Ergenekon ve siyasi erkler
Ergenekon adıyla anılan hukuk dışı oluşumlar halkın, haklarının özgürlüklerinin karşısında tepeden inme yaptırımlardır.Ergenekon meselesinin 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan post-modern darbe girişimleri, Susurluk çetelerinden hiç bir farkı yok.Amaç sindirmek susturmak halkın özgürlük alanını daha da daraltmak.Tüm darbe girişimlerinin asıl amacı toplumsal muhalefeti ezilen çoğunluğu farklı dilde düşünen inanan kimlikleri tanınmayan kitleleri hedeflediği aşikar.
Sancılı bir toplumuz; muhalif düşünen aydınlar,sendikacılar, sanatçılar senelerce göz altına alındı, rencide edildi.Bu yıllardır hiç değişmedi.Bu tür askeri ve sivil girişimlere son verilmediği takdirde Türkiye hep bir 3.dünya ülkesi olarak kalacaktır.Toplumsal muhalefeti bastırmanın yolu ne yazık ki tüm geri kalmış ülkelerde olduğu gibi bizde de gözdağı,şiddet gibi yaptırımlardan geçiyor.
Yargının özgürce görevini yerine getirmesi için yürütme erkinin baskısı üzerinden kalkmalıdır.Unutmamalıdır ki hukuk bir gün herkese lazım olur..
Cevap: Ergenekon ve siyasi erkler
Atatürk'ün izinden giden ilkelerini benimsemiş bir nesil olarak teokratik devlet kurma girişimlerinde olanların milletçe arkasında durduk.Gerektiğinde Türkiye'nin dört bir yanından yüzbinlerce kişi bu girişimlere karşı durmak için düzenlenen mitinglere gittik; ülkemizin neresinde olursa olsun. Birlikte ağladık, Türk bayraklarını ve yüce önderimizin resimlerini onurla taşıdık.Ama hiç bir zaman bu teokratik ya da benzeri devlet girişimlerinde bulunanlara karşı darbe destekçisi olmadık.Doğru mücadelenin hukuk devleti kurallarına bağlı kalarak ve ulusumuzun daha da ilerlemesini; atamızın dediği gibi muassır medeniyetler seviyesine gelmesini sağlayacak adil ve bağımsız bir yargı sistemine dayalı hukuk güvencesini ilke edindik.
Geçmişte olduğu gibi bu ülkenin yüzbinlerce emekçisini, memurunu, öğrencisini, sanatçısını, muhalif siyasetçisini...içeri almaktan çekinmeyen ve Anayasayı, kanunları ve tüm hukuk kurallarını ihlal eden askeri veya sivil sorumlular dürüst yargılanma hakkına uygun olarak yargılanmalıdır.
Yargı sistemi her türlü darbe girişimine, derin devlet yapılanmalarına karşı yürütme erkinin baskısı olmadan özgürce işlemelidir.
Askeri yargı-sivil yargı ayrılığı kaldırılmalı yargıda teklik ve bütünlük sağlanmalıdır.