Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
değişik sosyal güvenlik kurumlarında geçen çalişmalar • isteğe bağlı sigorta • hizmet birleştirmesi
Ekleyen: Av.tayfun Eyilik | Tarih: 30-06-2011 | Kategori: İçtihat | Okunma : 2164 | Not:
Av.tayfun Eyilik

Hakkımdaki bilgilere http://www.tayfuneyilik.av.tr sitesinden ulaşabilirsiniz


Profil >
YARGITAY 21. HUKUK DAiRESi
E: 2009/4056 K: 2010/2798 T: 15.03.2010
sosyal güvenlik hukuku • değişik sosyal güvenlik kurumlarında geçen çalişmalar • isteğe bağlı sigorta • hizmet birleştirmesi
(506 SK m. geç.20; 1479 SK m. 24)
Özet: isteğe bağlı sigortalılık süresi fiili hizmet  süresinden sayılmayacağından bu süre yaşlılık aylığı hesabında nazara alınsa da davacının son yedi yıllık hizmet süresi hesabında isteğe bağlı sigortalılık sürelerinin aylık bağlamaya esas Kurumun belirlenmesinde değerlendirme kapsamına alınmaması gerekir.
Davacı, zorunlu Bağ-Kur siğortalılığının 02.01.2002 tarihinden sona ermesi nedeniyle Kuruma pirim borcu bulunmadığının ve müracaat tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tesbitine karar verilmesini istemıştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermıştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu  anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
KARAR
Dava, davacının oda kaydı ve kaydının sona erdiği tarihler dikkate alınarak 1479 sayılı Yasa  kapsamında zorunlu Bağ-Kur sigortalılığının 02.01.2002 tarihi itibariyle sona ermesi nedeni ile kuruma pirim borcu bulunmadığının tesbiti ile Sosyal Güvenlik Kurumlarında geçirdiği hizmet süreleri dikkate alınarak Kuruma müracaat tarihinden itibaren emekli sayılmasına karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, davacının Bağ-Kur prim borcu bulunmadığının ve SGK Kurumlarında geçirdiği hizmet süreleri dikkate alınarak 01.06.2006 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak  kazandığının tesbitine karar verilmıştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 10.03.1985-15.08.1985 tarihleri arasında vergi, 24.06.1997 - 02.01.2002 tarihleri arasında oda, 03.05.1988-28.12.2001 tarihleri arasında sicil kaydı bulunduğu, 11.11.1989 tarihli bildiriye istinaden 03.05.1988 tarihi itibariyle kayıt ve tescil edildiği, 02.01.2002 tarihli iB formuna göre Bağ-Kur sigortalılığının
02.01.2002 tarihinden itibaren sona erdirildiği 03.05.1988 - 02.01.2002 tarihleri arasındaki döneme ait prim borçlarının tamamını ödediği, 01.06.1972-31.05.2005 tarihleri arasında 506 Sayılı Yasa kapsamında zorunlu ve isteğe bağlı sigortalı olarak toplam 2.140 gün sigortalılığı bulunduğu bu sürelerden 01.01.1991-31.12.1993; 01.03.2002-31.05.2003 ve 01.02.2005-31.05.2006 tarihleri arasındaki dönemde isteğe bağlı siğortalı olarak 506 Sayılı Yasa kapsamında prim ödediği, Kurum memuru tarafından yapılan inceleme sonucu fioförler Odası üye kayıt defterinde davacının isminin bulunduğu bölümde üyeliğinin sona erdiği ile ilgili kayıt bulunmadığı gibi Oda Yönetim Kurulu tarafından davacının üyeliğinin sona erdiği ile ilgili karar alınmadığının tesbit edilmesi nedeni ile üyelik kaydının devam ettiği gerekçesiyle Kurum tarafından davacının Bağ-Kur sigortalılığı 506 Sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalı olarak çalişmaya başladığı 22.12.2003 tarihine kadar devam ettirilerek 311.1 2. -T L. prim borcu çıkarıldığı, davacının Sosyal Sigortalar Kurumu’na verdiği 31.05.2006
tarihli dilekçe ile yaşlılık aylığı isteminde bulunduğu anlaşılmaktadır. Uyuşmazlık davacının 02.01.2002-21.12.2003 tarihleri arasındaki dönemde 1479 Sayılı Yasa kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olarak bağımsız çalışması bulunup bulunmadığı ve davacının farklı sosyal Güvenlik Kurumlarına tabi hizmetleri nedeni ile yaşlılık aylığı bağlanacak Kurumun belirlenmesi noktasında toplanmaktadır.
1479 Sayılı Kanun’un 24. maddesi gereğince zorunlu Bağ-Kur sigortalılık statüsünün oluşması için vergi kaydının, Esnaf Odası veya Esnaf ve sanatkarlar Sicil Memurluğu kaydının bulunması yeterlidir. Bu nedenle 02.01.2002 tarihinden sonra kendi adına bağımsız çalışması bulunup bulunmadığı davanın kamu düzenini de ilgilendirdiği gözetilerek büyük bir titizlikle araştırılmalıdır. 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerinin Birleştirilmesi Hakkındaki Kanun’un 8. maddesi hükmüne göre; birleştirilmış hizmet süreleri toplamı üzerinden ilgililere son 7 yıllık fiili hizmet süresi içinde fiili hizmet süresi fazla olan kurumca, eşit olması halinde eşit hizmet sürelerinden sonuncusunun tabi olduğu Kurumca kendi mevzuatına göre aylık bağlanır. Bu bağlamda 2829 Sayılı Yasa kapsamında birleştirilecek süreler; anılan Yasanın 2. maddesi hükmünde sıralanan kurumlarda (T.C.Emekli Sandığı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Kurumu ile Sosyal Sigortalar Kurumu ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun geçici 20. maddesine göre kurulan emekli sandıklarında) 5434 sayılı T.C.Emekli Sandığı Kanunu, 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu, 2925 sayılı Tarım işçileri Sosyal   Sigortalar Kanunu ve 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve H esabına Çalişanlar Sosyal Sigortalar Kanunu hükümlerine göre kurumlarına emeklilik keseneği veya malüllük yaşlılık ölüm sigortaları primi ödenerek geçirilen sürelerdir. isteğe bağlı sigortalılık süresi fiili hizmet süresinden sayılmayacağından bu süre yaşlılık aylığı hesabında nazara alınsada davacının son yedi yıllık hizmet süresi hesabında isteğe bağlı sigortalılık sürelerinin aylık bağlamaya esas Kurumun belirlenmesinde değerlendirme kapsamına alınmaması gerekir.
Yapılacak iş; Davacının ticari faaliyette bulunduğu en son adreste Emniyet Müdürlüğü aracılığıyla ticari faliyetine hangi tarihte son verdiğine ilişkin araştırma yapmak gerekirse komşu işyeri kayıtlarına geçmış kişiler tespit edilerek tanık olarak beyanlarına başvurmak ayrıca Odanın Genel Kurul  faaliyetlerine katılıp katılmadığı ile ilgili de araştırma yapmak ve tüm deliller birarada değerlendirilerek çıkacak sonuca göre ihtilaf konusu 02.01.2002-21.12.2003 tarihleri arasındaki dönemde 1479 Sayılı Yasa kapsamında Bağ-Kur sigortalısı olup olmadığı araştırılmalı ve davacının 02.01.2002 tarihi ile 21.12.2003 tarihleri arasında 1479 Sayılı Yasa’ya tabi sigortalı olup olmadığını belirlemek ve  elirlenen sigortalılık süresine göre prim borcu bulunup bulunmadığı araştırılarak, daha sonra 2829 Sayılı
Yasa’nın 8. maddesi dikkate alınarak son 7 yılda geçen isteğe bağlı 506 Sayılı Yasa kapsamında ödediği primler fiili hizmet süresinin hesabına katılmayarak davacının 506 Sayılı Yasa’ya göremi yoksa 1479 Sayılı Yasa’ya  göremi yaşlılık aylığına hak kazanacağını tespit ederek sonucuna göre bir
karar vermektir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmış olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerden BOZULMASINA,  15.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay Kararları 3419

Forum