Denetimli serbestlikte zaman aşımı yok mu?
2009 yılında işlediğim bir suç sebebiyle hakkımda denetimli serbestlik kararı verildi. Dosya çeşitli gerekçelerle sayısız kereler kapatılıp mahkemeye geri gönderildi, mahkeme her seferinde tedbirin devamına hükmetti. Bu gerekçelerin bir kısmının hukuka aykırı olduğunu düşünüyorum ve kanuni haklarım için mücadele ediyorum fakat başka bir konuda fikrinize danışmak istiyorum.
7 yıl denetimli serbestlik olur mu? Bunun bir üst limiti yok mudur? Mahkemeden kaçanların zamanaşımı sebebiyle davaları düşüyor, ben kaçmadığım için 7 yıl süren bu 'işkenceye' katlanmak zorunda mıyım? İlgili önetmelikte "hapis cezasından daha ağır sonuçlar doğuracaksa dosyanın kapatılmasına karar verilebilir" hükmü var. Benim için bu süreç gerçekten hapisten çok daha ağır sonuçlar doğurmaya başladı, hayatımı yaşamama, işime gücüme bakmama engel olmaya başladı. Yarattığı maddi ve psikolojik tahribat bir yana, uzun bir süredir "keşke hapis cezası alıp yatsaydım, şimdi özgür olacaktım" diye düşünmeye başladım.
Cevap: Denetimli serbestlikte zaman aşımı yok mu?
Açıkça yazmamışım, 1 yıl denetimli serbestlik 7 yıldır devam ediyor. 1 ay önce mahkemeye dilekçe ile başvurup bu durumun incelenmesini istedim, mahkeme üst mahkemeden görüş sormuş. Ben 6 yıl önce verilen karara itiraz etmediğim halde üst mahkeme 6 yıl önce verilen kararı incelemiş, hukuka uygun bulmuş.
Şimdi denetimli serbestlik dosyam, mahkemeye başvurduğum için yeniden baştan başlıyor. Böyle her fırsatta, kaşının üstünde gözün var deyip, dosyamı sil baştan başlatıyorlar. Buna ben nasıl dur diyeceğim? Tek yaptığım şey mahkemeye dilekçe vermek. Mahkeme dosyayı incelemek için istiyor, dosya geri geldiğinde denetimde geçirdiğim onca süreyi hiçe sayıp sil baştan başlıyorlar.
4 ay önce yine sudan bir sebeple dosyayı kapattılar, mahkeme değil de savcı denetimli serbestliğin devamına hükmetti. Zaten mahkemeye bu yüzden dilekçe yazdım, bu savunma hakkımın ihlalidir, hukuk dışıdır diye. Mahkeme belli ki dilekçeyi bile okumamış, 4 ay önce olanlarla uğraşmayıp, 6 yıl önce olanları hukuka uygun buluvermiş. Zaten Türkiye'de kim işine saygı duyuyor, kaç kişi işini doğru düzgün yapıyor ki?
4 ay önce Anayasa mahkemesine de başvurdum, geçen gün göz altına alınan üye "ben bunu nasıl yapsam da reddetsem" diye epey bir uğraşmış, sonunda bir kelime oyunuyla reddetmiş. Evet, hiç öyle dolaşık bir hukuki jargon falan da kullanmamış, direk basit bir kelime oyunu yapmış. Kim sorarsa koskoca yüksek yargıç. Türk adalet sistemine zerre inancım kalmadı. Onurlu bir düşmanın eline düşsem bana bu kadar kötü muamele etmezlerdi. AİHM'ye başvuracağım.
Cumhurbaşkanı anayasayı tanımıyormuş ya, ben hiçbir yasayı tanımıyorum. Uygulanmayan yasa yerin dibine batsın. Türkiye'de hukuk ve adaletin sadece adı var.