İş mahkemelerinde uzayan dava süreleri ile ilgili AHİM kararı var mı?

Merhaba,
İş mahkemelerinde 4 aydan fazla uzayan dava sürelerinden kaynaklanan tazminat (gelir kayıplarına) karşılık AHİM e yapılmış başvurular ve alınmış emsal kararlar varmıdır?
İlgili başlık adil yargılanmama ve tazminatlarda hakkaniyetsizlik olabilir...İş hukukundan kaynaklanan kararlar AHİM web sitesinin hangi bölümünden takip ediliyor.. Teşekkürler..

Sayın humble,
Emsal karar dizinleri alanlara göre değil sözleşmede yer alan hak ihlaline göre oluşturuluyor.Öne sürdüğünüz ihlal, adil yagılanma hakkı içinde değerlendirilen makul sürede yargılanma konusu kapsamına giriyor.
AİHM davanın makul sürede sonuçlanıp sonuçlanmadığının tespitinde ,dava konusununun hukuki niteliği,problemin çözümündeki güçlük gibi bazı kriterleri göz önünde bulunduruyor.Emsal kararları inceleyerek bu kriterler hakkında genel bir öngörü edinebilirsiniz.Elimde AİHM kararlarının yer aldığı bir kitap var,isterseniz bu ihlal kapsamındaki karar numaralarını ekleyebilirim.

Alıntı:

---

c_selin rumuzlu üyeden alıntı

Sayın humble,
Emsal karar dizinleri alanlara göre değil sözleşmede yer alan hak ihlaline göre oluşturuluyor.Öne sürdüğünüz ihlal, adil yagılanma hakkı içinde değerlendirilen makul sürede yargılanma konusu kapsamına giriyor.
AİHM davanın makul sürede sonuçlanıp sonuçlanmadığının tespitinde ,dava konusununun hukuki niteliği,problemin çözümündeki güçlük gibi bazı kriterleri göz önünde bulunduruyor.Emsal kararları inceleyerek bu kriterler hakkında genel bir öngörü edinebilirsiniz.Elimde AİHM kararlarının yer aldığı bir kitap var,isterseniz bu ihlal kapsamındaki karar numaralarını ekleyebilirim.

---

Teşekkür ederim. O zaman yardımcı olacaksa özetle şöyle izah edebilirim.
İşverenle yazılı belirsiz süreli iş sözleşmem olmasına rağmen işveren yasa hükümlerini ihlal ediyor gerekçe vermeden usulsüzce bir iş günü akşamı işten çıkarıyor. Hemen ertesi günü gidip, işten çıkartıldığıma dair bir yazı alıyorum ve gerekçesiz işten çıkarılamayacağıma dair de sözlü ihtar veriyorum. Bu yazıyı aldıktan ve sözlü ihtarımdan sonra bir hafta içinde işveren bu sefer yazılı gerekçe vererek, ikinci kere işten çıkartıyor. Bu yazıya istinaden kendilerine ihtarname gönderip 1. fesihle yasaya aykırı hareket ettiklerini, ikinci fesihteki gerekçelerinin ise usulsüz işten çıkarmayı yasal zemine oturtmaya çalışan asılsız beyanlarla dolu olduğunu dolayısıyla işe iade almalarını yada işten çıkaracaklarsa sanırım 8 aylık bir ücretti onu ödemelerini istedim. Hiçbirini yapmadılar. Bende dava sonuçlanınca belki işe iade olunurum, hemde eğer işe iade alınmazsam iş güvencesi tazminatlarımı alabilirim diye işe iade davası açtım.

Dava kanundaki maddeye göre 3 ayda değil 3 yılda bitirildi. Dava esnasında işveren boşalan pozisyona aynı koşullarda başka bir işçi alıyor ve çalıştırıyor.. Bu esnada mahkemeye haksız, sahte gerekçelerini kağıt üzerinde hazırladıkları imzalı tutanaklarla belgelemeye çalıştılar. Şahitleride, inandırıcılıklarıda yoktu.

Ancak dava sürerken hakim işinden istifa etti. Adliyenin iş mahkemesinde hakimsiz kaldı. Sonraki yılın adli başlangıç yılına kadar hakim atanamadı aradan 1 yılı aşkın bir süre geçti. Bir tane hakim atanabildi ancak oda davaların çokluğundan dolayı ilk davasını 7 ay sonrasına verdi... 2 yıl sonra iş mahkemesinde davam bitti, bu sefer ben boşta geçen sürelerim arttığı vede işveren bütün kendisine yaptığım ihtar ve savunmalarıma rağmen haksızlığına devam ettiği için iş güvencesi tazminatının artırılması için yargıtaya başvurudum. Yaklaşık 13 ay sonrada dosya yargıtaydan döndü. Yargıtay karar bozmadı ve böylece dava 3 yıl kadar sürdü ve bende boşuna beklemiş oldum.

Şimdi insan hakları mahkemesine hangi gerekçelerle gitmeliyim?
İşverenim bütün ihtarlarıma ve dava süresince olan haklı savunmalarım gereği işe iade alınmam gerekirken almadığı, ve aynı zamanda davadan çekilmeyerek boşta geçen sürelerimin artışına neden olduğu için işverene mi? ki kanun koyucu böyle bir durumda dava süresince tazminatların sınırını limitleyerek, taraflar arasında eşitsizliğe buda tazminatlarda hakkaniyetsizliğe dolayısıyla adaletsizliğe neden olmaktadır.
Yoksa kanun maddesinde açıkça şerh olmasına rağmen artan dosya sayısına paralel mahkemelerdeki hakim sayısını artırmayan Adalet bakanlığına mı?

Yoksa böyle hödük iş kanunu hazırlayan kanun koyucuyamı?
Yoksa hepsine birden mi? bende anlamadım kimin neye göre nasihatını alacağımı yada hangi içtihat/içerik tiplerine göre dava dilekçesi hazırlamam gerektiğinden emin olamıyorum. Ama bu işten binlerce kişi muzdarip birisinin bu işe cesaret etmesi gerekiyor gibi....

Hani özel şirketlerde ürünün tutundurulması için promosyon kampanyaları olurya bizlerde haklarımızı tutundurabilmek için promosyon davaları açmak mecburiyetinde bırakılıyoruz?!. Anlayamadığım şey ise bunca hak ihlallerine rağmen neden hiçbir hukuk bürosunun yada hukukçu nun bunu kendi promosyonu haline getiremediği ?:mahcup:

Saygılarımla,

İş Güvencesi, ILO sözleşmeleri kapsamında Çalışma Hukukumuza girmiştir. ILO sözleşmeleri, sadece uyulması gereken genel kuralları belirler ve detayları İç Hukuk düzenlemesine bırakır. Bu nedenle kanun koyucu da bu tür davaların acele mevatdan görerek seri yargılama usulüyle çabuk bitirilmesini öngörmüştür ancak bu yasa kuralı EMREDİCİ BİR HÜKÜM DEĞİL DÜZENLEYİCİ BİR HÜKÜMDÜR. Bu bakımdan yasada öngörülen davaların 4 ayda bitirilmesi maddesi sonucunda da işçinin en çok 4 ay işinden kalacağı öngörülmüştür. Kaldı ki bu süre içinde işçinin bir başka işte çalışmasına engel olan bir yasa maddesi de bulunmamaktadır.

Bu nedenlerle AİHM' e yapılacak başvuru bence sonuçsuz kalacaktır.

İş hukuku bilgim olmayan bir alan.O nedenle sürenin makul olup olmadığı açısından bir değerlendirme yapmam mümkün değil.
Yalnızca AİHM'nin makul süre için belirlediği kriterlerin neler olduğu konusunda yardımcı olabilirim.Bu kriterlerin, iş hukuku yargılamasıyla yakından ilgilenen bir avukatla değerlendirilmesi daha doğru.

Alıntı:

---

Av.Fırat Bayındır rumuzlu üyeden alıntı

İş Güvencesi, ILO sözleşmeleri kapsamında Çalışma Hukukumuza girmiştir. ILO sözleşmeleri, sadece uyulması gereken genel kuralları belirler ve detayları İç Hukuk düzenlemesine bırakır. Bu nedenle kanun koyucu da bu tür davaların acele mevatdan görerek seri yargılama usulüyle çabuk bitirilmesini öngörmüştür ancak bu yasa kuralı EMREDİCİ BİR HÜKÜM DEĞİL DÜZENLEYİCİ BİR HÜKÜMDÜR. Bu bakımdan yasada öngörülen davaların 4 ayda bitirilmesi maddesi sonucunda da işçinin en çok 4 ay işinden kalacağı öngörülmüştür. Kaldı ki bu süre içinde işçinin bir başka işte çalışmasına engel olan bir yasa maddesi de bulunmamaktadır.

Bu nedenlerle AİHM' e yapılacak başvuru bence sonuçsuz kalacaktır.

---

Bir ülke karşılayamayacağı bu kadar kısa bir yargı süresini, eğer emir değilse neden düzenleyici bir hüküm maddesi olarak kanuna şerh düşer ki?, ve neden "boşta geçen yada çalıştırılmayan süre miktarı" tazminatını bu emredici olmayan ancak düzenleyici maddeye göre belirler? Bir kanunda düzenleyicimi yoksa emredici olmakmı esastır? Düzenleyici bir hüküm, sonucu itibariyle bir tarafı sürekli mağdur durumda bırakılıyorsa bu hangi insani haklara sığar? Bunu istismar eden bir ülkenin sosyal demokrat bir ülke olduğunu iddia edebilirmisiniz? yada ILO nun faaliyet ruhuna uyar mı?

Eğer devletler hiçbir şekilde ihlal edilen hakları düzeltmeyeceklerse o zaman AİHM niye kurulmuştur veya üye devletleri neden meşruluğunu kabul etmiş ve kendisiyle sözleşme yapmışlardır?

Kaldıki işçinin dava süresince bir başka iş yerinde çalışmasına engel bir yasa maddesi yoktur demek gücün kendisinde olan kişileri korumak, olmayan kişileri mağdur durumda bırakması demektir. Keza kişi kendi işine kurarak kendine çalışacaksa problem yok gibi görünebilir ama yalan söyleyerek yada gizli sahtekarlıkla başka bir işverenin işini kabul ediyorsa problem vardır demektir buda toplum içinde sosyal barışı tehdit eder bir unsurdur. Lütfen bireysel iş hukuk kısmındaki " işe iade davasında başka yerde çalışma" başlıklı yazıda yazdığım yorumuda değerlendirmenizi öneriyorum.

Ülkemin hukuk insanlarının kanunlarla yapılan adaletsizliklere karşı durması ve bu sorunun üstesinden hangi savunma ve iddialarla gelebiliriz diye düşünüp kafa yorması gerekirken, yapılan yanlışları sanki hakmış gibi hukuki bir çerçeve içine oturtmaya çalışmaları başkalarını bilemem ama şahsen beni üzüyor..

Sonucunda da ülke olarak yaşadıklarımızın hepsi ortada..Tercümeye ve yoruma gerek bırakmıyor...

Merhaba,oncelikle ozur dilerim.yeni bir konu açmak,soru sormak için ne yapacağımı bilemedim.o nedenle bu konuda da yardımlarınızı rica ederim.
diğer bir konuda teyizden gelen kararı sadece AİHM ye mi goturebiliriz,danıştaya gitme hakkımız var mı?

tesekkurler

İş mahkemesinde uzayan işe iade davamın, insan haklarımı ihlal eden taraflarını kendimce derleyerek, AİHM e bireysel olarak başvurdum. Davamın işleme koyulduğunu bildirir yazıyı aldım. Ancak mahkeme çok yoğun olduğu için davanın ne zaman görüleceği konusunda bir süre verilemiyor. Gelişmeleri ve sonuçları buradan duyuracağım.

Bu esnada AİHM de iş kanunuyla ilgili açılan dava sonuçlarını takip eden avukat arkadaşlar yada işçi arkadaşlar varsa sonuçları bizimle paylaşmalarını temenni ederim.

Saygılarımla,

Şu ön bilgiyi verebilirim,kabul edilebilirlik kararı 2 yıl sonra veriliyor.

Alıntı:

---

Humble rumuzlu üyeden alıntı

İş mahkemesinde uzayan işe iade davamın, insan haklarımı ihlal eden taraflarını kendimce derleyerek, AİHM e bireysel olarak başvurdum. Davamın işleme koyulduğunu bildirir yazıyı aldım. Ancak mahkeme çok yoğun olduğu için davanın ne zaman görüleceği konusunda bir süre verilemiyor. Gelişmeleri ve sonuçları buradan duyuracağım.

Bu esnada AİHM de iş kanunuyla ilgili açılan dava sonuçlarını takip eden avukat arkadaşlar yada işçi arkadaşlar varsa sonuçları bizimle paylaşmalarını temenni ederim.

Saygılarımla,

---

merhabalar bende işe iade davası açtım 3.5 yıl sonunda işe iadem onandı.boşta geçen sürelerim için 4 aylık ve diğer haklar diye geçiyor.çalışmış olsaydım 1 yıl sonra emekli olacaktım.araştırmalarıma göre boşta geçen sigorta pirimlerimde sadece 4 aylık yatacakmış.ben şahsım olarak boşta geçen 3.5 yllık sigortamı kendim toptan yatırayım dedim kabul edilmediğini tarafıma söylendi. bu nasıl bir adalet anlayışı bu yasa işçilerin haklarını gasp eden bir yasa.işvereni koruyan bir yasa olarak çıkmış.bende AİHM SİNE baş vurmak istiyordum mademki siz başvurdunuz.merakla bu davaının sonuçunu bekleyeceğim acaba bu mahkeme eğer çok uzun sürerse bu süreden dolayı bu haktan mahrum olabilirmiyim bunu merak ediyorum .yoksa bende AİHM sine dava açsammı bu konuda yardımlarınızı bekliyorum saygılar..

Değerli yorumcular iş kanununun boşta geçen sürelerle ilgili AİHM de açılan davalarla ilgili bilgisi olan var mı?Saygılarımla

Alıntı:

---

Humble rumuzlu üyeden alıntı

İş mahkemesinde uzayan işe iade davamın, insan haklarımı ihlal eden taraflarını kendimce derleyerek, AİHM e bireysel olarak başvurdum. Davamın işleme koyulduğunu bildirir yazıyı aldım. Ancak mahkeme çok yoğun olduğu için davanın ne zaman görüleceği konusunda bir süre verilemiyor. Gelişmeleri ve sonuçları buradan duyuracağım.

Bu esnada AİHM de iş kanunuyla ilgili açılan dava sonuçlarını takip eden avukat arkadaşlar yada işçi arkadaşlar varsa sonuçları bizimle paylaşmalarını temenni ederim.

Saygılarımla,

---

sonuçlarla ilgili bilgi paylaşırsanız memnun olurum

davanızla ılgılı bır gelışme varmı acaba ben aihm başvurdum bılgı verırsenız sevınırım

iş mahkemesinde işçi sosyal haklar davasında iş mahkemesinin zaman aşımı nedeniyle ahime başvuru yapıldığını ve kabul edildiğini yine bu tür davaları inrernette ararken görmüştüm.sanırım bu mahkeme kocaelinde yapılmıştı

Öncelikle herkese merhaba.
Benim annem 14 yıl bir firmada çalıştı , hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldı şahitler lehimize ifade verdi , firma sebepsiz işten çıkardığını kabul ediyor fakat bizim mahkeme 6 yılı geçti 25 mahkeme goruldu hala sonuclanmadi. Bu mahkeme sonuçlanınca bizden çalınan 6 yılın hesabını aıhm de sorabilirmiyim?
Devleti mi , iş mahkemesini mi yoksa karşı firma ve avukatını mi dava edicem? Yada hepsini birden mi?
Lütfen yardımcı olurmusunuz .şimdiden teşekkürler.