Hukuki Net Hukuki NET | Forum | Mevzuat Anasayfa | Kaynaklar | Yazarlar | Dizin | Arama | Uyarlama | Giriş | Üye Ol
Taşınmazın Paylaşımı • Taraflarca Akdedilen Sözleşme • Resmi Makama Verilen Dilekçe
Ekleyen: Av.tayfun Eyilik | Tarih: 13-01-2011 | Kategori: İçtihat | Okunma : 2122 | Not:
Av.tayfun Eyilik

Hakkımdaki bilgilere http://www.tayfuneyilik.av.tr sitesinden ulaşabilirsiniz


Profil >
YARGITAY 8. HUKUK DAiRESi
E: 2009/4491 K: 2009/5947 T: 10.12.2009
Taşınmazın Paylaşımı • Taraflarca Akdedilen Sözleşme  • Resmi Makama Verilen Dilekçe
Özet: Dava, Hazine’ye ait parsel üzerine
yapılmış olan binanın taraflarca ne şekilde
paylaşılacağına yöneliktir. Taraflar evvelce karı
koca olup şu anda boşanmışlardır.
Toplanan delillere göre; taraflarca akdedilen
satıfl vaadi sözleşmesine ve bu sözleşmeyi
doğrulayan taraflarca Milli Emlak Müdürlü-
ğü’ne verilen dilekçeye itibar edilerek yapılan
paylaşimın isabetli olduğu kabul edilmelidir.
Sevim ile Cahit ve dahili davalılar Mehmet ve müşterekleri aralarındaki
elatmanın önlenmesi ve tescil davasının kısmen kabulüne ve kısmen
reddine dair Gaziosmanpafla 2. Asliye Hukuk Hakimliği’nden verilen
10.02.2009 gün ve 160/42 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davacı
vekili ile davalı Cahit taraflarından süresinde istenilmış olmakla dosya
incelendi ve gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı vekili, Hazine adına tapuya kayıtlı bulunan 3923 parsel üzerine
vekil edeni ile davalının evlilikleri devamı sırasında birlikte zemin katı 1
daire ve 2 dükkan, birinci ve ikinci katları ikişer daireden oluşan bina infla
ettiklerini, iki adet dairenin boşanmalarını takiben vekil edenin rızası
dişında davalı tarafından satıldığını ve davcının bu binada hakkı
olmadığının ileri sürüldüğünü, davacınında masrafını da kendi karşılamak
suretiyle çatı kata 2 daire daha infla ederek bunları kiraya verdiğini ve 1998
yılında da davalı aleyhine mülkiyetin tespiti davası açtığını, ancak yargılama
aşamasında tarafların noterde 03.08.1998 tarihinde düzenledikleri
sözleşme nedeniyle bu davanın takip edilmediğini, bilhare daha önce 2981
Sayılı Yasa’ya göre hak sahibi ve aile reisi sıfatıyla davalı adına yapılan
başvurunun davacıya devredildiğine ilişkin temlik mahiyetinde Milli Emlak
Müdürlüğü’ne 05.09.1999 tarihli dilekçe verildiğini, boşanma davsının
açıldığı tarih itibarıyla var olan binanın 1/2’sinin davacı tarafından velilik
birliği içinde kendi ekonomik gücü ile yaptırıldığını, 1/2’sinin ise boşanma-
Gönderen: Mustafa AY / Gaziosmanpafla 2. Asliye Hukuk Mahkemesi Yargıcı
ları ve küçük çocuklarının vekil edende kalması nedeniyle davacı tarafından
ödence olarak davacıya bırakıldığını, iki dairenin ise bizzat davacı
tarafından sonradan yaptırıldığını bildirerek davalı taşınmaz üzerindeki
binanın tamamının mülkiyetinin vekil edenine ait olduğunun tespitini,
davalının vekil edeninin 1. kattaki dairesinde bulunan eşyaları ve giriş kat
kiracısının eşyalarını dişarıya bırakmak suretiyle elatma ve muarazanın
önlenmesini, binanın davacıya teslimi ile tesciline karar verilmesini
istemıştir.
Davalı, binanın çatı katı dahil tümünün kendisi tarafından infla
ettirildiğini, bilahare 2 daireyi 3. kişilere sattığını, geçimsizlik nedeniyle
müşterek evi terk eden davacının yanında kalan müşterek oğullarına
bakmak üzere iki daireyi satıfl vaadi sözleşmesi ile noterde davacıya
devrettiğini, yine tüm kira gelirlerini de bir süreliğine davacıya bıraktığını,
halen bir kısım borçları nedeniyle kiraları kendisinin tahsil etmek istediğini
bildirerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Mahkemece, davalı binanın bulunduğu taşınmazın Hazine adına kayıtlı
bulunduğu, davalının 03.08.1998 tarihli noterde düzenlenen satiş vaadi
sözleşmesi ile iki adet bağımsız bölümü davacıya devrettiği gerekçesiyle
davanın kısmen kabulüne, 3079 ada 13 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki
binanın 1018 ve 1023. sokağa cepheli dükkan ile 1. normal kat 1018.
sokağa cepheli dairenin mülkiyetlerinin tamamının davacıya ait olduğunun
tespitine, bu konuda çekişmenin önlenmesine, Davalı Cahit’in elatmasının
önlenmesi ve tahliyesi ile davacıya teslimine karar verilmesi üzerine;
hüküm, davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu bina, öncesi Hazine adına tapuya kayıtlı 3923 parsel iken
imar uygulaması ile 25.10.1988 tarihinde yine Hazine adına kaydedilen 278
m2 yüzölçümlü arsa vasişı 3079 ada 13 parsel üzerinde bulunmaktadır.
Tapu kaydının beyanlar hanesinde taşınmaz üzerinde davalı Cahit’e ait ev
bulunduğu flerh verilmıştir.
Tarafların daha önce evli oldukları, bilhare davacı Sevim tarafından
05.07.1994 tarihinde açılan davanın kabulü ile, Gaziosmanpafla Asliye
Hukuk Mahkemesi’nin 18.05.1995 tarih, 1994/637 Esas ve 1995/386
Karar sayılı hükmüyle boşanmalarına ve müşterek küçük çocuklar 1979
doğumlu Erhan ile 1986 doğumlu Eren’in velayetlerinin anneye bırakılması
na karar verildiği ve hükmün 29.06.1995 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Davacı yan, niza konusu taşınmaz üzerindeki binanın gerek evlilik
birliği içindeki katkısı, gerek boşanma üzerinde noter satıflı vaadi ve Milli
Emlak Müdürlüğü’ne verilen temlik dilekçesi ile kendisine bırakılması ve
gerekse de bilhare yaptırılmış bulunması nedeniyle tümüyle kendisine ait
olduğunu ileri sürerek mülkiyetini tespiti, elatmanın ve muarazanın önlenilmesi
ve tescil isteğinde bulunmuştur. Davalı ise, söz konusu binanın
3250 iSTANBUL BAROSU DERGiSi • Cilt: 84 • Sayı: 5 • Yıl: 2010
tamamen kendi geliri ile infla edildiğini, bilahare iki daireyi 3. flahıslara
sattığını, iki daireyi ise davacı-boşandığı karısına çocuklarının geleceği için
noterde satiş vaadi sözleşmesi ile devrettiğini açıklayarak davanın reddini
istemıştir. Davacı tanıkları, davacını ev kadını olduğunu, ancak dikiş
dikmek suretiyle gelir sağladığını, davalının ise öğretmen olup uyuşmazlık
konusu binayı birlikte yaptıklarını; davalı tanığı, tarafların müşterek
çocukları Mehmet ise binanın son iki katının davalı babası ve kendisi
tarafından yapıldığını, diğer bölümlerinin yapımına davacının da katkısı
bulunduğu, dükkanlar hariç diğer dairelerinin kiralarının davacı annesi
tarafından alındığını ifade etmıştir. Dosya içinde mevcut Gaziosmanpafla 5.
Noterliği’nin 03.08.1988 tarihli ve 27123 yevmiye numaralı düzenleme
şeklinde gayrimenkul satıfl vaadi sözleşmesinde; satmayı vaat edenin davalı
Cahit, satın alanın davacı Sevim olduğu, Cahit’in 3923 parselde inşaatı
yapmış olduğu binada kendi uhdesinde kalan giriş katta 1018. sokakda
cepheli işyeri ile 1. katta 1018. sokak cepheli daireyi 750.000.000.-TL’ye
satmayı vaad ettiği, bedelini aldığını bildirdiği; Sevim’in de sahibi olduğu ve
yapımını üstlenip, tamamlanmış Cahit’e ait binadan uhdesinde kalan söz
konusu bağımsız bölümleri aldığını bildirdiği anlaşılmıştır. Tarafların
imzalarını taşıyan ve bu hususta itiraza uğramayan 05.09.1999 günlü Milli
Emlak Müdürlüğü’ne hitaben yazılmış dilekçede ise; Cahit’in tapu tahsisi
belgesi almak üzere, evlilik birliğinin devamı sırasında aile reisi sıfatıyla
yaptığı başvuru dosyasının Sevim adına düzeltilmesi talep edilmiştir. Her ne
kadar davacı yan, Milli Emlak Müdürlüğü’ne sunulan 05.09.1999 günlü
dilekçe ile, binanın tamamının kendisine ait olduğunun anlaşıldığını ileri
sürülmüş ise de, verilen bu dilekçenin içeriği taşınmaz üzerindeki binanın
tamamının Sevim’e ait olduğu şeklinde bir açıklama içermeyip, tapu tahsis
işleminin ikisi adına yapılması isteğine yöneliktir. Bu bakımdan davacıya
ait bulunduğu yukarıda yazılı noterlikte yapılan satıfl vaadi sözleşmesi ile
sabit bulunan bölümlere ilişkin davanın kabulüne karar verilmış olmasında
herhangi bir isabetsizlik bulunmamıştır.
SONUÇ: Davacı vekili ile davalı Cahit’in tüm temyiz itirazlarının reddi
ile usul ve yasa hükümlerine uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve
aşağıda dökümü yazılı 445,50.-TL. peşin harcın onama harcına mahsubu
ile kalan 1.336,50.-TL’nin temyiz eden davalıdan alınmasına ve aşağıda
dökümü yazılı 15,60.-TL. onama harcının peşin harçtan mahsubu ile artan
429,90.-TL’nin istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 10.12.2009
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yargıtay Kararları 3251

Forum