleklerde başarılı olabilirler." Bu durumda Hukukçuların da biz askerler gibi üç yılda bir bu sağlık kurulu raporunu almaları gerekmez mi? Ya da alıyorlar mı?
Bill Clinton'un Levinsky ile yaşadıkları, Boris YELTSİN'in alkol duvarını aşmış halde DUMA'da bayan millet vekilini tacizi, Baykalın kasedi, Başbakan'ın ayda 4-5 hakaret davası açması karşısında bizde en azından bu iddiayı ortaya atan hakim hakkında bildirimde bulunabilir miyiz?
Çevrem ve özelikle evimde çocuklarım deli bir babaya mı sahibiz endişesi içerisindeler. Polis eşliğinde rapora giden zavalı benin BENLİK HAKLARI konusunda ne yapabilirim?

Değerli fikirleriniz için şimdiden teşekkür ederim.

Değerli Forum Üyeleri,

Gösterdiğiniz anlayış ve konu hakkında yaptığınız paylaşımlar için çok teşekkür ederim. Bu site sayesinde özellikle Sayın İsmail ARSLAN'ın fikirleri ile çok aydınlandım.
Davama, inancıma tekrar tekrar sarıldım.
Ayrıca hukuk camiasının Paranoid Kişilik Bozukluğu töhmeti altında olduğunu koca koca profesörlerin makalelerinden öğrendim. Fırsat bulduğunuzda mutlaka bir üniversite hastanesinden randevu alarak bu riskin durumunu kontrol ettirin derim.
Yine sonrasında ister en cahilimiz ister hukuk camiamızın siz değerli üyeleri e tabii ki de üç bilinmeyenli denklemde bilinmeyenlerden biri olarak şahsımın uçkurlarına olan düşkünlüğünü denklemi yazdıktan dört gün sonra 2000li okunma oranına ulaşınca anladım. İddiam bir ayda ikbin okunma idi.
Yanıldım. Özür dilerim.:ok

Selam Hukuk Laboratuvarım,

12 Şubat 2013 tarihi itibari ile Mahkeme de akıllı olduğum konusunda karar verdi. Sanırım ülkemizde akıl sağlığı önce hastaneler sonra mahkeme tarafından onanan ender insanlar arasındayım. :)

Dosya içeriğini gönderirseniz sağlıklı bir yorum yapılabilir belki.

Alıntı:

---

ismail32 rumuzlu üyeden alıntı

Dosya içeriğini gönderirseniz sağlıklı bir yorum yapılabilir belki.

---

İçerik bir klasör oldu neredeyse. Üç hakim önünden geçti. Yarın fırsatım olduğunda özet ilk dilekçeler , bilirkişi raporu gibi taranmış belgeleri özelden göderirim.

Yarın için bir son söz hazırladım. Konuşamazsam dosyada inci gibi DURSUN. Temyizi de yok. En çok bu tarafı canımı sıkıyor.

Sayın İsmail,


Dava "PAT" oldu...:alala

Özel Mesaj ile dosya gönderemedim. Özelden mail adresini verirsen diğerlerini gönderebilirim..

Şimdi, sanırım tazminat davasına gideceğim.


YAZILI SON SÖZLERİM

1. Davacı Vekili iyiniyetli değildir.
a. Davacı faturayı tarafıma tebliğ etmemiştir.
b. İcra Dairesine ve Yüce Mahkemenize Sözleşme Suretinin verirken bağlayıcı arka yüzü eklememiştir.
c. Reddi Hâkim duruşmasına verdiği 07.12.2012 tarihli ve elektronik imzalı beyanında; “Yargılama sırasındaki yazılı beyanları ve duruşmadaki tutum ve davranışlarından, davalının kendisini haklı göstermek adına azami çaba sarf eden, bu konuda gerektiğinde müvekkil şirket yetkilileri veya beni itham etmesi bir yana, henüz kendisiyle tanışma fırsatı dahi bulamadığım Mahkemenin Sayın Hâkimine dahi, “asılsız, mesnetsiz, soyut, yakışıksız” ithamda bulunma cesaretini gösterecek kişiliğe sahip olduğunu üzülerek gördüm.” ifadesini mobil imza edinmem sonrası UYAP’dan yaptığım inceleme aşamasında gördüm.

Söz konusu beyan, TCK:267’de tanımlı iftira suçlamasına uymaktadır. İddialı bir beyandır. Mahkemenin hiçbir safhasında Sayın Hâkim’e yönelik bir saygısızlık ve ithamda bulunmadım. Reddi Hâkim talebimden bu İDDİAYA NASIL ULAŞTIĞINI açıklaması gerekmektedir. Kanunda Reddi Kâtip isteği bulunmakla Reddi Mübaşir hakkını bulamadım.

2. Davacı Vekili 19.12.2012 tarihli bilirkişinin raporuna katılmaktadır.
a. Oysa verilen hasar sonrası fotoğraflanarak önce dosyaya sonra da keşif sırasında bilirkişiye sunulan fiziki deliler ışığında ürünün durumu sorulmuştur. Bilirkişi kesif anında aldığı fiziki delilleri dosyaya iade etmemiştir.
b. Yine dosyada bulunan Teknik servis raporu incelendiğinde ürünün ilk montaj aşamasında hasar gördüğü ve hasarlı hali ile çözüm üretildiği sabittir.
c. Bilirkişi bunları yok sayarak sadece koltuğa odaklanmış, kırık sehpa ayağı için kullanıcı hatası kararını vermiştir. Dava konusu uyuşmazlığın temeli sehpanın montaj işlemindeki imalattan kaynaklanan hatasıdır. Teslim anında kayda geçenlerde bunlardır.
d. Bilirkişinin bilgisayar yardımı ile büyük harflerle yazılmış ve imzasız raporu rapordaki üslup, (… Arkadaşlara söylemiş, Arkadaşlarda…) bir başkası tarafından yazıldığını çağrıştırmaktadır.
e. Bilirkişinin hali hazırdaki raporu için TCK 276’ya göre soruşturma açılması gerektiğini düşünür ve Yüce Mahkemenizin takdirlerine sunarım.

3. Sorunlu koltuğa gelince, Davacının EK-1 delil listesinde sunduğu İzmir Bölge Bayisi G. M. A.Ş. nin 02.12.2011 tarih ve B962212 sayılı faturası incelendiğinde 5, 10 ve 16 sıralarda (1) bir adet tekli koltuk, (1) Bir adet ikili koltuk ve 1(bir) adet üçlü koltuk sevk edildiği görülmektedir. Oysa benim satın aldığım (2) iki adet tekli koltuk bulunmaktadır. Şahsıma verilen dava konusu tekli koltuk, buradan da anlaşılmaktadır ki teşhir ürünüdür. Konuya ilişkin tanıklık yapabilecek fabrika, bölge bayisi ve bizzat davacı çalışanlarının tamamı iş kaybı korkusuyla tanıklık yapmaktan imtina etmişlerdir. Yine de bu bilgiyi bana ulaştırdıkları için onlara müteşekkirim.

4. İlimiz Adliyesinin gazetelere konu olan Yargıtay 13.Hukuk Dairesinin E.2011/1892 ve K.2011/13831 sayılı içtihadı incelendiğinde 100.000 lira değerindeki her şeyi ile mükemmel çalışan ithal aracın yol bilgisayarının Türkçe menü içermemesini; Yüksek Mahkeme araçtan beklenen fayda azaldığı için 4077 S.K. anlamında ayıplı saymıştır.

5. Hiçbir tüketici kusur derecesi ne olursa olsun, ayıplı bir malı özel kabulü yok ise almaz. Ayıplı olduğu her aşamada ortaya konulmuş mallar için de bire bir değişim veya iade seçimi yasal hakkımdır.

NETİCE :Tüm bu sebeplerle ortaya çıkan ironiye de vurgu yaparak TCK267 ve TCK276 ya göre Ceza Muhakemeleri açısından ihbar yapma takdiri Yüce Mahkemenizin; HUMK:123’ e göre son kez teklif ettiğim Feragat hakkını kullanma seçeneği; şahsi kabulümle Davacı Vekilinin olup, manevi tazminat ve diğer yasal haklarım saklı kalmak üzere İTİRAZIMIN KABÜLÜNE,

Mahkeme ve Avukatlık masraflarının DAVACIYA YÜKLENMESİNE karar verilmesini arz ederim.

EK büyümeye müsait değil yada ben büyütmeyi başaramadım mini hurda bir laptobum var.