İşe iade sonucunda yeni bir işte çalışıyorsanız

Merhaba,
İşe iade davası açtıktan sonra ,dava devam ederken kamuda çalışmaya başladım.10 ay sonra yargıtay onamasıyla davayı kazandık.Eski firmam kamuda çalıştığımı bile bile "nasıl olsa memurluğu bırakmaz" düşüncesiyle beni işe davet etti.Davete gittiğimde ,"biz seni yasal olarak öylesine davet ettik,burda artık bir geleceğin olamaz,başlarsan da fazla uzun ömürlü olmaz ,gel sen hiç başlama ,yoksa memurluğu bırakıp gelirsen bir iki ay sonra tamamen işsiz kalırsın"şeklinde bir konuşmada bulundular.Ben de yargıtay kararında firmanın 2 alternatifi olduğunu isterlerse bana haklarımı verip başlatmama şanslarının da olduğunu kendilerine ilettim.Ancak firma beni işe başlattı,bende o sırada resmi izindeydim.Hem bazı haklarımı alırım hemde öbür işimden olmayayım düşüncesiyle de kamudaki son maaşımı mal müdürlüğüne iade edip aylıksız izne ayrıldım.
Firma bu aylıksız iznimi kamudaki işyerimden öğrenince (ki arayıp bilgi alıyorlardı),sözde işe iadeden 2 ay sonra 25/2 'den 2.kez beni işten çıkarttı.Gerekçe olarak da işi savsaklamak ve başka bir yerde çalışıyor olmamı gerekçe gösterdi.
Tekrar işe iade davamız sürüyor...
Sizce bu davanın sonu nasıl biter?
Saygılarımla,

İşverenin ikinci fesih sebebi olarak ileri sürdüğü "İşi savsaklamak" ve "başka yerde çalışıyor olmak" iddialarını kanıtlaması gerekir. İşi savsaklamaktan neyi kasdettiğini bilemiyoruz. Bu savsaklama kavramı çok muğlak olduğundan işverenin bunu somut olarak kanıtlaması gerek. Yani işin işçiye hatırlatıldığı halde yapmamış olması lazım. Hiç bir uyarı yapılmadan işin savsaklandığı iddiası geçerli bir iddia olarak kabul edilemez. Bazı eski yargıtay kararlarında da bu hatırlatmanın yazılı yapılmasından bahsedilmektedir. Yani savsaklama iddiasının işveren açısından çok da işine yarayacağını zannetmiyorum.
Ancak, başka işte çalışma iddiası ciddi bir iddiadır ve kanıtlanması da kolaydır. Çünkü siz aynı dönemde kamuda çalışıyor görünüyorsunuz. Bu konuda işe iade davası ile ilgili bir karar örneği yok diye biliyorum, ancak sizin aynı dönemde kamuda çalışıyor göründüğünüz dönem için öbür tarafta izinde olduğunuzu ve bu tarafta da işinizi aksatmadığınızı iddia etmeniz gerekir. Tabi bu durum her iki işyeri açısından da sizde sıkıntı yaratabilecek bir durumdur. Çok net bir şey söylemek zor. Kolay gelsin.

1-Davete gittiğimde yanımda bir avukat arkadaş refakat etti ve Genel Müdür'ün "biz seni yasal olarak öylesine davet ettik,burda artık bir geleceğin olamaz,başlarsan da fazla uzun ömürlü olmaz ,gel sen hiç başlama ,yoksa memurluğu bırakıp gelirsen bir iki ay sonra tamamen işsiz kalırsın"şeklindeki konuşmaya şahit oldu.Bu ifadelerin Genel Müdür tarafından söylendiğini de mahkemede avukat arkadaş şahitlik ederek ifade verdi.
2-Mal Müdürlüğüne Maaş iadesi yaptığıma dair belge de mahkemeye sunuldu.
3-Kamu kuruluşundan 3 ay süre ile ücretsiz izinli olduğuma dair yazı da mahkemeye verildi.(Fesihte bu izin periyodununda oldu).
4-Yani aslında fiilen iki işten aynı anda gelir sağlamadım.Üstelik kamu kuruluşu Hatay'dayken ,eski firmam da Adana'dayken zaten aynı anda her iki işyerine gitmem de km olarak mümkün değil sanırım.
Bu detaylarla nasıl bir durum görüyorsunuz?
Saygılar

Buyurun size bir "İŞE İADE KAZASI" daha.

1) İşveren, davacının kamu işyerinde çalışmaya başladığını biliyor ve işe iade başvurusuna rağmen işçinin işe başlamayacağı kuvvetli bir ihtimal. O zaman işe davet ederim o da başlamaz ücret ve tazminat ödemesinden kurtulurum diyor.

2) İşçi de aslında işe iade edilmek istemiyor ancak karar ile elde ettiği haklardan da olmak istemiyor. O zaman ne yapmak lazım, ücretsiz izin alacak, işverene başvuracak, başlatılırsa 4 aylık ücretini alacak, başlatılmazsa ücret ve tazminatını alacak.

3) İşçi işe başlarsa işveren işçinin burnundan fitil fitil getirecek bir pundunu yakalayıp tazminatsız atacak, yine işe iade davası vs.

Nerede iyiniyet, nerede hukuka saygı, nerede iş güvencesi, nerede iş barışı, nerede????

Sayın demir_3
Sizin ikinci işe iade davasının soncunu merak ediyoruz. Sonucu bizlerle paylaşırsanız seviniriz. (Analadığım kadarı ile bu dava Adana İş Mahkemelerinden birinde değil mi?) Selam.

Abbas Bey,
Evet bu dava Adana 3. İş Mahkemesinde 8 Mart'ta 4. ve muhtemelen son duruşma olacak diye tahmin ediyoruz.
1.işe iadeyi hatırlarsanız "istifa mektubu"na rağmen kazanıp önemli bir emsal karar aldırtmıştık.
Umarım bunu da kazanırız ve bundan sonraki arkadaşlar için önemli bir emsal olur.Ve umarım ki işe iade davaları sonuçlandığında da kötü niyetli işverenler bu oluşabilecek emsal karardan çekinip daha dikkatli olurlar.
Siz de kitaplarınıza koyarsınız...:)
Bu arada merak ettiğim bir konu da şu;
Şimdi öncelikle ortada yargıtay tarafından onaylanmış bir işe iade kararı var.İşveren tam anlamıyla özlük haklarını ve kişinin çıkarılmadan önceki pozisyonunu iade etmeden salt çalışanı işe evrak üzerinde geri başlatıyorsa ve bu şekilde başlatmadan sonra örneğin çalışanla ilgili x problemler daha sonradan yaşanırsa,örneğin 6 ay geçmiş ve işçi hala eski işine atanmamış ve alt pozisyonlarda çalıştırılmaya zorlanıyor,bu arada da işçi bir hata yapıyor ve bu hata da gerçekten ispatlanabilir olsun.
Şimdi bu 6 aylık süre sonunda oluşan bu hataya mahkeme şunu mu demeli;
"İşveren yargıtay kararına rağmen ,işçiyi tam anlamıyla işine iade etmediğinden mahkeme kararına başından beri uymamıştır,dolayısıyla 6 ay sonrasında işçi tarafından yapılan hata üzerinde durulamaz."
Yada mahkeme bu tam anlamıyla gerçekleşmeyen işe iadeyi görmezden gelip 6 ay sonraki vaka üzerinde mi durmalı...!?
Sevgi ve Saygılarımla

Sayın Bayındır yazmayı düşündüklerimi yazmış... Aynen katılıyorum...

Yıllarca üzerinde çalışılan iş güvencesi hükümlerinin somut olayı getirdiği yere bir bakın... Almanya'da şöyle bir hüküm var, Fransa'da böyle bir hüküm var, İngiltere de şöyle... İyi de, burası Türkiye, burada Türkler yaşar... Kes, kopyala, yapıştır'la olmuyor işte...

Selamlar...

Merhaba,
Bugün Adana 3.İş Mahkemesi hakimi davamızı reddetti.Sözlü olarak da gerekçe olarak kamu kadrosunda olmamı söyledi.
İşveren bu işten karlı çıktı ,hem bile bile işe başlattı ,hemde 2 ay sonra 25/2 den ihbar ve kıdem tazminatımı da vermeden iş akdimi feshetti.
Hakim şunu bir türlü anlayamadı ;ben kamudan istifa etmiş olsaydım şu an işsizdim.Adamlar açık açık daha başlatmadan bunu bana söylemişlerdi...
Saygılarımla,

Alıntı:

---

demir_3 rumuzlu üyeden alıntı

Merhaba,
Bugün Adana 3.İş Mahkemesi hakimi davamızı reddetti.Sözlü olarak da gerekçe olarak kamu kadrosunda olmamı söyledi.
İşveren bu işten karlı çıktı ,hem bile bile işe başlattı ,hemde 2 ay sonra 25/2 den ihbar ve kıdem tazminatımı da vermeden iş akdimi feshetti.
Hakim şunu bir türlü anlayamadı ;ben kamudan istifa etmiş olsaydım şu an işsizdim.Adamlar açık açık daha başlatmadan bunu bana söylemişlerdi...
Saygılarımla,

---

Sayın demir_3

iş kanunun işe iade ile ilgili kısmını özetlersek;
- işçi feshin geçersizliği için bir ay içinde dava açabilir
- kesin karar sonrasında 10 iş günü içinde işverene İŞE İADE edilmesi için talepte bulunabilir
- işveren işe iadeyi kabul etmezse mahkemece belirlenecek süre kadar brüt ücret ve diğer haklarının yanında yine mahkemece belirlenecek süre kadar tazminatı ödeyebilir
- işveren işe iadeyi kabul ederse mahkemce belirlenecek süre kadar brüt ücret ve diğer haklarını öder, ihbar ve kıdem tazminatını geri isteyebilir.

bu özet çerçevesinde işçinin ASIL NİYETİNİN ne olduğuna bakmak lazım:

- İŞE İADE edilmeyi mi istiyor?
- yoksa mahkemece belirlenecek miktarda tazminatı mı istiyor?

Türkiye'de maalesef işe iade davaları işçi açısından ek para almak olarak değerlendiriliyor ve dava sonucunda oluşabilecek sorunlar düşünülmeden dava sürecine giriliyor. sonuçta, işveren de kendi haklarını kullandığında -tıpkı gerçekten de işe yaramaz bir işçinin sadece usul yönünden yapılan hata nedeni ile davayı kazanması gibi- ortaya başka hukuki sorunlar çıkıyor.

eğer siz, davanın asıl amacı olan İŞE İADEyi istemiş olsa idiniz; gereğini yapar, başka bir işyerinde çalışmayı bırakır ve eski işyerinizde yerinde performans göstererek çalışmaya devam ederdiniz. eğer mevcut işten memnun iseniz, sadece alacağınız tazminatları kurtarmak adına böyle maceraya girmek ne kadar doğru oldu tartışmak isterim.

Alıntı:

---

okocabiyik rumuzlu üyeden alıntı

bu özet çerçevesinde işçinin ASIL NİYETİNİN ne olduğuna bakmak lazım:

- İŞE İADE edilmeyi mi istiyor?
- yoksa mahkemece belirlenecek miktarda tazminatı mı istiyor?

Türkiye'de maalesef işe iade davaları işçi açısından ek para almak olarak değerlendiriliyor ve dava sonucunda oluşabilecek sorunlar düşünülmeden dava sürecine giriliyor. sonuçta, işveren de kendi haklarını kullandığında -tıpkı gerçekten de işe yaramaz bir işçinin sadece usul yönünden yapılan hata nedeni ile davayı kazanması gibi- ortaya başka hukuki sorunlar çıkıyor.

eğer siz, davanın asıl amacı olan İŞE İADEyi istemiş olsa idiniz; gereğini yapar, başka bir işyerinde çalışmayı bırakır ve eski işyerinizde yerinde performans göstererek çalışmaya devam ederdiniz. eğer mevcut işten memnun iseniz, sadece alacağınız tazminatları kurtarmak adına böyle maceraya girmek ne kadar doğru oldu tartışmak isterim.

---

Sayın okocabiyik,

İşçinin asıl niyetinin ne olduğu asla bilinemez tıpkı işverenin ASIL niyetinin ne olduğu bilinemeyeceği gibi. İşe iade davaları çok uzun süreler almaktadır. Halbuki kanunda bunun sınırı 4 ay olarak tutulmuştur. Yanlış ise düzeltiniz. 2 sene dava sürdükten sonra işçinin işe iade davasının sonucunu beklemesi insan haklarına aykırıdır.

Bir sene boyunca iş arayan bir işçinin bu 12 ay boyunca alması gereken ücretin bir nevi karşılığı olan bu tazminatı haketmediği ve 13. ayda bulduğu işte çalışması gerektiğini ya da bunu bırakıp eski işine dönmesi gerektiğini söylüyorsunuz. Hangi mantığa dayanarak söylüyorsunuz bilemiyorum. Hukukta niyet belli bir yer kaplamaktadır belki ama neye göre kime göre sorusunun çıkmaması için tüm açık noktalar her iki taraf için de belirlenmesi yararlıdır.

Burada hem işveren için hem de işçi için hakkaniyetli olan eğer işçi yeni bir işte çalışıyorsa ve bu işini bırakmak istemiyorsa diğer tazminatlar yerine direkt olarak işçinin boşta geçen zamanı için alması gereken ücretin belli yasal sınırlar dahilinde direkt olarak işverene ödetilmesi olmalıdır.

Eğer işçi dönmek istiyorsa işine; yeni işinden ayrılmalı, boşta geçen ücretlerini alarak eski işine geri dönmesi hakkaniyetli olacaktır.

Kanunda benzer durumlar bu yönde açığa kavuşturulursa sanırım işçilerinin işverenlerin niyetleri sorgulanmak durumunda kalınmaz.