Satın alanlar bedelini ödediklerini belgeleyebilirse şansınız yok.
Printable View
Satın alanlar bedelini ödediklerini belgeleyebilirse şansınız yok.
Sayın Kırcalı,
Öğrenebildiğim kadarı ile, arkadaşlarından birine yaptığı satışın parasal karşılığı yokmuş. 150.000 YTL değerindeki bu mülkü sattım parasını önceden elden nakden borç olarak almıştım diye bir protokol yapmışlar.
Size borcu olan kişi bu miktar parayı evi sattığı kişiden elden nasıl v ne şekilde almış.size borçlu olan kişiye bu kadar borcu bedelsiz sentsiz belgesiz nasıl elden vermiş şuanki malın sahibi bu iddia dahi başlı başına borçlu için ve şuan malların sahibi görünen kişi için açıklaması zor olan soru olacaktır.Ayrıca dayıoğlunun da bu satışla iniltisinin tespitide siz e kolaylık sağlar.Bahsettiğiniz belgeye ulaşmanız halinde işinizin kolaylaşacağını düşünmekteyim bu dediğin işlemlerin size borcu olan tarafından muvaazalı oldunu gösterior sanki.Ancak işi bilen bu konularda yoğunlaşmış bir avukkat ile görüşmenizi önerir geçmiş olsun derim.İnşallah hakkınız olanı alırsınız.Saygılar.
TMK 194 uyarınca satışın iptali ile muvazaalı satış arasında bir benzerlik var mı?
Alan razı, satan razı formulüyle bir daire satışı yapıyorsunuz. Daireyi satın alan kişi dairede oturan ve aramızda boşanma davası sürmekte olan eski eşe ihtar göndererek evden çıkmasını talep ediyor. İhtarı alan eski eş durumu öğrendiği için TMK 194 e göre dava açıp satışın iptalini istiyor. Bu arada boşanma gerçekleşip boşanma kararı kesinleştiği halde, konutun aile konutu olduğu kararı çıkıyor ve istek doğrultusunda satış iptal ediliyor.
Sonuçta bir yargı kararı. Bu karar karşısında hepimizin boynu eğri, kabulleniyoruz. Ne yapalım yani? Daireyi alan kişi tabii ki zarar görüyor. Sonuçta çakıl taşı değil paraları gitti. Kendisiyle dostane bir şekilde sulh ve ibra yaptık. Her birimiz elde edeceğimiz yararları bir yana koyarak zararlarımıza razı geldik. İşin bu boyutunu böylece çözümledik ama esas sorun halen devam ediyor.
Ben de bu konuda yardımlarınızı rica ediyorum. Herkes bildikleri ve yaşadıkları varsa burada açıklarsa sevinirim.
ESAS KONU:
Mahkemece taşınmazın devrinin eski malik üzerine (yani bana) döndürülmesine karar verilmiş olsa da, tapu müdürlüğü bu işi aynı kolaylıkla yapmıyor. Tapu harçları içinde bu işlem muvazaa olarak isimlendirildiğinden harcı da oldukça yüksek, mantık dışı bir meblağ. Oysa biz biliyoruz ki muvazaa bambaşka birşey. Yani o işi yapan kişi birilerinden birşeyler kaçırıyor. Tabii ki bedelini ödemeli. Ama ben bir satış yapmışım. Karşılığında da paraları alıp cebime koymuşum. Haydi beni bir yana bırakın. Taşınmazı alan kişinin ne suçu var? Neyse, işin o boyutunu elimizden geldiği kadar çözdük. En azından aramızda yeni bir hukuk sorunu yaratmadık. Ama kişinin hayallerini iade edebildik mi? Hayır...
Evet. Harçlar Yasası önünde muvazaa yapan bir kişi ile benim aynı terazinin kefesine konulmam ne kadar hukukidir. Bu soruyu kendime çok kereler sordum. Bu kez de sayın okuyuculara soruyorum. Lütfen bu konuda bilgisi olanlar beni aydınlatsınlar.
Saygılarımla.
Merhaba . Yakın zamanda bir davayla karşı karşıya kaldım.. Bu konu hakkında bilgilerinizi paylaşırsanız sevinirim. Olay özetle. 11.09.2009 emlakçı aracılığı ila bir daire aldım dairemin içinde kendim oturuyorum daireyi alırken üzerinde ipotek vardı bankadan ipotek fevk yazısını alarak dairenin üzerindeki ipoteği aynı gün kaldırttım dairemi aldım tapuda belediye rayiç bedelini gösterdim fakat aynı gün ipoteğin kalkmasına rağmen bankadan bir gün sonra tapuya temiz yazısı geldi yanı 12'sinde geldi. Evin bedel parasının da yarısından fazlasının makbuzu elimde ama bir kısmını elden mı ödedim yoksa makbuzları kaybettım mi hatırlamıyorum.Şimdi 09.01.2014 de kapıma bir teblihgat geldi ben bir hafta geç gördüm(alt komşuma vermişler) gittim muhtarlığa imza karşılığında tebligatı aldım ben tebligatı aldığımdan itibaren yasal 15 gün itiraz sürem olduğunu biliyordum fakat öğrendiğime göre kapıya bırakılan günden itibaren yasal süre başlıyormuş ben 23.01.2014de itıraz etmem gerekirken 24.01.2014 itiraz dilekçemi verdim evi aldığım kişi benden önce evi senet karşılığında başkasına satmış fakat sattığı kişi tanıdık olduğu için onu oyalamış tapuya gitmemiş daha sonrada emlakçı aracılığı ile evi tapuda bana sattı ben evi aldığım kişiyi kesinlikle tanımıyorum emlakçı aracılığı ila evi gördüm üzerindeki ipoteği benim ev sahibine verdim parayla ipoteği kaldırtı ve aynı gün evi aldım şimdi bana evi satmadan önceki borçlu olduğu kişi bana ve evi satana muvazalı satış diye dava açmış ben evi aldığım kişiyi daha öncesi kesinlikle hiç tanımıyordum evi aldıktan sonrada paranın bir kısmını evi boşaltınca elden verdiğim miktarın elimde makbuzu yok evi boşaltıktan sonrada kesinlikle hiçbir diyalogum olmadı görüşmedim birkaç avukata sordum sizin iyi niyetli olmanız önemli değil satıcı eğer kötü niyetlise tapu iptal olur dendi inanılmaz bir şey nasıl olur ben satıcının ev alırken kötü niyetli olduğunu nasıl anlayacağım. Bende olsam sıkışınca malımı satarak borçlarımı öderdim neyse ben evin ipoteklerini kaldırarak ve belediye rayiç bedelli göstererek tapumu aldım 5 yıldır evimde oturuyorum şimdi böyle bir olayla karşı karşıya geldim çok zor durumdayım ben tapuda belediye rahiç bedelinden gösterdiğim için herhangi bir vergi çıkar mı ve tapum iptal olur mu evimin üzerine ihtiyati tedbir konulur mu makbuzlarımın bir kısmını bulamadığım için sorun yaşar mıyım çok teşekkür ederim iyi çalışmalar. Burada emlakçı şahitli ile binada benden önce oturan eski oturanların lehime yani adamla hiç bir bağım olmadığı hakkında şahitlikleride olucak.
4. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/13125
K. 2002/435
T. 17.1.2002
• TAPU KAYDININ İPTALİ VE BORÇLU ADINA TESCİLİ ( Borçlunun Mallarını Kaçırmak İçin Muvazaalı Şekilde Mallarını Başkasının Üzerine Kaydettirmesi )
• MUVAZAA NEDENİYLE TAPU KAYDININ İPTALİ ( Daha Önce Açılmış Olan Tasarrufun İptali Davasının Aciz Vesikası Yokluğundan Reddinin Bu Davanın Açılmasına Engel Olmaması )
2004/m.277
818/m.18
ÖZET : Bk.'nun 18. Maddesine dayalı olarak açılan davada alacaklının aciz vesikası sunma şartı olmadan icra iflas kanunu'nun 283. Maddesine göre taşınmazın satışını ve haczini isteyebilmesine olanak tanınması yolunda istemde bulunma ve dava açma hakkı vardır. Daha önce açılan "icra iflas kanunu'nun 277. Maddesine dayalı tasarrufun iptali davasının aciz vesikası yokluğundan reddi" bu davanın açılmasına ve dinlenmesine engel değildir.
DAVA : Davacı İsmail Hakkı Durmaz vekili Avukat Salim Bozkurt tarafından, davalı İsmail Doğan ve Mesude Karabulut aleyhine 25/7/2000 gününde verilen dilekçe ile BK.'nun 18. maddesine dayalı muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 13/3/2001 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
KARAR : Dava, davacının alacaklı olduğu davalılardan İsmail Doğan'ın konutunu kayınvalidesi diğer davalıya düşük bir bedelle ve mal kaçırmak amacıyla satış işlemi ile devretmesinden kaynaklanan BK.'nun 18. maddesi uyarınca muvazaalı işlem yapıldığı iddiasına dayalı tapu kaydının iptali ile borçlu adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacı alacaklının İcra İflas Kanunu'nun 277. maddesi uyarınca tasarrufun alacaklı yönünden iptaline ilişkin olan istemi genel hükümlere göre muvazaa nedeniyle tapu iptali yönünden dava sıfat ve hakkı bulunmadığı ve tasarrufun iptali davası da reddedilip kesinleştiği gerekçesiyle reddedilmiştir. Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan Biga Asliye Hukuk Mahkemesinin 1999/216 Esas, 1999/612 Karar sayılı dava dosyasında taraflar arasında İcra İflas Kanunu'nun 277 ve devamı maddelerine göre aynı olay nedeniyle açılan tasarrufun iptali davasının "borç ödemeden aciz vesikası ibraz edilmediğinden" reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Eldeki davada ise davacı BK.'nun 18. maddesine dayalı olarak muvazaa nedeniyle tapunun iptalini istemiştir. BK.'nun 18. maddesine dayalı olarak açılan davada alacaklının aciz vesikası sunma şartı olmadan İcra İflas Kanunu'nun 283. maddesine göre taşınmazın satışını ve haczini isteyebilmesine olanak tanınması yolunda istemde bulunma ve dava açma hakkı vardır. Daha önce açılan "İcra İflas Kanunu'nun 277. maddesine dayalı tasarrufun iptali davasının aciz vesikası yokluğundan reddi" bu davanın açılmasına ve dinlenmesine engel değildir. Şu durumda, davacının iddiası doğrultusunda kanıtları toplayıp sonucuna göre karar verilmelidir.
Anılan yön gözetilmeden verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/1/2002 gününde oybirliğiyle karar verildi.[/QUOTE]
Merhaba Yakın zamanda bir davayla karşı karşıya kaldım.. Bu konu hakkında bilgilerinizi paylaşırsanız sevinirim. Olay özetle. 11.09.2009 emlakçı aracılığı ila bir daire aldım dairemin içinde kendim oturuyorum daireyi alırken üzerinde ipotek vardı bankadan ipotek fevk yazısını alarak dairenin üzerindeki ipoteği aynı gün kaldırttım dairemi aldım tapuda belediye rayiç bedelini gösterdim fakat aynı gün ipoteğin kalkmasına rağmen bankadan bir gün sonra tapuya temiz yazısı geldi yanı 12'sinde geldi. Evin bedel parasının da yarısından fazlasının makbuzu elimde ama bir kısmını elden mı ödedim yoksa makbuzları kaybettım mi hatırlamıyorum.Şimdi 09.01.2014 de kapıma bir teblihgat geldi ben bir hafta geç gördüm(alt komşuma vermişler) gittim muhtarlığa imza karşılığında tebligatı aldım ben tebligatı aldığımdan itibaren yasal 15 gün itiraz sürem olduğunu biliyordum fakat öğrendiğime göre kapıya bırakılan günden itibaren yasal süre başlıyormuş ben 23.01.2014de itıraz etmem gerekirken 24.01.2014 itiraz dilekçemi verdim evi aldığım kişi benden önce evi senet karşılığında başkasına satmış fakat sattığı kişi tanıdık olduğu için onu oyalamış tapuya gitmemiş daha sonrada emlakçı aracılığı ile evi tapuda bana sattı ben evi aldığım kişiyi kesinlikle tanımıyorum emlakçı aracılığı ila evi gördüm üzerindeki ipoteği benim ev sahibine verdim parayla ipoteği kaldırtı ve aynı gün evi aldım şimdi bana evi satmadan önceki borçlu olduğu kişi bana ve evi satana muvazalı satış diye dava açmış ben evi aldığım kişiyi daha öncesi kesinlikle hiç tanımıyordum evi aldıktan sonrada paranın bir kısmını evi boşaltınca elden verdiğim miktarın elimde makbuzu yok evi boşaltıktan sonrada kesinlikle hiçbir diyalogum olmadı görüşmedim birkaç avukata sordum sizin iyi niyetli olmanız önemli değil satıcı eğer kötü niyetlise tapu iptal olur dendi inanılmaz bir şey nasıl olur ben satıcının ev alırken kötü niyetli olduğunu nasıl anlayacağım. Bende olsam sıkışınca malımı satarak borçlarımı öderdim neyse ben evin ipoteklerini kaldırarak ve belediye rayiç bedelli göstererek tapumu aldım 5 yıldır evimde oturuyorum şimdi böyle bir olayla karşı karşıya geldim çok zor durumdayım ben tapuda belediye rahiç bedelinden gösterdiğim için herhangi bir vergi çıkar mı ve tapum iptal olur mu evimin üzerine ihtiyati tedbir konulur mu makbuzlarımın bir kısmını bulamadığım için sorun yaşar mıyım çok teşekkür ederim iyi çalışmalar. Burada emlakçı şahitli ile binada benden önce oturan eski oturanların lehime yani adamla hiç bir bağım olmadığı hakkında şahitlikleride olucak.teşekkür ederim
lütfen sizlerin vereceği cevaplara çok ihtiyacım var mailime cevap yada eş değer cevaplar yazarsanız sevinirim iyi çalışmalar
Arkadaşımın komşusu 2 yıl önce borçları olduğunu ve yurt dışındaki oğlundan para gelene kadar evini üzerine yapmasını ağlıyarak istemiş.Arkadaşımda kabul etmiş.kendisi 2 yıl önce 67 yaşında idi.Daha sonra da pişman olup tapuyu geri alması için ısrar etmiş.o şahıs tapuya gelemiyeceğini,babasının hasta olduğunu ve avukatını gönderdeceğini söylemiş.Avukat tapu dairesine bir vekaletle gelip arkadaşımın üzerine olan evi başkasının adına geçirmiş. 2yıl sonrada arkadaşıma mahkeme celbi geldi. O kişinin eşi muvazaalı satış !! davası açmış.
Arkadaşim,şu an 70 yaşındadır ve korkuyor.Avukat tutacak parası yok.O kşşi ile de 2 yıldır görüşmüyor.
Ne yapmalı? gelen kağıtta dava ile ilgili bütün masrafları ödemesi isteniyor(karşı taraf tarafından)
Arkadaşımın tek suçu bu kişiye aldanmaktı.
ne yapmalı? teşekkürler
https://www.hukuki.net/showthread.php...823#post398823 şurada bahsettiğiniz konu sanırım