2018 sonrası Boşta Geçen Süre ve İşe Başlatmama Tazminatı Hesaplanmasında Baz Alınacak Ücret

Yeni iş kanununda böyle diyormuş,


“Mahkeme veya özel hakem, ikinci fıkrada düzenlenen tazminat ile üçüncü fıkrada düzenlenen ücret ve diğer hakları, dava tarihindeki ücreti esas alarak parasal olarak belirler.”

Bu cümleden bir halt anlayan var mı? Bu cümle klasik avukatlar tarafından tartışılmıyor, hep kafa yormayacak basit kısımlar yok arabulucuya başvurulacakmış da yok zaman aşımı 5 yıl olmuş da bunlar vurgulanıyor, ama asıl beyin isteyen nokta bu cümlenin yorumu. Ben kendi avukatım dahil bu cümleye kafa yoran bir avukat duymadım.

Benim yorumum bu madddenin işciye inanılmaz bir KAZIĞI soktuğudur. Vatandaş düşmanı bir maddedir ve diğer maddeleri bu maddenin yanında tartışmaya gerek yoktur.
Buradaki yorum çok nadir olarak bazı sitelerde ki onların da kafa basmıyor, "karışıklığa son verilmiş o tarihteki emsal işci ücret değil de işcinin dava tarihinde ki ücret baz alınacaktır" şeklinde. Burada anlamamız gereken örneğin işci 2018 Eylül de dava açtı , 10 bin TL alıyordu net, davası 2019 sonunda bitti, o zaman da alacakalrı atıldığı andaki rakamdan mı(10 BİN tl ÜZERİNDEN) hesaplanacak.?

Eğer böyle ise KAZIĞIN işciye çok fena işciye kibarca hediye edildiğidir hükümet tarafından. Zaten kur artışına göre alacğaın dolar miktarı azalacağından bir kazık yiyyorsun, önceden en azından o anki emsal görevdeki emsal işci maaşı baz alındığından bu KAZIK az da olsa hafifliyordu. Çünkü enflasyon zamları dahil edilerek hesaplama yapılmış olunuyordu işcinin alacaklarına bu durumda.


Tecrübeli avukatlar ne düşünüyor bu konuda? İllaki 2018 yılında yeni bir davanın sonucunun beklenmesine gerek olmayacak, kafa yoracak değerli avukatların cevaplarını bekliyorum.

Sürekli bir basmayan kafalar kelamı etmektesiniz,
şu sizin basan kafanızla bir yorum alalım bence sizden, nasıl olmalı, ondan sonra sizin kafanızın bastığınca biz de kafamızın basabildiği kadar yorumlayalım.

Bahsettiğiniz husus yasamanın ve belki yürütmenin ilgi alanına giriyor.
Yargının görevi kanunları uygulamak. Kanun işçinin aleyhine ve hak kaybına neden olacak gibi görünüyor.
Ancak mahkemeye karşı ancak Anayasaya aykırılık iddiasında bulunabilirsiniz.
Bu kanunu beğenmesek de, beğenmeseniz de Anayasaya aykırılığı söz konusu olmadığı için size avukatlar değil ancak siyasiler yardım edebilir.

Alıntı:

---

Av.Yusuf Selçuk Ateşkan rumuzlu üyeden alıntı

Bahsettiğiniz husus yasamanın ve belki yürütmenin ilgi alanına giriyor.
Yargının görevi kanunları uygulamak. Kanun işçinin aleyhine ve hak kaybına neden olacak gibi görünüyor.
Ancak mahkemeye karşı ancak Anayasaya aykırılık iddiasında bulunabilirsiniz.
Bu kanunu beğenmesek de, beğenmeseniz de Anayasaya aykırılığı söz konusu olmadığı için size avukatlar değil ancak siyasiler yardım edebilir.

---

Teşekkürler cevap için, hak kaybı olacağı konusunda idi benim de anladığım. Siz değerli avukatların da görüşü bu yönde ise doğruyum demektir.
Gerçekten kazığın alası atılmış olmış biz çalışanlara bu madde ile.
2018 den sonra işe iade davalarından artık bir şey beklemeyin para olarak. Hem avukatlar hem de çalışanlar için inanılmaz bir düşüş olacak alacaklarda. (Enflasyonun yüksek olduğu için eriyecek alacakları dava sonucunda)
Ama anlamadığım bu kadar avukat var, hiç mi bu noktaya dikkat çekilmedi. Kendi gelirleri de düşecek çünkü.

2018 aĞUSTOSDA Açtığım davayı 2020 Ağustosda paraları alacak şekilde kazandım. Gelelim kanun değişikliğinin bana getridği kazığa:
2020 Ağustos da yenen kazık 50 bin tl--> 7 bin usd . Resmen yeni kanunla 7 bin usd mi çaldılar. Bunu 4 yıl önce görmüştüm zaten ama konuya okuyanlar görsün istedim.