Babaların velayet hakları

Sn. Av.Dilek Kuzulu Yüksel,

alttaki yazınızda yazmiş olduğunuz nedenlerden dolayı veya benzeri nedenler ile bir Babaya velayet verildiğine dair herhangi bir örnek gösterebilirmisiniz ?

'' Kanunda yaş sınırı yoktur, yani şu yaşa kadar olan çocuk annesinde kalır şeklinde bir kalıp yoktur. Kanun velayet hususunda çocuğun menfaati esastır der, çocuğun menfaatinin tespitini de gerektiğinde konunun uzmanları yapar ve hakime mütalaa verir, hakim de somut olayın özelliği ve tüm dosya kapsamını değerlendirerek karar verir. Eğer çocuğun velayetinin anneye bırakılması, çocuğun gelişimini olumsuz etkileyecekse, örneğin anne çocuğa şiddet uyguluyor, anne madde bağımlısı olduğu için yükümlülüklerini yerine getiremiyor, anne iffetsiz hayat sürdüğü için çocuğun büyüyeceği ortam çocuğun menfaatleriyle bağdaşmıyor ise ve velayetin babaya bırakılması çocuğun menfaatlerine daha uygun ise, yaşı kaç olursa olsun velayet babaya bırakılabilmektedir.''

Yardımınız için şimdiden teşekür ederim.

Atalay
@yahoo.de

Alıntı:

---

atalays rumuzlu üyeden alıntı

Selam Sn. Uni , yokmuçaresi , aydınlıadam , poliman , AHMET ŞEN ve diğer dertdaşlarım.

Benimde yaklaşık 2 senedir devam eden bir boşanma davam var.
Bir Baba olarak 7.5 yaşında olan oğlumun velayetini almak istiyorum.

Bu neden ile sizlerin geçen seneden beri çabanız bir sonuç verdi mi ?
Verdi ise neler yaptınız ?

Tecrübelerinizi benimle de paylaşırsanız çok sevinirim.
Şimdiden teşekürler

Atalay
@yahoo.de

---

Hukuki net dertleşme sitesi değil. Ayrıca her yere e-mail adresinizi yazıyorsunuz. İleride lütfen iletilerimi silin, adımı gizleyin şeklinde talepte bulunduğunuz takdirde prensibimiz gereğince kabul edilmeyeceğini şimdiden belirteyim.

Ben 34 yaşındayım. 2005 yılında evlendim 2 yaşında oğlum var. Eşim yurtdışı vatandaşı idi aynı zamanda Türk vatandaşı... Aramızda şiddetli geçimsizlik var Avrupadan Türkiyeye gelmek istemiyo Türkiyeye alışamadı zannedersem Kültür Farklılığı diyelim, kendisi çalışmıyor ben ise kamu sektöründe çalışıyorum 2000 YTL civarında gelirim var. Yakın zamanlarda boşanıcam. Kendisi depresif hap kullanıyor yani psikolojisi bozuk. Avrupada annesi ve babası ile kalıyo şu anda geçimini onlar sağlıyor. Ben çocuğumun Türkiye'de daha iyi şartlarda büyüteceğime inanıyorum burada çocuğuma bakacak annem ve teyzem kızkardeşim var. Çocuğun velayet hakkını alma şansın varmı çocuk şu anda 28 aylık (2,5 yaşına yakın) ?

Alıntı:

---

emre1974 rumuzlu üyeden alıntı

Ben 34 yaşındayım. 2005 yılında evlendim 2 yaşında oğlum var. Eşim yurtdışı vatandaşı idi aynı zamanda Türk vatandaşı... Aramızda şiddetli geçimsizlik var Avrupadan Türkiyeye gelmek istemiyo Türkiyeye alışamadı zannedersem Kültür Farklılığı diyelim, kendisi çalışmıyor ben ise kamu sektöründe çalışıyorum 2000 YTL civarında gelirim var. Yakın zamanlarda boşanıcam. Kendisi depresif hap kullanıyor yani psikolojisi bozuk. Avrupada annesi ve babası ile kalıyo şu anda geçimini onlar sağlıyor. Ben çocuğumun Türkiye'de daha iyi şartlarda büyüteceğime inanıyorum burada çocuğuma bakacak annem ve teyzem kızkardeşim var. Çocuğun velayet hakkını alma şansın varmı çocuk şu anda 28 aylık (2,5 yaşına yakın) ?

---

Ayrıca oğlumda çifte vatandaş...

Sayin degerli Avukat arkadaslar,


Konu:
Cocugun menfaati acisindan asagida yazilanlardan cikacak sonuc sizce nasil olabilir?

Durum:
Baba ve Anne 5 senelik evlilik beraberliklerini 2001 senesinde SGN' ile Mahkeme karari neticesinde bosanmislardir. Bu evlilikten 1998 dogumlu bir kizlari olmus. Velayet cocuk kücük oldugundan (anne cocugu) kararda annesine verilmistir. Babanin cocugu icin istirak nafakasi, eski esi icin ise yoksulluk nafakasi ödemesi kararina varilmistir. Baba her ay düzenli olarak bir miktar kendinden de arttirarak nafakayi sürekli ödemistir, ve halende ödemektedir. Iki sene sonra, Baba 2003 senesinde bir baska hanim ile evlenip, Almanya’ya gidip yerlesmis, akabinde is bulmus ve halen calismaktadir. Bu evlilikten henüz cocuk yoktur. (Baba daha önceden Almanca biliyor) Ikici esi Türk asilli Alman vatandasidir. Cocugun babasida Alman vatandasligina müracat etmis ve Federal Alman Devletinden gatanti (Einbürgerungzusicherung) belgesini almistir, diger islemler devam etmektedir. Yakin tarihte kendiside Alman vatandasligina gecmis olacaktir.

Babanin talebi dogrultusunda: Baba suanda 10 yasindaki kizinin velayetini almak istemektedir. Cünkü evladinin menfaati icin cok daha fazlasini yapabilecegini, cocugunun gelisimi ve egitiminin Almanyada cok daha iyi imkanlarda olanak bulabilecegini bilmektedir. Kisacasi cocugunun gelecegi icin ona tüm Avrupa imkanlarini sunmak ve yasatmak istemektedir. Gayesi budur ve cocugu icin endise etmektedir. Söyleki; Türkiyede durum farklidir,vahimdir. Anne suanda issizdir, cocukla 5 kisilik, 3 odali müstakil bir evde yasamaktadir. (Dede, Anneanne, Dayi) Annesi calistigi dönemlerde günde 12 saat, haftada 6 gün calismis ve cocuguna malesef pekte zaman ayirma sansi olmamistir. Annesinin evlatlari icin verebilecegi imkanlari cok daha zor oldugunu gören ve bilen baba cocugunu bu durumlardan kurtarmak istemektedir. Cünkü cocuk annesinin yaninda yoksulluk cekmektedir. En önemlisi Baba cocugunun saglikli (cocuk zayiftir, normal kilosunda degildir) iyi beslenmesini, gelisimini, cok iyi bir egitim almasini ve meslek sahibi olmasini arzu etmesidir. Babanin ikinci eside kendisini bu konuda cok büyük bir anlayis ve saygi ile desteklemektedir. Annesi kizinin velayetini vermek istememektedir; kizina sen gidersen ben ölürüm demekte, ayni sekildede anneanneside sensiz yasayamam diyerek cocuga ortak psikolojik baski yapmaktadirlar. Bu durumunu kizi babasina telefonda söylemistir. Baba kizini herhafta telefon ile arayip halini, hatirini sormaktadir. Baba karardaki sahsi münasebetlerin kurulus düzenlemelerine uygun olarak riayet etmis, Almanyaya gitmeden evvelde, gittikten sonrasindada hersene Türkiyeye giderek karardaki gibi 20 gün boyunca kizini yanina almak suretiyle biraraya gemislerdir. Baba busene kizinin Annesini sabirla ikna etmeyi basarmis ve Baba-kiz sahsi münasebetlerini kizini bizzat Türkiyeye giderek cocuga Pasaport cikartmis ve kizini Almanyaya götürmekle (30 gün) gidermislerdir. Baba-kiz Almanyada birlikte cok güzel bir tatil gecirmislerdir. Cocuk annesini sevdigi gibi babasinida cok sevmekte ve cok özlemektedir. Baba tekrar kizi ile Türkiyeye gidip bizzat Annesine teslim etmistir. Baba, anneye sormustur; evlatlarinin iyi bir istikbali olmasi bakimindan, bunun Avrupada cok daha iyi imkanlar ile gerceklesebilecegini onaylayip onaylamadigini, neticede Anne onay vermemistir. Babanin bu görüsmeden edindigi kanida sudur: Anne her ay nafaka aldigi vede gelecektede alacagindan, sayet velayeti devreder ise birdaha nafakada alamayacagi korkusu ve endisesi bakimindan teklifi kabul etmemektedir.

Sizlere sorum sudur bu baba cocugunun velayetini alabilirmi sansi nedir? Baba Almanyada süresiz bir is sözlesmesine sahiptir, esi de ayni sekilde bir is sözlesmesine sahiptir, Avrupanin ve Almanyanin en önemli bir eyaletinde, 3 odali bir evde oturmaktadirlar. Maddi durumlari iyi, cocuk icin özel oda mevcuttur. Her ikiside Alman vatandasi diyebiliriz, busayede cocukta Alman vatandasligina gecebilecek EU haklarindan tam olarak simdiki zaman vede gelecek zaman bakimindan faydalanabilecektir. Federal Alman Devleti Avrupada en önemli sosyal bir ülkedir. Ülkesinde yasayan, egitim ve ögrenim gören tüm cocuklarin, genclerin kisacasi yurtaslarinin hemen hemen tüm ihtiyaclari dogrultusunda cok büyük maddi ve manevi yardimlar ve destekler saglamaktadir. Tüm bu imkanlar esliginde ve bu imkanlara sahip bu Baba, velayet degisimi davasi acarsa karar nasil ve hangi kriterlere gore belirlenebilir? Sizce hakimler nasil karar verebilirler? Lütfen tecrübeli görüslerinizden bilgi ve tavsiyeler arzu etmekteyim. Cünkü lütfen bagislayin beni T.C. Hukuku hakkinda pek bilgim yoktur.




Saygilarimla,


Deutsch

Çocuiğunuzun velayetini üzerinize almak istiyorsanız velayetin nez'i-kaldırılması davası açabilirsiniz.Bu davada öne sürdüğünüz gerekçeleri avukatınız yardımıyla hukuki bir dille dilekçenize ekletebilirsiniz.
25.01.1996 tarihli Çocuk Haklarının Kullanılmasına Ait Avrupa Sözleşmesi'nin 3. Maddesi gereğince; görüşlerini oluşturma yeteneğine sahip çocuğun kendisini ilgilendiren her konuda görüşleri alınmalıdır. Yaş sınırı olarak belli bir yaş belirlenmemiştir. Yargıtay kararlarnda genellikle 10 yaş üstü çocukların dinlenmesine dikkat çekilmiştir. Bazen hakimler 8 yaş ve üstünün dinlenebileceğini karar verebiliyorlar.Çocuğunuz 10 yaşını bitirdiyse ve sizin yanınızda yaşamak istediğini mahkemede beyan ediyorsa bu konuda şansınız var demektir.Bir avukattan profesyonel yardım almayı ihmal etmeyin.

Alıntı:

---

ZorluHayat rumuzlu üyeden alıntı

Mehmet Bey,
Seytan konusu ya da en yakini evde gecmez, kaclarca psikologa tasindik.Cocuklar kendilerini babalarininda bir parcasi olarak gordukleri icin, babaya soylenen kotu bir soz, cocugun kisiligini zedeler denildi.Onun icin konunun bilincindeyim. Yinede tesekkurler.
Benim merakimi cezb eden sey, bana gostermez isem hapis cezasi uygulanacagi soyleniyor ama soruyu ilk soran baba bir turlu cocugunu goremiyor. Ve bayan hakkinda da hic birsey yapilamiyor, ben bunu anlamis degilim... Peki o bayan nasil boyle kaygisizca davranabiliyor? Turk hukukunda ve uygulamalarinda cifte standard olmayacagini umuyorum....

---

Arkadaşlar madalyonun birde öbür yüzü var.Benimde hala anlayamadığım bir konu var yada Türk hukukunda varda benim mi haberim yok! Tam iki yıldır ayrıldığım eşimin çocukları görmesi için adete yalvarıyorum.Çocukların ondan uzaklaşmaması baba kavramını unutmaması için çabalıyorum.Ama ısrarla baba onları görmemek için direniyor.Ben ondan ayrılınca oda çocuklarını bıraktı böyle yapmakla bana ceza verdiğini sanıyor.Fakat çocuklarının zarar gördüğünün farkında değil.Peki bunun bir ceza yok mu? Buda toplumsal bir yara bence,bilindiği gibi çocuklarımız tek başına yapılmıyor! Eşler ayrılınca kesinlikle babalık yada annelik sorumluluklarını unutmamalı, unutanlarada hukuki yönden verilen cezalarla hatırlatılmalı.Eğer Türk hukukunda böyle bir uygulama varsa tabiki..Dediğim gibi varda benim haberim yoksa ve ben bu konuda hala cahil kalmışsam biri beni sustursun lütfen..ÇOCUKLARIM BABALARI İLE GÖRÜŞMEK İSTİYOR..ZORLADA OLSA..
(Benim için, hayatta görmek istediğim en son kişi çocuklarımın babasıdır..Fakat 14 yaşında bir kız çocuğu ve 9 yaşındaki bir erkek çocuğunun babalarını görmeye ihtiyaçları var.)

Alıntı:

---

admin rumuzlu üyeden alıntı

Hukuki net dertleşme sitesi değil. Ayrıca her yere e-mail adresinizi yazıyorsunuz. İleride lütfen iletilerimi silin, adımı gizleyin şeklinde talepte bulunduğunuz takdirde prensibimiz gereğince kabul edilmeyeceğini şimdiden belirteyim.

---

Sn. Admin,

Amacım dertleşmek değil, zamanla edinilen bilgilerin paylaşılmasını ve diğer dertdaşlara ulaşmaya calışıyorum !

Sanırım yeteri kadar ciddi bir site burası ???
Bu neden ile E-Mail adresimin ve hatta Cep v.b Numaraların bile fazla görülmesine çok şaşırdım.
Dilerim benden önce Baba ve velayet ile tecrübe sahip başka babalar bana ulaşabilir !!!

Dilerim bu platform dışında bizlerin haberleşmemizi fazla görmezsiniz.
Zaten çok ama çok dertli bir Hukuk sitemimiz var.

Iyi çalışmalar.

Atalay

iyi günler dilerim sitenin yapiminda emegi gecenlere teskkür ederim..Ben 9 yil önce evlenerek almanya ya gittim bu evlilikten iki tane kizimiz oldu birisi 5 yasinda digeri suan 3,5 yasindalar.Bundan yaklasik 7 ay önce esimle aramizdaki siddetli gecimsizlik yüzünden esimin beni polise bazi konularda ihbar etmesinden dolayi ayri yasamaya basladik akabinde esim hic soluk almadan bosanma davasi acti ve akla mantiga insan onurnu ayaklar altina alacak suclamalarda bulundu görülen ilk mahkmede suclamalarinin tamaminin asilsiz oldugu tarafimizca ispatlandi,esim avukatinin ve ailesinin direktifleri dogrultusunda her firsatta beni mahkmeye verdi ama bu denemelerin hepsi sonucsuz kaldi,nafaka veya baska herhangi bir sonuc cikmadi mahkemeden.esim alman vatandasi oldugu icin mahkeme davanin alman kanunlarina göre yapailacagini belirtti.Esim almanyada dogmus büyümüs bizim Türk örf adetlerinden ve Türk islam kültüründen oldukca uzak tipki bir alman gibi yasamayi seven birisi.tamamen cok farkli kültürlere sahip iki insaniz.Bu 7 aylik süre bana alamanyada adeta cehennem hayati yasattilar cocuklari gösterememekten tutunda asilsiz onlarca iddiaya kadar cok seyler yaptilar,hepsine gögüs gerdim sabrettim sirf cocuklarim aramizdaki tasizliktan dolayi alman genclik dairesinin eline düsmesin diye.Buraya kadar kisaca yasadiklarimi anlatmaya calistim...

Mahkemenin ilk karari alman anayasasina göre 1 yil ayri yasamamiza karar verdiler,cocuklarin velayeti kimseye verilmedi ama mantikli olarak annede kalamalari gerekirdi cünkü benim almanyada akrabam ve ailem yoktur.

Bu 7 aylik zamani ben cok iyi degerlendirdim esimin yaptiklarina ragmen ne dediyse hepsine evet dedim,hic sorun cikarmadim cocuklari verdiyseler aldim vermediyseler bazen haftalarca göremedim hep sabrettim.bundan yaklasik 22 gün önce cocuklari alip izine geldim ama artik almanyaya geri dönmeyi düsünmüyorum cünkü almanyada babasiz iki kiz cocugunun büyümesi demek tabiri caizse ahlak fukarasi iki insanin ahlaksizlik girdabina kapilmasi demektir,almanyada ticaret yaptim gece cok calistim gencligini ortamlarini hele hele sahip cikilmayan gencligimizin düstügü durumlari icim aciyarak gördüm,bunlari gördükten sonra bir baba olarak ne pahasina olursa olsun cocuklarimi oraya götürmeyi ve göndermeyi düsünmüyorum,cocuklarim cifte vatandas velayetleri ortada esimin iddalarinin hepsinin yalan oldugu mahkeme karari ile sabit,mahkemekayitlarielimde...esimin ve ailesinin kalifiye insan yetistirmek gibi bir gayesi yok,onlar icin hayat tuvaletle mutfak arasindan ibaret.

Esimin abisi evlendi esinden ayri yasiyor iki kizi var cocuklarin biri 15 yasinda digeri ondan bir kac yas daha kücük,yaklasik 10 yildan fazladir cocuklar anneleri ile fransada yasiyor bu zaman icinde baba cok az ve uzun araliklarla onlari ziyaret etti suan kendisi almanyada baska bir kadinla yasiyor,kücük kizi,baba olarak kabul etmiyor babasini cünkü artik herseyi idrak edebiliyor.

Esimin kendinden kücük kiz kardesi de ilk evligi 3 yada 4 aysürdü gittgi eve uyum saglayamadi,bu uyumsuzluk neticesinde babasinin evine geri gönderildi..suan ikinci evliligini yapti.

Esimin diger kiz kardesi yasinin epeyce büyük olmasina ragmen simdiye kadar bir talibi cikmadi,sanirim ailenin yasam sekli evlenenlerin bir süre sonra bosanmasi aileye karsi bir anti pati olusturdu.

Bu durumda benim Türkiyede bosanma davasi acarak cocuklarin velayetini alma ihtimalim nedir ?

Eger onlar orada beni cocuklari kacirdi diye sikayet ederseler bu durumda islemler nasil yürüyor ve ne yapmam gerekli ?

Arastirmalarima göre Türkiyenin cocuklar konusunda cok hassas oldugu ve 3 ay gectikten sonra yarginin cocuklari artik geriye vermedigini ögendim.Bu bilgiyi almanyada adalet bakanliginin kacirilan cocuklar biriminde calisan Türk bir avukattan aldim.

Annede ne zaman isterse cocuklari gelip görebilir bütün giderlerini karsilamaya her zaman taahhüt ettik,Türkiyedeki avukatlik masraflarini karsilamaya söz verdik ama kendilerinin amaci üzüm yemek degil sadece ve sadece Beni dövmek..

Kisacasi Allahin izini ile cocuklarimi elimle o atese atamamak icin ne gerekiyor detayli bilgilere ihtiyacim var..Maddi ve manevi durmum gayet iyi ailemin ve benim kültür seviyem yüksek,cocuklari hic bir seye muhtac etmeden yetistire biliriz..

2.Mal varligimiz ...Mal paylasimi nasil oluyor ? Aylar önce üzerimde ki herseyi kardesime devretmistim.Bu durumda yine esim benden birsey talep edebilirmi ?

allah babalara sabır versin. hiç bir baba, boşanma sırasında "bazı" kadınların yaptığını yapmaz. üç celsedir 3 yaşındaki erkek çocuğumun geçici de olsa velayeti bende (babada). yalnız...bu durum ancak, "annenin çocukla olan ilişkisinin, çocuğa zarar verdiği" mahkemenin sevk ettiği uzman doktor heyeti tarafından bir raporla belgelenirse mümkün olabilir. ayrıca da eşinizin her ne söylerse söylesin, ne yaparsa yapsın, sağlıklı bir ruh haline sahip olduğu için, bence allaha şükretmelisiniz. benim oğlum psikiyatrik olarak hasta...bu duruma da neden, annesi ile sağlıklı bir psikolojik bağlanma yaşayamaması imiş...yani anne ile bağlanamamış...heyet raporu öyle diyor. bir insanın ikili ilişkiler konusunda en zor başarısız olabileceği yerde oğlumun annesi başarısız oldu ve oğlum şu an hasta...evet büyük ihtimalle çocuğumun velayeti bende kalacak...ancak keşke eşim sağlıklı kararlar verebiliyor olabilseydi, çocuğuma iyi bakabiliyor olabilseydi ve yaşantısı düzgün olabilseydi de, velayeti o alsaydı. en azından oğlum sağlıklı bir zihin ve ruh dünyasına sahip olurdu...bi de buradan bakın olaya....siz şanslısınız. ne siz, ne de eşiniz...burada sadece çocuğunuz önem bakımından birinci...selam ve hürmetlerimle.