Ölümlü Trafik kazası - Ağır ceza Mahkemesi

Merhaba;
05.03.2011 günü Annem ile Ablama yaya helde yoldan karşıdan karşıya geçmeye çalışırlarken bir araç çarptı.Olayda ablam hafif yaralı olarak kurtuldu(10 gün iş göremez raporu ile); annem ise 4 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra hayatını kaybetti.
Kaza hakkında savcılık dava açtı ilk duruşma annemin defnedildiği dakikalarda yapılmış ve duruşma mayıs ayına ertelenmiş.Kazayı yapan sürücü 1 gece nezarette bekletildikten sonra salıverilmiş ve tutuksuz yargılanıyor.
Kaza herhangi bir anayolda değil; sokak arası denebilecek semt içinde bir yol; kaza günü hava açık ve yağışsız.Yolda yaya geçidi yada trafik ışığı yok; yola birden atlama durumu yok ( bu polisin raporunda da kusur olarak işaretlenmemiş) ablamın eli aracın sol ön tekerleğinin altından çıkartılmış annem ise çarpmanın şiddeti ile aracın tam ortasından ön cama kafasını vurmuş yani yola aniden çıkış yok.Bunların dışında yolda 1 cm. bile fren izi yok.Kazayı yapan şahıs ifadesinde yavaş seyrettiğini söylüyor.Ancak kazanın oluş şekli ve annemin aldığı hasar (Beynin ön kısmında ağır travma ve beyin kanaması; kafatasının arka kısmında kırık ve kanama) ve aracın ön camının patladığı düşünülünce ben yavaş gittiğine inanmıyorum.
Ben dava dosyasının bir kopyasını mahkemeden teğmin ettim; tüm ifadeler kaza raporu ve tutanaklar elimde mevcut; fakat ne dava dosyasında ne de polisin elinde kaza yapan sürücünün trafik sigortası yok.Ben tüm tazminat haklarımı kullanmak ve elde edilebilecek para ile (gerekirse kendimde ekleyerek) bir eğitim kurumunda annemin adını yaşatacak bir derslik yaptırmak istiyorum.
Konu hakkında henüz hiçbirşey yapmadım; izlemem gereken yol(lar) hakkında yardım rica ediyorum.
Saygılarımla.

Öncelikle şu hususu belirtmekte fayda görmekteyim ki, Ağır Ceza Mahkemesinde açılana kamu/ceza davası neticesinde vefat eden annenizin yakınlarına bir tazminata hükmedilebilmesi mümkün değildir. Bu nedenle meydana gelen ölüm olayı neticesinde hayatını kaybeden annenizin "yasal mirasçalarının" yetkili Asliye Hukuk Mahkemesi'nde araç sürücüsüne ve de sigorta şirketine (eğer sigorta şirketi hasar dosyası kapsamında bir ödeme yapmamış ise) karşı bir tazminat davası açması gerekmektedir. Vekiliniz marifetiyle açılacak bu davada maddi tazminat talebinin içerisinde başta "Destekten yoksun kalma tazminatı" olmak üzere, tedavi, bakım, giderleri ile birlikte defin giderleri yer alacaktır. Ölüm olayı sebebiyle annenizin 1. dereceden yakınlarının duymuş olduğu üzüntü, acı ve elemin karşılığında ayrıca manevi tazminat talebinde de bulunabilirsiniz. Ağır Ceza Mahkemesi dosyası açacağınız tazminat davasına delil teşkil edecek olup, şayet içerisinde annenizin tedavi gördüğü hastanede bulunan tıbbi dosya mevcut değil ise hukuk davası öncesinde bu dosyayı ilgili hastaneden temin etmeniz faydalı olacaktır. Ayrıca olayı gören ve bilen herhangi bir kimse olup olmadığının tespiti bakımından kazanın meydana geldiği mahalde bir araştırma yapmanız da tanık delili ve devamında kusur tayini yönünden faydalı olacaktır.

Size ve yakınlarınıza sabır diliyorum.

Saygılarımla...
Av. Cihan YEŞİLKAYA

Cihan Bey cevabınız için teşekkür ederim.
Ağır ceza mahkemesinde görülen dava kazayı yapan kişinin kusuru; gerek görüldüğü taktirde cezasının belirlenmesi ile ilgili.
Tazminat konusu ise ap ayrı bir dava konusu; öncelikle karşı tarafın sigorta şirketine dava açmadan önce başvurmayı düşünüyorum; doğru bir eylemmidir?
Karşı tarafın sigorta poliçesini hangi yolla elde edebilirim? Bu evrak ne dava dosyasında ne de polisin elinde yok.

Kusur tespiti tazminat davasıyla da yakından iligili. Burada kazaya sebebiyet veren şahıs ortaya çıkan zarardan kusuru oranında sorumlu tutulacaktır.

Dava öncesinde sigorta şirketine başvurmanız da herhangi bir sakınca yok. Ancak, poliçe limiti zararı karşılamaya yetmeyebilir. Karşı tarafın sigorta poliçe numarası müracaatınız için yeterli olacaktır. Sigorta şirketinin unvanı ve poliçe numarası kaza tespit tutanağına yazılmış olmalı.

Sn. @A.Baran konu eski tarihli ancak şu günlerde malesef bizim de ailecek başımızdan sizin ailenizin durumuna çok benzer bir durum geçmekte. Babam 5 Eylülde karşıdan karşıya geçerken bir aracın çarpması sonucu 15 gün yoğun bakımda kaldıktan sonra vefat etti.

Ben de sizinkine benzer şekilde, babam okumayı ve kitapları çok sevdiği için bir eğitim kurumuna adı ile derslik yada kütüphane yapılmasını istemekteyim(ve dediğiniz gibi, gerekirse üstüne para ekleyerek bunu gerçekleştirme düşüncem var). Dilerim aradan geçen sürede davanız tamamen sonuçlanmış ve siz de anneniz adına belirttiğiniz hayrı yapabilmişsinizdir. Davanız çok benzer olduğundan dava süreci, dava sonucu ve yaşadıklarınız nelerdir, paylaşabilir misiniz.

Ayrıca, size, Sn. @av.cihanyesilkaya beye ve diğer avukat üyelere bu konuda, aşağıdaki sorularımda yardımcı olmanızı rica etmek isterim:
- Öncelikle babamı asli kusurlu, çarpan aracın şoförünü tali kusurlu gösteren kaza raporuna itiraz edebilir miyiz,
Bunun için süre kısıtı var mıdır, bununla itirazda ilgili neler yapabiliriz,
-Soruşturmaya bakan savcı tarafından söylenen, "yasaya göre Asli yada Tali kusurlu olması fark ettirmez, önemli olan çarpanda kusur bulunmuş olması" söylemi doğru mudur, bu konuda bilgisi olan varsa aydınlatırsa sevinirim,
-Çarpan aracın şoförünün tutuklanması istemi, tazminat davası açılması(araç sahibi tüzel kişilik) ve diğer konularda uyarı, yönlendirme ve genel olarak sürecin ne kadar zamanda sonuçlanacağına dair bilgi verirseniz seviniriz.

Saygılar,

kusur durumunuda belirtirsen biraz daha açıklayıcı bilgi verilebilir.

Öncelikle çok geçmiş olsun. **KOLUN DAHİ KIRILMIŞ OLSA.. ** Biz hukuk bürosu olarak 8 YILA DÖNÜK OLMAL ÜZERE tüm haklarınızı faizleriyle alma imkanı sunuyoruz.Net olarak ne kadar TAZMİNAT alacağınızı detaylar sonrası söylüyoruz. Sigorta hukuk Danışmanı AKIN AKSAKAL WhatsApp hattı: 0533 281 32 76

Alıntı:

---

mehmetk. rumuzlu üyeden alıntı

kusur durumunuda belirtirsen biraz daha açıklayıcı bilgi verilebilir.

---

@mehmetk. teşekkür ederim,
Babam ağır kusurlu, çarpan araç şoförü tali kusurlu olarak değerlendirilmiştir.