Selam ve saygılar sorum çok basit emekliye icradan dolayı maaşına bloke gelir mi?Veya evindeki eşyalarına icra takibi yapılabilir mi?Teşekkürler.
Printable View
Selam ve saygılar sorum çok basit emekliye icradan dolayı maaşına bloke gelir mi?Veya evindeki eşyalarına icra takibi yapılabilir mi?Teşekkürler.
Maaşın 4 te 1 ine el koyuyorlar.
Evindeki eşyalarına haciz uygulanabilir.
KISMEN HACZİ CAİZ OLAN ŞEYLER:
Madde 83 - (Değişik madde: 03/07/1940 - 3890/1 md.)
Maaşlar, tahsisat ve her nevi ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama müstenit olmayan nafakalar, tekaüt maaşları, sigortalar veya tekaüt sandıkları tarafından tahsis edilen iratlar, borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir.
(Değişik fıkra: 12/04/1968 - 1045/1 md.) Ancak haczolunacak miktar bunların dörtte birinden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez.
İİK ya göre tüm maaşlar haczedilebilir. Ancak borçlu ve ailesinin geçinmesi için luzumlu olan miktar indirilir. İş kanununa tabi olarak çalışan bir işçinin maaşı ise İş yasasındaki hüküm nedeni ile 1/4 'ünden fazlası haczedilmez. 657 sayılı yasaya tabi olanlar hakkında ise İİK uygulanacaktır.
Emekli maaşlarına ilişkin diğer bir istisna S.Sigortalar Kanunundadır.
SİGORTA YARDIMLARININ HACZEDİLEMEYECEĞİ, YANLIŞ VE YERSİZ ÖDEMELERİN TAHSİLİ:
Madde 121 - Bu kanun gereğince bağlanacak gelir veya aylıklar ve sağlanacak yardımlar, nafaka borçları ve bu Kanunun 80 inci maddesine göre takip ve tahsili gereken alacaklar dışında, haciz veya başkasına devir ve temlik edilemez.
(Ek fıkra: 29/07/2003 - 4958 S.K./47.mad) Ancak, yanlış ve yersiz ödendiği anlaşılan her türlü gelir, aylık ve sigorta yardımları 84 üncü maddenin son fıkrası saklı kalmak kaydıyla, ilgililerin sonraki her çeşit istihkaklarından kesilmek suretiyle geri alınır. Kurumun genel hükümlere göre takip hakkı saklıdır.
(Ek fıkra: 02/07/2005-5386 S.K./1.mad) Ölüm geliri ve aylıklarından yapılan yersiz ödeme tutarları, yersiz ödenmiş olan gelir ve aylıkların kesilmesi nedeniyle aynı dosyadan gelir ve aylık ödemesi yapılan diğer hak sahiplerine Kurumca yapılması gereken gelir ve aylık ödeme tutarları nazara alınmak suretiyle tespit edilecek Kurum zararı esas alınarak tahsil edilir. Ancak, diğer hak sahiplerinden itirazda bulunanların hisseleri bu fıkra uygulamasında hariç tutulur.
657 sayılı yasaya tabi olarak emekli sandığından emekli olanların emekli maaşları hakkında ise SSK ya benzer bir sınırlama mevcut değildir
5510 sayılı kanunun 7554 sayılı kanun 56. madde ile değişik 93. maddesine göre SGK ya bağlı olarak emekli aylığı alan hiçbir emeklinin emekli maaşı haciz edilemez. Bilindiği gibi artık SSK, Bağkur, Emekli sandığı gibi kurumlar kalmamış hepsi SGK çatısı altında toplanmıştır. BU nedenle alınan emekli maaşlarıda bilinenin tam aksine artık haciz edilememektedir.
Yanlız buradaki usul ve içtihat talep halinde İcra memeurunun takdir hakkı olmadığı ve haciz yapmasının zorunlu olduğu yönündedir. Yapılacak haciz şikayet halinde derhal kaldırılır.
Geçmiş olsun.
Alıntı:5510 sayılı kanun: MADDE 93- (Değişik birinci fıkra: 17/4/2008-5754/56 md.) Bu Kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu Kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler; 88 inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.
Herkese verdiği blğilerden dolayı teşekkür ederim.Yalnız benim anlamadığım phantom of law nikli arkadaşımız haciz uygulanmaz diyor ama diğer bazı arkadaşlarım uygulanır diyor.Buradaki çelişki hakkında biraz daha bilği verebilirmisiniz.Teşekkürler.
Sayın Murat Yavuz
Yasanın açık hükmünü size yazdım. Bu yasa bildiğiniz gibi ekim 2008 de yürürlüğe girdi. Yasanın ilk halinde maaş haczi yapılamayacağına dair bir hüküm yoktu. 5754 sayılı kanun ile bu hükümde getirildi. Bu nedenle emekli maaşının blokesi veya haciz edilmesi artık mümkün değil. Haciz yapılır ise İcra hukuk mahkemesine basit şikayet dilekçesi ile başvurun ve 10 gün içinde dosya üzerinden haczin kaldırıldığını göreceksiniz. Üstelik bu yasadan önce sadece ssk maaşları haczedilemez iken şimdi emekli sandığı maaşları dahi haciz edilemez hale gelmiştir.
Farklı bilgiler verilmesi sadece eksik bilgiden kaynaklanmıştır. Son ve fiili durum 5510 sayılı yasa 93. maddesidir. Bu yasa maddesi de son derece açıktır. Bu konuda bir emekli vatandaş için aldığım emsal karar bile bende var.
• İCRA MÜDÜRÜNÜN TAKDİR YETKİSİ ( Alacaklının Haciz İsteminin Yerine Getirilmesi Konusunda Yetki Tanınmadığı - SSK. Tarafından Bağlanan Emekli Maaşının Haczedilebileceği )
• ŞİKAYET ( SSK. Tarafından Bağlanan Emekli Maaşının Haczi - İcra Müdürüne Alacaklının Haciz İsteminin Yerine Getirilmesi Konusunda Takdir Yetkisi Tanınmadığı/Haczedilemezlik İddiasını Borçlunun Şikayet Yoluyla Bulunabileceği )
ÖZET : Şikayetçi; kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığını, borçlunun emekli maaşının haczi isteminin icra müdürü tarafından, "506 sayılı Yasa'nın 121. maddesi uyarınca SSK. tarafından bağlanan emekli maaşlarının haczinin mümkün olmadığı anlaşılmakla, kamu düzenine aykırı talebin reddine" karar verildiği, oysa icra memurunun bir malın veya bir hakkın haczedilip haczedilmeyeceğini takdir edemeyeceğini, alacaklının haciz istemini yerine getirmek zorunda olduğunu, haczedilemezlik iddiasını ancak borçlunun şikayet yoluyla tetkik merciine bulunabileceği" nedenle, icra memurluğu işleminin şikayeten iptaline karar verilmesini istemektedir.
İcra müdürüne alacaklının haciz isteminin yerine getirilmesi konusunda takdir yetkisi tanındığından sözedilemeyeceği gibi, başka alanlarda tanınmış takdir yetkisinin yorum yoluyla kapsamının genişletilmesi de isabetsizdir.DAVA : Taraflar arasındaki "şikayet" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Sincan İcra Tetkik Merciince şikayetin reddine dair verilen 27.10.2003 gün ve 2003/292 E. 306 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 16.02.2004 gün ve 2003/25384-2004/2916 sayılı ilamı ile; ( ...İİK.nun 85. maddesine göre icra dairesince alacaklının haciz talebinin yerine getirilmesi zorunlu olup bu konuda İcra Müdürünün taktir hakkı bulunmamaktadır. Her ne kadar 506 sayılı Kanun'un 121. maddesi gereğince işçinin emekli maaşının haczi mümkün değil ise de bu husus haciz işleminden sonra borçlunun şikayeti halinde gözönünde bulundurulacağından merciice şikayetin kabulüne karar vermek gerekirken reddine karar verilmesi isabetsizdir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : Şikayetçi; kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yaptığını, borçlunun emekli maaşının haczi isteminin icra müdürü tarafından, "506 sayılı Yasa'nın 121. maddesi uyarınca SSK. tarafından bağlanan emekli maaşlarının haczinin mümkün olmadığı anlaşılmakla, kamu düzenine aykırı talebin reddine" karar verildiği, oysa icra memurunun bir malın veya bir hakkın haczedilip haczedilmeyeceğini takdir edemeyeceğini, alacaklının haciz istemini yerine getirmek zorunda olduğunu, haczedilemezlik iddiasını ancak borçlunun şikayet yoluyla tetkik merciine bulunabileceği" nedenle, icra memurluğu işleminin şikayeten iptaline karar verilmesini istemektedir.
Yerel İcra Mahkemesi, "İcra Müdürlüğünce uygulanması gerekli hükümlerin İcra ve İflas Yasası'nın 82/1-9 ve 506 sayılı Yasa'nın 121. maddeleri olduğu, bu hükümlerin kamu düzeni düşüncesi ile konulduğunu, icra memurunun alacaklının isteğini otomatikman hemen kabul ve yerine getirecek mevkide bulunduğunu öne sürmenin yasanın yapısına ters düşeceği, SSK. emekli maaşının nafaka dışında haczinin mümkün bulunmadığı ve bunun re'sen dikkate alınması gerekeceği" yönünde gerekçeler ile şikayetin reddine karar vermiştir.
Yüksek Özel Daire başlıkta yer alan gerekçe ile hükmün bozulmasına oybirliği ile karar vermiş, yerel İcra Mahkemesi önceki kararında direnmiştir. Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; 506 sayılı Yasa'nın 121. maddesi dikkate alındığında, alacaklının, borçlu sigortalının emekli maaşının haczi isteminin yerine getirilmesi konusunda icra müdürünün takdir hakkı bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Haciz, cebri icra organı tarafından yapılan devlete ilişkin bir hakimiyet tasarrufu olup, icra takibinin konusu olan belli bir para alacağının ödenmesini sağlamak için, bu yolda istemde bulunan alacaklı lehine, söz konusu alacağı karşılayacak miktar ve değerdeki borçluya ait mal ve haklara, icra memuru tarafından hukuken el konulmasıdır.
İcra dairesinin, haciz talebinden itibaren en geç üç gün içinde haczi yapması gerekir ( m.79/1 ). İcra Müdürü, "borçlunun kendi yedinde veya üçüncü şahısta olan menkul mallarıyla gayrimenkullerinden ve alacak ve haklarından alacaklının ana, faiz ve masraflarda dahil olmak üzere bütün alacaklarına yetecek miktarı" haczedecektir ( m.85/1 ).
Gerek İcra ve İflas Yasası'nın 79. maddesinde, gerekse 85. madde ifadesinden ortaya çıkan sonuç, icra müdürüne haciz uygulaması konusunda bir takdir yetkisi tanınmadığıdır. Gerçekten de 79. madde kesin bir ifadeyle icra dairesinin haczi yapacağından, 85. madde; maddede belirtilen yasal koşullar altında borçlunun mal ve haklarının haczolunacağından söz etmektedir. 85. madde sadece, "alacaklara yetecek miktarın" saptanması konusunda icra müdürüne bir takdir hakkı tanımaktadır.
Uyuşmazlığın çözümünde, kamu düzeni düşüncesinden hareketle, anılan Yasa'nın 85/son maddesinden de yararlanılabilir.
İcra ve İflas Yasası'nın 85/son maddesinde; "Haczi koyan memur borçlu ve alacaklının menfaatlerini mümkün olduğu kadar telif etmekle mükelleftir" şeklinde ifadesini bulan hüküm ile, hukuk devleti ilkesinin bir gereği olarak, alacaklı ile borçlu arasındaki menfaat dengesinin güvence altına alınmasını amaçlamaktadır. Bu ilkenin bir gereği olarak icra müdürü, işlemlerinde, bütün ilgililerin yararlarını dikkate almak zorundadır.
İcra memurları, alacaklının alacağına kavuşması için gerekli olan takip işlemlerini yapacaktır. İcra Müdürüne yaptığı bir kısım işlemlerde hiçbir takdir yetkisi tanınmamıştır.
Buna karşın, Medeni Hukukta olduğu gibi, İcra ve İflas hukukunda da Yasa bazı konularda memurun davranış tarzını direkt olarak öngörmekten kaçınarak işi memurun takdir yetkisine bırakmıştır. Bu duruma, İcra ve İflas Yasası'nın "Kısmen haczi caiz olan şeyler" başlığı ile 83. maddesi örnek gösterilebilir. Bu maddede; "Takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir."şeklinde tanımlanan hüküm ile, haciz isteminin yerine getirilmesi için icra müdürüne bir takdir yetkisi verilmesi değil, kamu düzeni düşüncesi ile alacaklının alacağını tahsil ile borçlu ve ailesinin geçimi arasında bir menfaat dengesinin sağlanması amaçlanmıştır.
Alacaklının haciz istemi konusunda icra müdürünün taktir yetkisi bulunduğu sonucuna varılırsa, olumsuz işlemleri için şikayet yoluna alacaklının, takdir yetkisi bulunmayıp haciz talebini uygulamak durumunda olduğu kabul edilirse, bu durumda borçlunun şikayet yolunu başvurması gerekecektir. Her iki durumda da soruna İcra Mahkemesince çözüm bulunsa da, bu süreç, taraflar arasında sağlanmaya çalışılan dengeyi etkileyecektir.
İcra ve İflas Yasası 83/a maddesi, 82. ve 83. maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmaları geçerli saymamıştır. Zira, borçlu, böyle bir anlaşmanın kendisine hazırlayacağı tehlikeleri önceden tahmin edemez.
Buna karşılık, borçlu haczi caiz olmayan bir malın haczine, malın haczi sırasında muvafakat verebileceği gibi, şikayet yoluna gitmeyerek zımnen rıza gösterebilir. Bu durumda borçlu artık, haczedilen bu nitelikteki mal yada hakkından mahrum kalmanın bütün sonuçlarını bilmektedir.
Alacaklı ile borçlu arasında, icra memuru tarafından gözetilmesi gereken denge, bu sürecin icra müdürünün takdirine bırakılmayıp, alıcı yararına kullanılmasını zorunlu kılacaktır.
Kaldı ki, şikayet kabul edilirse, şikayet konusu işlem ya bozulacak, yada düzeltilecektir. İşlemin bozulması, geçmişe etkilidir ( extunc ). Böylece bu işleme dayanarak yapılmış bütün işlemler de hükümsüz olacaktır. Kamu düzeni düşüncesi ile getirilen bu düzenlemeler, borçlunun menfaatlerinin gözetilerek bir denye oluşturulduğu sonucunu doğurmaktadır.
Tüm bu maddi ve hukuki olgular dikkate alındığında, Yasa hükmünün açık ifadesi ve içeriği ile icra müdürüne alacaklının haciz isteminin yerine getirilmesi konusunda takdir yetkisi tanıdığından sözedilemeyeceği gibi, başka alanlarda tanınmış takdir yetkisinin yorum yoluyla kapsamının genişletilmesi isabetsizdir.
O halde mahkemece Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Şikayet eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 31.3.2004 günü oyçokluğu ile karar verildi.
5510 sayılı kanunun 7554 sayılı kanun 56. madde ile değişik 93. maddesine göre SGK ya bağlı olarak emekli aylığı alan hiçbir emeklinin emekli maaşı haciz edilemez. Bilindiği gibi artık SSK, Bağkur, Emekli sandığı gibi kurumlar kalmamış hepsi SGK çatısı altında toplanmıştır. BU nedenle alınan emekli maaşlarıda bilinenin tam aksine artık haciz edilememektedir.
Yanlız buradaki usul ve içtihat talep halinde İcra memurunun takdir hakkı olmadığı ve haciz yapmasının zorunlu olduğu yönündedir. Yapılacak haciz şikayet halinde derhal kaldırılır.
Yukarıda verdiğim yanıt ta bu durum açıkça yazılmıştır.
İcra memurunun bu konuda takdir hakkı yoktur. Talep halinde işlem ve haciz yapmak zorundadır. Ancak borçlu emeklinin şikayeti halinde haciz işlemi dosya üzerinden derhal kaldırılır. Ayrıca bu durum sadece SSk emeklileri için değil Sosyal Güvenlik kurumuna bağlı 4a, 4b,4c diye tanımlanan tüm emekli aylıkları için geçerli bir durumdur.
Esas No : 2005 / 16739 Karar No : 2005 / 20743
Merci : Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Tarih : 25/10/2005
Özü : SOSYAL SİGORTALAR KANUNUNU GEREĞİNCE BAĞLANMIŞ GELİR VEYA AYLIKLAR VE SAĞLANACAK YARDIMLAR, NAFAKA BORCU DIŞINDA HACİZ VEYA BAŞKASINA DEVİR VE TEMLİK EDİLEMEZ. AÇIKLANAN NEDENLERLE, BORÇLUNUN SSK'DAN ALDIĞI EMEKLİ MAAŞI ÜZERİNDEKİ HACZİN KALDIRILMASI GEREKİR. ŞİKAYETİN REDDİNE KARAR VERİLMESİ İSABETSİZDİR.
Esas No : 2004 / 22107 Karar No : 2004 / 26584
Merci : Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Tarih : 23/12/2004
Özü : 506 SAYILI SOSYAL SİGORTALAR KANUNU'NUN 121. MADDESİNDE BU KANUN GEREĞİNCE BAĞLANACAK GELİR VEYA AYLIKLAR VE SAĞLANACAK YARDIMLAR, NAFAKA BORÇLARI DIŞINDA, HACİZ VEYA BAŞKASINA DEVİR VE TEMLİK EDİLEMEZ HÜKMÜNE YER VERİLMİŞTİR. BU HÜKÜM KAMU DÜZENİNİ İLGİLENDİRMEKTE OLUP MAHKEMECE KENDİLİĞİNDEN GÖZETİLMELİDİR. İİK'NUN 83/A MADDESİ GEREĞİNCE, BU HAKKIN HACZOLUNABİLECEĞİNE DAİR ÖNCEDEN YAPILAN ANLAŞMALAR MUTEBER DEĞİLDİR.
Esas No : 2000 / 18168 Karar No : 2000 / 18462
Merci : Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Tarih : 27/11/2000
Özü : İİK'NIN 85. MADDESİNE GÖRE İCRA DAİRESİNCE HACİZ İSTEMİNİN YERİNE GETİRİLMEİ ZORUNLU OLUP, MEMURUN BU KONUDA BİR TAKDİR HAKKI BULUNMAMAKTADIR. HER NE KADAR 506 SAYILI KANUNUN 121. MADDESİ GEREĞİNCE, İŞÇİNİN EMEKLİ MAAŞININ HACZİ MÜMKÜN DEĞİL İSE DE BU HUSUS HACİZ İŞLEMİNDEN SONRA, BORÇLUNUN ŞİKÂYETİ HALİNDE GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULUR.
Esas No : 2005 / 6272 Karar No : 2005 / 9645
Merci : Yargıtay 10. Hukuk Dairesi Tarih : 03/10/2005
Özü : YAŞLILIK AYLIĞININ HACZEDİLİP HACZEDİLEMEYECEĞİ KONUSU TAKİP TARİHİNDEKİ YASAL DÜZENLEMEYE GÖRE BELİRLENMELİDİR. YASA DEĞİŞİKLİĞİNDEN ÖNCE YAPILMIŞ TAKİP NEDENİYLE DAVACININ YAŞLILIK AYLIĞINA HACİZ KONULAMAZ.
Esas No : 1994 / 13164 Karar No : 1994 / 13826
Merci : Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Tarih : 08/11/1994
Özü : SOSYAL SİGORTALAR KANUNU`NA GÖRE BAĞLANAN YAŞLILIK AYLIĞININ HACZİ MÜMKÜN DEĞİLDİR
Esas No : 2001 / 6338 Karar No : 2001 / 6962
Merci : Yargıtay 21. Hukuk Dairesi Tarih : 22/10/2001
Özü : DAVANIN YASAL DAYANAĞINI OLUŞTURAN 506 SAYILI YASANIN 121.MADDESİNE GÖRE, SÖZÜ EDİLEN YASA GEREĞİNCE; BAĞLANMIŞ GELİR VEYA AYLIKLAR ÜZERİNE NAFAKA BORCU DIŞINDA HACİZ KONULAMAZ VE BUNLAR BAŞKASINA DEVİR VE TEMLİK EDİLEMEZ. SOSYAL SİGORTALAR İŞTİRAKÇİSİNİN; HAKKINDA YAPILAN İCRA TAKİBİNE İTİRAZ ETMEMESİ, DOĞRUDAN HAKKIN ÖZÜNE İLİŞKİN OLAN BU KURALI GEÇERSİZ KILAMAZ.
Esas No : 2006 / 19354 Karar No : 2006 / 22594
Merci : Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Tarih : 30/11/2006
Özü : HACZİ MÜMKÜN OLMAYAN MALLAR KANUNLARLA AÇIKÇA BELİRLENMİŞTİR. YASADA BULUNMAYAN BİR KONUDA, HAKİM YORUM YOLUYLA SONUCA GİDEMEZ.
Özü : HACZİ MÜMKÜN OLMAYAN MALLAR KANUNLARLA AÇIKÇA BELİRLENMİŞTİR. YASADA BULUNMAYAN BİR KONUDA, HAKİM YORUM YOLUYLA SONUCA GİDEMEZ.
Yoruma açık bir konu hukukçu arkadaşların yorumlarını bekliyorum.