Hukuk Dosyasının Temyizi (Davanın Açılmamış Sayılması & Usulden Red)

Merhaba,

2 yıllık hak düşürücü sürenin son gününde açmış olduğum Şuf'a / Önalım davasında; vermiş olduğum ilk adres yanlış çıkınca dava dilekçesi Davalı'ya tebliğ edilemedi. Bunun üzerine, Hakim İstanbul'da bulunan MERNİS adresime tebliğde bulunarak "7 günlük kesin süre içerisinde Davalı'nın TC Kimlik No'su ile tebligat adresini bildirmem gerektiği, aksi taktirde DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILACAĞINA karar verileceği" hususunda tarafıma ihtarda bulunmuş - sözkonusu tebligat 01.12.2015 tarihinde İstanbul adresime tebliğ edilmiş. Ancak; ben (bu süre zarfında bulunduğum memlekette) yaşamış olduğum bir kavga / yaralama olayı sebebiyle acil serviste ilk müdahalem yapıldıktan sonra sigortam olmadığı için taburcu edilerek 1 ay kadar evde yattığım için mahkemeye gidip dosyayla ilgilenemediğim ve İstanbul'daki evimde de kimse olmadığı için tebligattan zamanında haberim olmadı.

Yılbaşından sonra (Ocak ayı içinde) İstanbul'a geldim ve ancak 11.02.2016 tarihinde başka bir sebepten dolayı muhtarlığa gidince sözkonusu tebligattan haberdar oldum. Hemen mahkemeyi aradım, ancak DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILIP USULDEN REDDİNE karar verildiğini ve Hakim'in duruşmasız olarak G.K.'ı yazıp onadığını söylediler. Sonra da; 15.02.2016 tarihinde ESKİ HALE GETİRME talebinde (Mücbir Sebebimin Olmasına & Usulsüz Tebligat Yapılmasına dayalı) bulunarak aynı dilekçeyle tarafımdan istenen bilgileri (Davalı'nın TC Kimlik No'su ile MERNİS/AKS Adresini) mahkemeye bildirdim. 04.03.2016 tarihinde tarafıma tebliğ edilen EK KARAR ile de; Hakimin yine duruşmasız olarak ve hiçbir gerekçe göstermeden mücbir sebebimi hiç gözönüne almadığını & tebligatın da usulüne uygun olduğundan bahisle eski hale getirme talebimi reddettiğini öğrendim. 15 günlük temyiz sürem başlamış bulunuyor.

A) MÜCBİR SEBEBİMİN VARLIĞI: Epikriz/Doktor (DURUM BİLDİRİR) raporlarını dosyaya sundum, ayrıca Savcılık'ta olayla ilgili halihazırda devam eden Ceza soruşturması da var. Sigortam olmadığı için doğru düzgün tedavim yapılmadı ve taburcu edilerek evde yattım. Annem ve kardeşim tanık. Kemik kırıkları mevcut, kafa travması geçirdiğim için baş dönmesi de yaşadığım bu süre zarfında evden doğru düzgün dışarı çıkamadım. Sırf bahse konu sürece ilişkin istirahat raporum olmadığı için Hakim'in bu hususu direkt gözardı etmesi normal midir?

B) USULSÜZ TEBLİGAT YAPILMASI: İhtarda bulunmak için tarafıma yapılan tebligat "7201 sayılı Tebligat Kanunu, Tebligat Tüzüğü, Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik ve Posta Tebligat İşlemleri Rehberi"ne göre tamamen usulsüz. Şöyle ki;

1. Tebligat memuru, kapıcıya sormadan / hiçbir tahkikat yapmadan kendisinin "şehir dışına gittiğimi beyan ettiğini" yazmış.
2. İki senedir memlekette olduğum halde, tebligat T.K. m. 21'e göre yapılmış / yapılmaya çalışılmış. Sizce bu doğru mu, hangi maddeye göre yapılması gerekirdi?
3. Tebliğ mazbatasında beyanda bulunan kapıcının imzası alınmadığı gibi kendisinin imzadan imtina ettiği de yazılmamış.
4. Tebliğ mazbatasında "şehir dışına çıktığım" belirtilmiş, ancak "kısa süreliğine çıktığım ve tevziat saatlerinden sonra geleceğim" tevsik edilmemiş.
5. Tebliğ mazbatasında muhtara bildirilen evrakın “Tarih & Sayısı” gösterilmemiş.
6. Tebliğ mazbatasında evrakı tesellüm eden muhtarın “Açık bir şekilde Tebellüğe Ehil olduğu” yazılmamış. Tüzüğe göre bu gerekiyor ama muhtar için bu gerekir mi sizce?
7. Tebliğ mazbatasında her ne kadar keyfiyetin haber verilmesi gereken KOMŞU’nun imzadan imtina ettiği yazılmışsa da, haber verildiği iddia edilen komşunun “Adı & Soyadı” ile “İmtina için gösterdiği sebep” belirtilmemiş. Kanaatimce; tebliğ memuru hiçbir komşuma haber vermeyip bu notu da kendisi düşmüş.
8. Tebliğ mazbatasında tebligat işleminin T.K.’nın hangi maddesine göre yapıldığı belirtilmemiş.
9. Tebliğ mazbatasında Tebliğ Memuru’nun “Adı & Soyadı” belirtilmemiş.
10. Muhtara teslim edilen tebligata ilişkin 2 numaralı ihbarnamenin binanın kapısına yapıştırılması gerekirken, sözkonusu ihbarname oturduğum dairenin kapısına yapıştırılmış.
11. Posta Tebligat İşlemleri Rehberi’nin 61. & 62. maddeleri uyarınca 2 no’lu ihbarnamenin kapıya yapıştırılma tarihini hem ihbarnameye hem de Tebliğ Mazbatası’na işaret etmesi gerekirken, tebliğ memuru bunu yapmamış.

- Ne dersiniz, bütün bunlar USULSÜZLÜK sebebi değil mi?
- Tebligat işlemi, T.K.'nın 21. maddesine göre yapılmış, değil mi?
- Tebligatın normalde T.K.'nın hangi maddesine göre yapılması gerekirdi?
- Hakim gerekçesiz bir şekilde, nasıl ve neye dayanarak "tebligat usulüne uygun yapılmıştır" diyerek kestirip atmış?
- Temyiz dilekçesinde tam olarak hangi hukuksal sebeplere dayanmam gerekiyor?
- Yargıtay konusunda ne diyorsunuz, orada da olumsuz bir sonuçla karşılaşabilir miyim, duruşmalı temyiz mi talep etsek?
- Sizce; bu durumda ben "yanlış adres verdiğim için kendi kusurumla sürenin geçmesine sebep olmuş ve bu yüzden ilerleyen süreçte Davalı tarafa objektif değer artışının göz önüne alınmasını ile taşınmazın kıymet takdirininin yapılmasını talep etme hakkı vermiş" bulunuyor muyum?

Yardımlarınız için çok teşekkürler.