Zinanın yasal olarak tespiti
Merhaba,
Eşimle yaklaşık 4 yıldır açtığı boşanma davası reddedildiği için ayrıyız. 16 yaşında birde kızımız var. Çevreden eşimin tekrar evlendiğini duydum boşanmadan nasıl evleniliyorsa artık? Biraz araştırınca beraberken tartışmalarımıza sebep olan kadınla aynı evde yaşadığını hatta imam nikahı yaptırdığını öğrendim. Sorum şu; Zina suç olmaktan çıkmış, hatta hapis cezası bile kaldırılmış olabilir ama eş olarak ben bu durumu şikayet edersem işlem yapılırmı? Şikayetimi kime yapmalıyım? Kolluk kuvvetlerine mi?(jandarma yada polis)yoksa direkt savcılığamı. Savcılığa imam nikahı hakkında şikayette bulunabilirmiyim? Yasalarda imam nikahının cezası varmı? Niyetim zaten kaçınılmaz olan boşanma davamda bu durumu belgelemek. Yanıtlarınız için teşekkür ederim.
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
Birden çok evlilik, hileli evlenme, dinsel tören
MADDE 230 - (1) Evli olmasına rağmen, başkasıyla evlenme işlemi yaptıran kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Kendisi evli olmamakla birlikte, evli olduğunu bildiği bir kimse ile evlilik işlemi yaptıran kişi de yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
(3) Gerçek kimliğini saklamak suretiyle bir başkasıyla evlenme işlemi yaptıran kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan suçlardan dolayı zamanaşımı, evlenmenin iptali kararının kesinleştiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
(5) Aralarında evlenme olmaksızın, evlenmenin dinsel törenini yaptıranlar hakkında iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilir. Ancak, medeni nikah yapıldığında kamu davası ve hükmedilen ceza bütün sonuçlarıyla ortadan kalkar.
(6) Evlenme akdinin Kanuna göre yapılmış olduğunu gösteren belgeyi görmeden bir evlenme için dinsel tören yapan kimse hakkında iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilir.
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
Esin hanım,
Bilgilendirmeniz için teşekkür ederim. Ama imam nikahının ıspatı biliyorsunuzki zor. Asıl öğrenmek istediğim uzun zamandır aynı evde karı koca gibi yaşayan, çevrelerine kendilerini evli gibi tanıtan bu kişiler için gerçekte şikayetçi olduğumda durum tespit edilerek bir tutanak düzenlenir mi? Jandarma yada polise gittiğimde beni başlarından savmalarını istemiyorum çünki bunu yapmaya kararlıyım. Bu konuda aydınlatırsanız sevinirim. Yanıtınız için şimdiden bir kez daha teşekkür ederim.
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
Uygulama ile ilgili olarak başka bilgisi olan varsa lütfen bilgi verebilirmi? Süreyi geçirmeden birşeyler yapmak istiyorum. Teşekkürler.
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
İmam nikahının ıspatı zor değildir.Adından da anlaşıldığı gibi bu işi İmam yapar.Türkiyede her mahalle,ilçe,köy ve ilde bulunan imamlar bellidir.
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
Sn. Aziz41tr bu konu dalga geçilecek bir konu değil bence. İmam ben kıymadım derse ne olacak? İmam nikahının akabinde belgemi veriyorlar acaba? Daha ciddi cevapları olan bir hukukçu olduğuna inanıyorum hala. Saygılarımla.
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
imam nikahını kanıtlamadan eşinizin bir başka kadınla beraber yaşadığını kanıtlamanız da yeterli olacaktır bence. imam nikahı yapmış olup olmaması önemli değil....
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
Alıntı:
aziz41tr rumuzlu üyeden alıntı
İmam nikahının ıspatı zor değildir.Adından da anlaşıldığı gibi bu işi İmam yapar.Türkiyede her mahalle,ilçe,köy ve ilde bulunan imamlar bellidir.
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Saim Yeprem, İslam dininde ''dini nikahın'' olmadığını belirterek, ''Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kıyılan resmi nikah, İslam dininin de geçerli saydığı nikahtır'' dedi.
Prof. Dr. Yeprem, ''dini nikahın'', kilisede, rahip ve papazlar tarafından kıyılması mecburi olan Hristiyan nikahı için kullanılan bir terim olduğunu söyledi.
İslam'da bu anlamda bir ''dini nikah'' olmadığını ifade eden Yeprem,
''Her işte olduğu gibi nikahta da Allah'a dua ederek hayır talep etmek, Müslümanların iyi davranışlarındandır. Bu yapılmadığı takdirde resmi nikahın geçerliliği de ortadan kalkmaz'' dedi.
Dini nikahın, Hristiyanlıkta geçerli olduğunu vurgulayan Yeprem, şunları kaydetti:
''Dini nikahın kıyılması için nikahı kıyan din adamının Allah adına hüküm veren biri olması, nikahın kıyıldığı yerin kutsal yer olması ve yapılan işin de dini işlem olması lazım. Dini nikah için bu üç unsurun olması gerekir ki, bu da Katoliklerde olan bir nikahtır. Kilise kutsal sayılan yerdir, papaz, Allah adına konuşan din adamıdır, nikah da ebediyen bozulmayacak olan dini bir işlemdir. İslam'da, Allah adına söz söyleyen bir din adamı ve kutsal bir mekan yoktur. Namaz kılınan her yere mescit, cami denir ve başka amaçlarla da kullanılabilir. Buraların, kilise gibi kutsiyeti yoktur. Medeni Kanunun hükümlerine göre kıyılan resmi nikah geçerlidir. İslam dininde bu anlamda dini nikah yoktur.''
Osmanlı İmparatorluğu döneminde mahalle imamları tarafından kıyılan nikahların bugün belediyelerce kıyılan nikahtan farklı olmadığını vurgulayan Yeprem, ''Mahalle imamlarının, devletin itibar ettiği kayıtları tutan, evlilik cüzdanını veren, mahkemelerin kayıtlarını tutan niteliği vardı, bugünkü belediyelerin evlendirme daireleri gibiydi. Bu işlemleri o zaman mahalli imamlar yürütüyordu''
diye konuştu.
Sabah
Birlikte yaşayıp da; bu birlikte yaşamı utanılacak bir hal addedenlerin dini nikahı ile ilahiyatta mevcut dini nikah farklıdır. Her ne kadar evlenecek 2 kişinin niyetlerini açıklaması bile yeter kimseye lüzum yok dense de; bu hem hayatın doğal akışına, hem de Kur'an'a ters düşer.
Dini nikah'ın kıyılması sadece gönüllerin rahat etmesi için değildir, ayrıca mutlaka ilanı gerekir, hadisler o yıllarda cami'den duyurulmasını söylemekteler.
Ayrıca dini nikahın denetimini şart kılan ve en başta belirlenen, kadını kişisel olarak gerek nikahlı iken gerekse boşanma durumunda güvence eden ve maddi bir anlam ifade eden 'mehir' müessesesi vardır.
Peygamberin sağlığında cami'den ilanı şart olan,,, osmanlı da mahalle imamları ile kıyılıp, kayıt altına alınan dini nikah müessesesinde olmazsa olmaz unsur 'bu nikahın kıyıldığının öncelikle duyurulması, nikahlı kişilerce de bunun beşeri ilişkiler esnasında, sosyal hayatta açık kabulü' dür. Bu ilan ve açık kabulün yasalar korkusuyla gizlenmesi, dini nikaha olan inancın kifayetsizliğini, dini nikahın göstermelik olarak yapıldığını açıklar,,, zannımca Allah da bunu görüp bilmektedir.
Tabii zamanla bu mehri yine erkekler kendi lehlerine çevirmişler; babalar kızlarını satmış 'başlık parasını' dahi dini kılıflandırmışlardır.
Erkekler nedense dini nikaha çok gönüllü, resmiyet filan tanımaz derece de imanlılar DA İŞ BOŞANMAYA GELİNCE DİN/İMAN/KURAN UNUTULUR, KADIN HAKLARI GASPEDİLEREK O GÜNE KADAR TANIMLADIKLARI BİLUMUM YASALAR SAYESİNDE ORTADA BIRAKILIR.
Ama kendi varlığını tümden karşı tarafa teslim eden KADINLAR da, bu nikahtan istifade ederken inadına mümin, dini kuraldan başka kural tanımaz iken,,, ortada bırakıldıkları anda YASALARIN KENDİLERİNE GÖZ KULAK OLMASINI İSTERLER... Bazıları da daha kapasiteli olup, dini nikah ilaveten ÇOCUK ile yeterli güvenceyi sağlayacaklarını düşünüp, nikah bekçisi çocuklar doğururlar...
Konumuza gelince;
Boşanma davası red olduktan sonra boşanabilmek için beklenen 3 yıllık süre taraflara birbirinin insani tüm ihtiyaçlarına ambargo koyma hakkı vermemeli.
Vermez zaten; bu sürenin mantığı,,, 3 yıl geçmekle halen biraraya gelmemiş eşlerin artık ortak yaşamı sürdürme ihtimallerinin olmadığının kabulüdür.
Hırs, intikam duygusu ne bileyim başka nedir?? özellikle kadınların olmazsa olmazı nikah cüzdanını pul etmemektir.
Demişsiniz ki;
Çevreden eşimin tekrar evlendiğini duydum boşanmadan nasıl evleniliyorsa artık? Biraz araştırınca beraberken tartışmalarımıza sebep olan kadınla aynı evde yaşadığını hatta imam nikahı yaptırdığını öğrendim.
tabii ki doğal sonuç budur. İnsanların temel ihtiyaçlarından biri sevgi ihtiyacıdır. Siz bu ihtiyacınızdan feragat etmiş iseniz de eşiniz etmemiş, etmeyecektir... Ancak evliliğin yasal zeminde sona ermemiş olması tabii ki bu ihtiyacın karşılanması için kurulan ilişkileri taraflardan biri evli olduğu için ahlak dışı hale bürüyecektir.
Almanya kaynaklı bir haber okumuştum; evlilikler 7 yıl'lık ifa edilmeli diye.., aynen katılıyorum.
Evliliğiniz fiilen sona erdi ise; birlikteliği temine karşılıklı istek ve arzu yok ise;
gerek sizin gerek ise ortak çocuğunuzun bundan sonra ki yaşamlarında eşinizin mükellefiyetlerini belirleyen yasal şartlar da oluşturularak boşanmanızı öneririm.
Yok yakalatmak, yok zina vs. vs. 16 yaşınızda kızınız var,,, onun ihtiyacı olan gizli ilişkiler yaşayan bir baba, onu takipte bir anne filan değil.
Bunlar size ne kazandıracak?? Üç beş miktar arttırılmış tazminat....
Geçen yıllarınızı geri getirmeyecek, bir zamanlar sevdiğiniz kişi ile savaşmanızdan şahsiyetinize bilerek ve isteyerek açılmış gedikleri de tıkamayacak....
Artık asrımızda yasalar kadınların nikahlarını devam ettirmek için en fazla 3 yıl tanıyor,,,,
Ancak; zedelenen kişilikleri, evlilikten doğan v eşlerinin mağdur ettiği tüm maddi/manevi beklentileri/ihtiyaçları, varsa sömürülen sair değerlerini YASALAR KORUMAKTADIR.
Bilginize;
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
Alıntı:
aziz41tr rumuzlu üyeden alıntı
İmam nikahının ıspatı zor değildir.Adından da anlaşıldığı gibi bu işi İmam yapar.Türkiyede her mahalle,ilçe,köy ve ilde bulunan imamlar bellidir.
TCK.230 DA BULUNAN 5 İLA 6 MADDEDEKİ 2 AYDAN 6 AYA KADAR CEZAYI NE İMAM ALMAK İSTER, NEDE NİKAHI KIYDIRANLAR.
Re: Zinanın yasal olarak tespiti
Alıntı:
violet3534 rumuzlu üyeden alıntı
imam nikahını kanıtlamadan eşinizin bir başka kadınla beraber yaşadığını kanıtlamanız da yeterli olacaktır bence. imam nikahı yapmış olup olmaması önemli değil....
işte yakınıcıda şunu söylemek istiyor,evet kanıtlıycamda şu zina suc olmaktan cıkmış,yani ceza verilmiyomuş tamam ceza verilmesin ama boşanmada kuvvetli bir delildir peki bu zina sucunu kanıtlıya bilmek icin önce hangi yola baş vurmam gerekir,nereye nasıl şikayet edeyim,polise gitsem jandarmaya gitsem şikayet etsem bana,bu suc değil biz bakmıyoruz derlerse ne yapayım,nereye gideyim c.savcılığınamı dilekce vereyim,yağut boşanmanın görüldüğü mahkemedemi söyliyeyim tanık dinleteyim , diye yol gösterilmesini istemektedir, hepmiz yazılarımında yakınıcıya kanıtla kanıtla diyoruz tamamda yolu yordamıne ondan bahseden yok.