TAŞINMAZ HUKUKU-HİSSELİ TAŞINMAZ SATIŞI-İFA İMKANSIZLIĞI-ALICININ HAKLARI (YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E:2008/4626 K:2008/10768 T:18.09.2008)
Ekleyen: Av. Mehmet Aydın | Tarih: 24-02-2009 | Kategori: Gayrimenkul Hukuku - Kira - Kat Mülkiyeti Hukuku | Not
Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı-karşı davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ile davalı Mehmet'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı ile aralarında düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi yapıllldığını, 549 parsel sayılı taşınmazda 334 m kare karşılığı 12/192 pay satın aldığını, zilyet olarak faydalı masraf yaptığını, açmış olduğu tescil davasında taşınmazın İmar Kanunu uyarınca ifrazı mümkün olmadığından davanın reddedildiğini ifasının imkansız hale geldiğini ileri sürerek sözleşmenin feshine taşınmaz değeri ile faydalı masraf olarak 36 000,00 YTL nin faizi ile ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiş, birleşen davasındaki bedeli iade etmek koşuluyla sözleşmenin feshine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, İmar Kanunu uyarınca satış vaadi yapılamaz ise de kadastro kanununa göre hisse tescili mümkün olduğundan her iki davanın reddine karar verilmiş; hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. 1)- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı karşı davacının temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2)- Davacı- karşı davalının, açmış olduğu Şile Asliye Hukuk Mahkemesi'nin1999/306 esas 2001/39 karar sayılı hükmen tescil davasında taşınmazın imar planına göre ifrazının mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir. Bu durumda davalının edimi yönünden akdin ifasının imkansız hale geldiği kesinleşmiştir. Davacı-karşı davalı sözleşmenin feshi ile geçerli sözleşme nedeniyle taşınmazın rayiç değeri ve yapmış olduğu masrafları talep edebilir. Mahkemece dava tarihi itibariyle davacı-karşı davalı talepleri değerlendirilerek sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda birinci bent gereğince davalı- karşı davacının temyiz isteklerinin reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı-karşı davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacı-karşı davalıya iadesine, 550 YTL duruşma avukatlık parasının davalı-karşı davacıdan alınarak davacı-karşı davalıya ödenmesine, 18.9.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.